ÖNDER Türkiye Mezun Dernekleri Teşkilatlanma Çalıştayı

Dernekten yapılan yazılı açıklamada, 17-18 Ekim tarihlerinde, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla Gebze'de gerçekleştirilen çalıştayın sonuç bildirgesinin açıklandığı bildirildi.

Açıklamada, Türkiye'nin farklı bölgelerinden yaklaşık 400 dernek yöneticisinin katıldığı çalıştayda, imam hatip öğrencilerinin niteliksel gelişimi, imam hatip okullarını geliştirmeye dönük çalışmalar, mezun derneklerin kurumsallaşmasına dönük çalışmalar ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri özelinde değerlendirmelerin yapıldığı belirtildi.

İmam hatip öğrencilerinin niteliksel gelişimine ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı bildirgede, imam hatip okullarındaki nicel artışla birlikte öğrenci ve muhteva kalitesinin yükseltilmesi gerektiği vurgulandı. Geçmişte imam hatip lisesi öğrencilerine yapılan engelleme ve haksızlıkların aşıldığının ifade edildiği bildirgede, sayısı 1 milyon 200 bini bulan imam hatip öğrencisinin eğitim kalitesini artırmanın, "Nitelikli Yenilik" parolasıyla vurgulanan stratejik hedef olduğu kaydedildi.

"Bu hedef doğrultusunda, imam hatip öğrencilerinin niteliğini de arzu ettiğimiz seviyeye getirmek için çalışmalarımıza tüm dernekler olarak hız verilmesi kararlaştırılmıştır" ifadesine yer verilen bildirgede, şunlar kaydedildi:

"Nitelikli bir imam hatip öğrencisinin muhakkak surette şu üç şeyi yapıyor olmasını hedefliyoruz: Düzenli olarak kitap okumak, en az bir spor faaliyetiyle uğraşmak ve en az bir sanat dalıyla ilgilenmek. Öğrencilerimizin bu saydığımız faaliyetleri yapabiliyor olmalarını sağlayacak altyapı gereksinimlerinin karşılanması konusunda mezun derneklerimiz daha yoğun çaba içerisine gireceklerdir. İmam hatip öğrencilerinin şartlarını iyileştirmek için burs olanakları sağlanması da önemli bir araçtır. Bu amaçla ÖNDER dahil bütün mezun derneklerimizin verdiği burslar, yıllık 5 bin öğrenci seviyesine ulaşmıştır. Burs olanaklarının arttırılarak sürdürülmesi sağlanacaktır."

- "İdareciler, ilahiyat mezunlarından seçilmeli"

İmam hatip okullarını geliştirmeye dönük yürütülecek çalışmalara ilişkin de ifadelerin yer aldığı bildirgede, okulların sayısının istenilen seviyeye ulaştığı, bundan sonraki önceliğin, okulların kalitesinin arttırılması olduğunun altı çizildi.

İmam hatip okullarına idareci atamalarına ilişkin ise şu görüşlere yer verildi:

"İmam hatiplere idareci atamaları çeşitli yapıların/kliklerin etkisinden kurtarılmalıdır. İmam hatiplere başta idareci atamaları olmak üzere, tüm atamalar liyakat ve aidiyetleri göz önüne alınarak yapılmalıdır. İmam hatiplerin idarecileri ilahiyat mezunu kişilerden seçilmelidir. İmam hatiplerin binaları yeni ve okul olmaya uygun binalar olmalıdır. Yeni açılacak imam hatipler, merkezi ve ulaşımı kolay yerlerde olmalıdırlar. Yakınlarında staj ve tatbikat için uygun camiler olmalıdır. Okulların yakınında vakıf mantığı ile yurt ve barınma imkanı sağlanmalıdır. Karma eğitim uygulamasının tamamen kaldırılması süreci hızlandırılmalıdır. İmam hatip öğretmenlerinin mesleki yeterliliklerini geliştirmek için eğitim ve çalıştaylar düzenlenmelidir. Arapça dersleri laboratuvar ortamında işlenmelidir. İmam hatiplere öğretmen görevlendirmeleri en geç ağustos ayında yapılmalıdır."

Mezun derneklerinin faaliyetlerini yapabilmesi ve hedeflerine ulaşabilmesi için kurumsal yapının güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekilerek, mezun derneklerin mevcut kurumsal yapısının güçlendirilmesi, "Her İlçeye Bir Dernek" parolasıyla mezun derneğin bulunmadığı ilçelerde teşkilatlanma çalışmasının yapılacağı belirtildi.

Derneklerin yılda iki defa il ve ilçelerde, bürokrasi ve STK temsilcilerini bir araya getiren organizasyonlara ev sahipliği yapacağı, imam hatip yaptırma ve yaşatma derneklerinin mezun derneğine dönüşmesi gerektiği ifade edildi.

- "Gençlere dönük çalışmaların azlığı, illegal yapılanmalara alan açıyor"

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri özelinde değerlendirmelerin de yer aldığı bildirgede, bu bölgelerde temsil kabiliyeti yüksek ve dini değerlere bağlı, saygılı kişilerin yerel ya da merkezi devlet kademelerinde görev almalarının büyük önem arz ettiği bildirildi.

Bu vasıflara sahip olmayan kişilerin, önemli görevlere getirilmesinin, mezun dernekleri başta olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini olumsuz etkilediği ileri sürüldü.

Bölgedeki bürokratik yapıların, imam hatip çalışmalarına bazen bilerek bazen bilmeyerek engel olduklarının değerlendirildiği bildirgede, şu ifadelere yer verildi:

"Öte yandan bazı siyasi gruplar gizliden de olsa imam hatiplere karşı ustaca zorluklar çıkarmaktadırlar. Bu yapıların tüm gayretlerine karşın halkın imam hatiplere teveccühünün hala devam ediyor olması, imam hatip ortak paydası üzerinden kardeşliğimizi güçlendirmektedir. Bölgede yaşayan vatandaşların ciddi bir kısmı Çözüm Süreci'ne prensipte olumlu bakmakla birlikte zamanla oluşan boşluktan dolayı rahatsızlık duymuşlardır. Bu boşluk, bölge halkı üzerinde psikolojik ve fiziki baskı oluşturan gruplarca doldurulmuştur. Bu sebeple son dönemdeki operasyonlar adalet ve hukuk ilkelerinden taviz verilmediği sürece destek görmektedir. Bölgede gençlere dönük çalışmaların azlığı, illegal yapılanmalara alan açmaktadır. Mezun derneklerimiz ve imam hatip okullarımızın varlığı, başta gençler olmak üzere tüm toplum gruplarında, hem aşırılıkların önünde bir engel oluşturabilmekte hem de kardeşlik bağlarımızı güçlendirmektedir."