Kayıtlı çalışanların yarısının iş güvencesinden yoksun olduğunu, Türkiye’de kayıt dışı çalışanların da yüzde 34’lere varan oranları bulduğunu belirten Murat İnanç, “Güvencesiz çalışma insanımızı mutsuzluğa itiyor. Her şeyden önce insanımıza huzuru borçluyuz. İş güvencesi kapsamını bu nedenle bir an önce genişletmeliyiz” ifadelerini kullandı.
"İş güvencesi büyümeyi teşvik eder, üstelik kamuya para harcatmaz"
İnsanların mutluluğu yanında, güvencesiz çalışmanın ekonomik yönü bulunduğunu da vurgulayan İnanç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hükümetimizi iş güvencesinin kapsamını genişletmeye çağırıyoruz. Bir an önce bu düzenlemeyi yapmalıyız. Çünkü çalışanımızın huzura ve güvene, ekonomimizin de büyümeye ihtiyacı var. Büyümeye yönelik onlarca tedbir, teşvik hayata geçiriliyor. Bunlara itirazımız yok. İş olacak ki biz de çalışacağız. Ancak hepimiz biliyoruz ki bu teşviklerin bir maliyeti var. Kamu maliyesine yani her birimizin cebine yükü var. Oysa herhangi bir kaynak ayırmadan büyümeyi motive etmek de mümkün. Bu da iş güvencesidir. Güvenceli çalışan işçi para harcamaktan korkmaz. Bu bilimsel olarak da ispatlanmıştır. Konuyu bütünsel olarak değerlendirdiğimizde, iş güvencesi hissinin ekonomiye nasıl katkı sağladığını görebiliriz. Güvenceli işlerde çalışanların daha kolay tüketim yapması, banka faiz oranlarından, konut satışlarına kadar etki gösteriyor.”
“Ülkemizde kayıt dışı çalışma oranı hala 34,3 seviyesindedir”
İş güvencesinin konut satışlarını dahi artırdığını hatırlatan Murat İnanç, “Ülkemiz mevzuatında 30 kişiden az çalışanı bulunan işyerlerinde işveren, gerekçe göstermeden işçisini işten atabilir. Bakın basit bir gerekçeden söz ediyoruz. İş kanunumuz belirli şartlar altında iş akdinin feshine izin veriyor. Kanunda iş güvencesi düzenlemesi sadece işverene ‘işçiyi neden işten attığını bildirme’ zorunluluğu getiriyor. İşçimizin yarısının sahip olmadığı hak budur. Yani, ‘hakkını arama’ imkânı sınırlanmaktadır. Bunu kabul edemeyiz. Bakın SGK rakamlarına göre 4-A kapsamında işçi çalıştıran işletmelerin yüzde 95,95’i 30 kişiden az işçi çalıştırır. Toplam çalışanların ise yüzde 47,88’i iş güvencesinden yoksundur. Bu kayıtlı çalışanların yarısını ifade ediyor. Ülkemizde kayıt dışı çalışma oranı hala 34,3 seviyesindedir. İnsanımızı güvencesiz ve kayıt dışı çalıştırarak mutsuz etmeyelim. Üstelik bunun tersini yaparsak, insanımıza huzur veririz, ekonomimizi büyütebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.
“İş güvencesi genişletilmeli, örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmalıdır”
Sendikal örgütlenmenin toplu pazarlık sistemiyle iş barışına katkı sağladığını ve sendikaların güvenceli çalışmanın en önemli kurumsal yapısı olduğunu hatırlatan Murat İnanç, hükümeti iş güvencesini genişletme yanında, örgütlenme özgürlüğünü güçlendirmeye yönelik düzenleme konusunda çağrıda bulundu. İnanç yapmış olduğu çağrısında “Eğer örgütlenme özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırırsak, elbette daha huzurlu, daha güvenli bir çalışma ortamı sağlamış oluruz. Bu da yine ekonomimize, işletmelerimize yarayacaktır. Dünyanın her yerinde ve ülkemizde en güçlü şirketlerin aynı zamanda sendikal örgütlenmeye sahip olduğunu göz önüne alırsak, sendikal örgütlenmeye katkı vermemiz gerektiğini görürüz. Çağrımızdır, iş güvencesi genişletilmeli, örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmalıdır. Bu hepimize yarayacak bir sürecin başlangıcı olacaktır” ifadelerine yer verdi.
ÖZ İPLİK-İŞ Sendikası Genel Başkanı İnanç Açıklaması 'İş Güvencesi Genişletilmeli'
ÖZ İPLİK-İŞ Sendikası Genel Başkanı Murat İnanç, iş güvencesinin, verimliliği, işyeri sadakatini ve işten duyulan tatmini artırdığını bunun da kaliteli üretime doğrudan yansıdığını kaydetti.