Adana Büyükşehir Belediyesi Fahri AB Danışmanı ve eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun 'lobiciliğin çok emek, özveri ve sabır isteyen bir uğraş' olduğunu ve özellikle bunun Adana'nın içinde bulunduğu koşullarda 'yılmadan adım, adım ilerlemeyi gerektirdiğini' söyledi.
Ceyhun, Almanya'da 5,5 yıl Avrupa Parlamentosu'nda verdiği hizmetin yanı sıra yaşamakta olduğu Gross Gerau'da İl Genel Meclisi'nda takriben 9 yıl boyunca yerel politikada aktif görev aldığını belirterek, "Demokrasilerde yerel politikanın vatandaşa en yakın muhatap olarak her zaman şeffaf olmasının önemini öğrendiğimden Adana kamuoyunu, benim içinde aktif yer aldığım alanlardaki gelişmeler hakkında bilgilendirmeyi bir görev biliyorum. Bildiğiniz gibi bu yılın Şubat ayında yüklendiğim "Adana'nın çok uzun yıllardır en pasif kaldığı alanlardan biri olan Dış İlişkiler ve AB Alanı'nda eksikliklerinin giderilmesine katkıda bulunmak" görevim kapsamında Adana Büyükşehir Belediyesi'nde Dış İlişkiler ve AB Hibeleri ile ilgili alt yapının oluşturulma sürecinde ben de sorumluluk taşımaktayım. İstanbul'un Brüksel'de bizzat kendisinin finanse ettiği çok iyi tanıtım çalışmaları yapan bir temsilciliğinin bulunduğu, İzmir, Ankara, Gaziantep, Eskişehir ve daha nice kentin yıllarca verdikleri uzun uğraşlar sonucu hayata geçirdikleri kardeş şehir ilişkileri ya da Avrupa'nın önde gelen kentleri ile işbirliklerinin hayranlıkla izlendiği Türkiye'mizde Adana'nın bu alanda sunabileceği bir başarı öyküsü yok. Sözünü ettiğim Dış İlişkiler ve AB Hibeleri alanında başarılı kentler şu ulaştıkları başarılı konuma ve sahip oldukları olumlu imaja bir günde kavuşmadılar. Yıllarca emek verdiler ve bu yönde mali harcamalardan kaçınmadılar. Yıllarca hem kadroları hem de Dış İlişkileri için yaptıkları yatırımların karşılığını şimdi almaktalar" dedi.
Kendilerinin de Adana'da bu konuda çalışmaya çok yeni başladıklarını kaydeden Ceyhun, "Büyükşehir Belediyesi'nin kararlı adımları sayesinde oluşturulan Dış İlişkiler Müdürlüğü henüz kadrolarını ve lojistiğini kurma aşamasında. Var olan altyapı eksikliğine rağmen Dış İlişkiler alanında bir an önce kendileri ile işbirliği yaptığımız takdirde Adana'nın kalkınmasına yarar sağlayacağına inandığımız kentlerle ilişkiler kurmaya başladık. Tüm bu çabalara 2010 yılının Mart ayı başından itibaren başladığımız göz önünde tutulursa ve ön gördüğümüz hedeflere ulaşabilirsek en geç 2011 Şubat ayı sonunda büyük bir ihtimalle Almanya'nın bir ya da iki kenti ile işbirliğine yönelik ilk kalıcı adımları atmış olacağız. Bu kapsamda Almanya'nın ortasında ve de benim de seçim bölgem olan Hessen Eyaleti'nin en az iki yıldır sürdürmekte olduğu kendisine kardeş bölge aramasını fırsat bilerek ve diğer adayların en az iki yıldır bu yönde ilişkileri geliştirmiş olması dezavantajının da bilinciyle biz de yarışa katıldık" diye konuştu.
Bu yarışta Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya'ya rağmen Adana'yı cazip bir aday konumunda tanıtmak için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını belirten Ceyhun sözlerini şöyle sürdürdü:
"Elbette bu amaçla masraf da yapıldı. Adana'yı Hessen Eyaleti'nde bilinen bir kent haline getiren çok başarılı bir akşam yemeği ve Çukurova Üniversitesi'ni bu yarışta bir şans olarak değerlendirme amaçlı bir sabah kahvaltısı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edildi. Kalabalık Alman Heyeti otel masraflarını kendi ödedi. Ayrıca Adana'da gerçekleşen bir öğle yemeği ve iki toplantının masraflarını da Hessen Heyeti kendisi ödedi. Hessen Eyaleti Hükümeti Eylül ayında Bursa Bölgesi ile bölgesel işbirliği yapma kararı verdi. İlk önce Bursa'nın otuz yıldır Hessen'in önde gelen Darmstadt Kenti ile kardeş şehir olduğunu özellikle belirttikten sonra siz Adana kamuoyu ile niçin Adana olarak bu yarışı kaybettiğimizi birinci ağızdan paylaşmak istiyorum. Geçen hafta Hessen'de buluştuğum Hessen Başbakan Yardımcısı kararın nedenleri ile ilgili sorumu aynen size aktaracağım şekliyle cevaplandırdı. Hessen Delegasyonu'nun Adana'da gördüğü ilgiye hayran kaldığını ve Adana'dan çok iyi izlenimler ile ayrıldıklarını ve kendisinin de çevresine de belirttiği gibi Adana'yı tercih ettiğini belirtti. Ancak Mersin Ziyaretleri'nin hem kendisi hem de milletvekilleri için çok olumsuz geçtiğini ve adaylar hakkında konuştuklarında milletvekillerinin Mersin nedeniyle Çukurova Bölgesi'ne karşı tavır aldıklarını ve de bunu kendisinin de iyi anlayabildiğini söyledi. Mersin ile ilgili bana anlattığı diğer detayları açıklamamaktan yanayım. Konuştuğum milletvekilleri de bana Mersin'de özellikle Belediye nezdinde olumsuz bir buluşma yaşadıklarını tasdik ettiler."
Adana olarak tüm Çukurova'yı sırtlayıp ve de Mersin gibi bir kentin hiç özen göstermediği bir ortamda Çukurova Bölgesi'ni pazarlama imkanının olmadığı söyleyen Ceyhun, Hessen Eyaleti ya da başka bir Alman Eyaleti ile bölgesel bir işbirliği ancak Çukurova'daki diğer kentlerin de aynı Adana gibi özen göstermesi ile mümkün olma şansına sahip bir konu olduğunun altını çizdi.
Hessen'in hala Adana ile işbirliğine sıcak baktığını vurgulayan Ceyhun, sadece Adana ile yapılabilecekleri konuşmak amacıyla Hessen Eyaleti Başbakan Yardımcısı Hahn Adana Büyükşehir Belediye Başkanvekili Zihni Aldırmaz'ı 18 Kasım 2010 tarihinde Wiesbaden'e davet ettiğini belirtti. Ceyhun, "Adana Heyeti bu geziyi gerçekleştirdiği takdirde Hessen Eyalet Parlamentosu'nda kabul edilecek ve ardından Frankfurt Ticaret Odası ve diğer işadamlarını temsil eden kuruluşlarla toplantılar gerçekleşecek. Ayrıca Hessen Eyaleti sınırları içindeki iki kentin Belediye Başkanları ile görüşmeler gündeme gelecek. Yani kısaca belirtmek gerekirse attığımız hiç bir adım Adana için "boşa atılan bir adım" değil. Adana'nın hak ettiği başarılı Dış İlişkiler ve Avrupa'daki Yerel Yönetimler ile işbirlikleri alanında ayrıca Almanya'dan üç ayrı kentin Belediye Başkanları ile görüşmeler de bizim Almanya ziyaretimizin gerçekleştirilmesini beklemekteler. Eğer "ufak ve başka hesaplarla" kimse bizim bu çabalarımızı baltalamaz ise yakın bir gelecekte Adana Avrupa'da ve özellikle Almanya'da Adana'ya yakışan kentlerle "partner" olma yolundayız. Aynı şekilde eğer Şube Müdürlüğümüzün oluşturulması hedefimiz gerçekleşirse ve çalışanlara adil bir süre tanınırsa Adana AB Hibeleri konusunda da farklı bir yerde olacak kesinlikle" dedi.
Kendisi ile konuda açıklama yapmaya utandığını bildiren Ozan Ceyhun sözlerini şöyle tamamladı:
"Ama benim bu açıklamayı yapmama neden olanlar utanmalı aslında diye düşünerek Adana kamuoyunu da özellikle bilgilendirmek istiyorum. 2010 Şubat ayından beri bu çalışmalar kapsamında Adana Büyükşehir Belediyesi'ne sadece şahsıma Adana'da olduğum zamanlar için konaklama ve yol masrafları dışında hiç bir "malı külfet" yaratmış değilim. Pahalı lüks bir otel odasında kalmıyorum. Her vatandaş gibi ekonomi sınıfında yolculuk yapıyorum. Ancak buna rağmen bazı çevrelerin "çirkin dedikodularını" duyduğumda bu beni çok üzüyor. Mustafa Göbekli'nin torunu ve Demirtaş Ceyhun'un oğlu bir Adanalı olarak sadece doğduğum kente yararlı olmak için koştururken benim otel odam ya da biletim ile uğraşanlar nedeniyle bu geldiğimde yaptığım gibi gerekirse bundan sonra da konaklama ve yol masraflarımı da ben ödemeye hazırım. Adana için helal olsun. Yıllarca Adana'nın kendi içine kapanık ve dünyadan kopuk kalmış bir halde olmasının sorumlularının bilmesi gereken Adana'nın geleceğinin imajı ile çok ilişkili olduğu ve bu nedenle de tanıtıma ve lobiye ihtiyacı olduğu. Tanıtım ve lobi de hem özveri hem de mali yatırım ister. Bu alanda kaçırılan her gün Adana için kaybedilmiş bir gündür."
Ozan Ceyhun İçini Döktü, Eleştirilere Cevap Verdi
Adana Büyükşehir Belediyesi Fahri AB Danışmanı ve eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun 'lobiciliğin çok emek, özveri ve sabır isteyen bir uğraş' olduğunu ve özellikle bunun Adana'nın içinde bulunduğu koşullarda 'yılmadan adım, adım ilerlemeyi gerektirdiğini' söyledi