Optisyenlerin çalışma alanlarının çok geniş olduğunu ve gözlükçülükle sınırlı tutulmaması gerektiğini ifade eden Ramazan Özmutlu, “Optisyen meslektaşlarımızın artışı bir yandan bizleri sevindirirken, istihdam anlamında ise üzmektedir. Optisyenler, gözlükçülük mesleğiyle sınırlı tutulmamalıdır. Optisyenler üniversitelerde göz fizyolojisi, göz hastalıkları, görme optiği, optik ölçüm araçları, göz anatomisi, genel anatomi, refraksiyon kusurları, farmakoloji, kontakt lens, ilk ve acil yardım gibi dersleri bizzat göz doktorlarından almışlardır. Birçok üniversitemizde hastanelerin göz polikliniklerinde staj imkanı sağlanmış hatta birçok öğrenci göz ameliyatlarında dahi bulunmuşlardır. Böylesine donanımlı eğitimi kapsayan süreçten geçen ve mezun olan optisyenlerin hastanelerde göz polikliniklerinde yer bulması, göz doktorlarının yanında asistan olarak, göz polikliniklerinde sağlık personeli olarak, göz ölçümü ve damla odalarında ya da kontakt lens uygulama odalarında sağlık teknikeri olarak unvanını kullanması hakkıdır. Optisyenler, göz sağlığı ve hastalıkları konusunda eğitimini tamamlamış, optik ölçüm tetkik cihazları konusunda ise alanında uzman sağlık teknikerleridir. 2016 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmelikte optisyenler, ’sağlık teknikeri’ unvanına da sahip olmuşlardır. Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’nın açıklamalarında yer alan ve yakın süreçte gerçekleşeceği ifade edilen sağlık personeli alımlarında artık optisyenler de yer almak istiyor” diye konuştu.
Optisyenlerin Kadro Talebi
Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Özmutlu, “Sağlık sisteminin bir parçası olan optisyenler, kamu atamaları ile sağlık personeli alımlarında yer bulmak ve hastanelerin göz polikliniklerinde kendilerine kadro ayrılmasını istiyor” dedi.