Otizm Ile Ilgili Dogru Bilinen Yanlislar Açiklamasi 'Bugün, Van Gogh Ve Mozart'in Otizmli Oldugu Konusuluyor'

Otizm Ile Ilgili Dogru Bilinen Yanlislar Açiklamasi 'Bugün, Van Gogh Ve Mozart'in Otizmli Oldugu Konusuluyor'

Altinbas Üniversitesi Çarsamba Bulusmalarina katilan Tohum Otizm Vakfi Egitim AR_GE Müdürü Dr. Nursinem Sirin, otizm ile ilgili dogru bilinen yanlislari anlatti; “Bugün, Van Gogh ve Mozart’in otizmli olduklari konusuluyor” dedi.

Altinbas Üniversitesi Çarsamba Bulusmalari sohbetinde, Tohum Otizm Vakfi’ndan Dr. Nursinem Sirin’i agirlandi. Moderatörlügünü Altinbas Üniversitesi Ögretim Üyesi Dr. Berna Ekal’in yaptigi söyleside, otizmin, “sosyal iletisim kurmakta zorluk” olarak tanimlandigini belirtildi. Dr. Nursinem Sirin, otizmlilerin duygusal algilarinda farkliliklar oldugunu, buna ragmen öne çikan bazi yetenekleri olabildigini anlatti.

Bugün bakildiginda Van Gogh ya da Mozart’in otizmli bireyler olduklarinin söylenebilecegini ifade eden Dr. Nursinem Sirin, otizmin Down sendromu gibi hamilelikte tespit edilemedigini, taninin ancak çocuk ve ergen psikiyatrisi tarafindan konulabildigini söyledi.



Sirin, “2013 yilinda otizmin tanilama ölçütleri degisti. Otizmli bireyler ihtiyaç duyduklari destek seviyelerine göre, ‘destege ihtiyaç duyan, yogun destege ihtiyaç duyan ve çok yogun destege ihtiyaç duyan bireyler’ olarak 3 sinifa ayriliyor. Amerika’da yapilan bir arastirmaya göre, her 36 çocuktan birine otizm tanisi konuyor. Bu rakamlara dayanarak, Türkiye’de de ortalama iki milyonun üzerinde otizmli birey oldugunu tahmin ediyoruz. Arastirma sayisi artikça, tani da daha hizli ve erken dönemde konulabiliyor.” degerlendirmelerini yapti.

Sirin, erken, yogun, sürekli ve bilimsel tekniklere dayali bir egitim ile otizmli bireylerin topluma kazandirilabileceklerini söyledi.

Haftada en az 20, en fazla 30 saat bireysel egitim ve ögretim verilmesi önerisinde bulundu. Sirin, otizmin temel belirtilerini 8 madde de siraladi:

- Göz temasinin olmamasi ya da sinirli düzeyde olmasi,

- Ismi söylendiginde bakmama,

- Parmak ile istedigini isaret edememe,

- Yasitlarinin oyunlarina ilgi duymama,

- Sallanmak ve parmak ucunda yürüme gibi farkli davranislar sergileme,

- Dönen nesnelere karsi asiri ilgi gösterme,

- Takintili ve tekrarlayan davranislar sergileme ve

- Konusmada akranlarina kiyasla gerilik yasama.

Konusma geriligi ile gecikmis konusma arasindaki farka da deginen Sirin, tek basina konusma geriliginin otizm belirtisi olmadigini belirtti.

“Otizm ile ilgili yanlis bilinenler”

Otizm ile ilgili yanlis bilinenler hakkinda bilgi veren Sirin, aralarinda dâhi seviyesinde olanlarin da bulundugunu ancak bütün otizmlilerin de üstün yetenekli olmadigini dile getirdi. Sirin, “En sik karsilastigimiz soru ekranin otizm yapip yapmadigi. Dogrudan bir neden oldugunu söyleyemeyiz; fakat eger birey otizmliyse ekrana yogun maruz kalmanin otizm siddetini artirdigi kesin. O nedenle ekran süresinin sinirlandirilmasini öneriyoruz” dedi.



Kimler egitim verebilir

Millî Egitim Bakanligi’nin 2022 verilerine göre, 41.472 otizmli ögrencinin okula gittigini söyleyen Sirin, “Okullarda kaynastirma programlarina dahil ediliyor bu çocuklar. Bazen diger aileler, çocuklariyla ayni sinifta olmalarini istemeyebiliyor. Toplum ve okullarda da farkindalik olusturulmasi önemli” diye konustu.

Dr. Nursinem Sirin, uluslararasi alanda da meslek sahibi olmus bireyleri çesitli etkinliklerde görmenin ya da bir dönem yayinlanan otizmli bir doktoru konu eden “Mucize Doktor” gibi dizilerin toplumu olumlu etkiledigini belirtti.

Sirin, otizmli bireylerin egitiminin zor bir konu oldugunu vurgulayarak, “Bu alanda özel egitim ögretmenleri agirlikli olarak görev yapiyor. Okul öncesi ve çocuk gelisimi egitmenleri de görev alabiliyor. Ancak zihin, isitme gibi yetersizlikleri ögrenerek, mesleki donanimlarini gelistirmeleri gerekiyor. Uluslararasi kaynaklardan da bolca beslenmeliler” önerilerinde bulundu.

Tani sürecinde aileler neler yasiyor

Tani süreçlerinde ailelerin yasadiklarina da deginen Sirin, otizmli çocuklari olan ebeveynlerin, anne babalik rolüne ek olarak egitmen ve savunucu rollerinin de oldugunu belirtti; “Bu çocuklar için örnegin tasinma, bosanma gibi degisikliklere karsi önceden hazirlamak gerekiyor. Anne babalar da bunlara bazen daha hizli ya da yavas adapte olabiliyor. Bu nedenle ailelerin güçlendirilmesi ve egitilmesi için kitaplar yayinliyor, platformlar hazirliyoruz.” degerlendirmelerini yapti.

Is Koçu Destekli Istihdam Modeli nedir

Otizm denince genellikle çocuklarin akla geldigini belirten Sirin, “Oysa bu bireyler de büyüyor ve is hayatina atiliyor. Çalisabiliyor ve âsik oluyorlar. Belirli alanlarda çok verimliler. Amacimiz her otizmlinin bagimsiz yasamasi ve çalismasi. Maalesef büyük bir ön yargi var. ISKUR’a kayitli sadece 100 otizmli var. Bu sayi çok az. Bunun için Is Koçu Destekli Istihdam Modeli üzerinde çalisiyoruz. Isyerlerinde bir is koçu yetistirmek istiyoruz. Vakif’ta 3 ay boyunca egitim veriyoruz adaylara. Is koçu ise basliyor ve otizmli bireyler onlarin gözetiminde ise baslayabiliyor. Is yerlerinin bu bireylerin çalisabilmesi için de hazir olmasi gerekiyor. Çok sistemli ve is odakli olabiliyorlar. Otizmli bireyin ise basladigi ilaç kutulama firmasinda hata payi oranin çok düsmesi çarpici.” diyerek sözlerini tamamladi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile