Özçelik-İş Sendikası Yeni Genel Merkezine Kavuştu

Özçelik-İş Sendikası Yeni Genel Merkezine Kavuştu

Hak-İş Konfederasyonu’na bağlı Özçelik-İş Sendikası’nın yeni genel merkezinin açılışı yapıldı.

Hak - İş Konfederasyonu’na bağlı Özçelik-İş Sendikası, yeni genel merkezinin açılışını gerçekleştirdi. Açılışa Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi ve eski Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mehmet Ali Şahin, Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, Hak-İş Konfederasyonu Onursal Genel Başkanı Salim Uslu, Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ve çok sayıda sendikalı katıldı.

Açılışta konuşan Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, Özçelik-İş Sendikası’nın son dönemde büyük başarılar elde ettiğini vurgulayarak, "Başarılar, bu hizmet binasının yapılmasına da vesile olan başarılardır. Biz gerek ülkemizde, gerekse dünyada metal sektörünü metal işçilerini sendikal hareketin öncüleri adeta amiral gemisi olarak görüyoruz" diye konuştu.

Özçelik-İş Sendikasının yeni hizmet binasının Türkiye sendikal hareketi içinde yeni bir başlangıcı beraberinde getireceğini aktaran Arslan, "İş kolumuzda büyük bir kayıtlı işçi imkanımız var. Hala bu kayıtlı işçilerin sadece sembolik bir bölümünü sendikalarımızda temsil edebiliyoruz. Daha büyük hedeflere yürümek için, Özçelik-İş Sendikamızı 40 binlerden, 50 binlerden 500 binlere taşıyacak bir iradeyi görüyorum. Bir çabayı ve kararlılığı görüyorum. Bu hem bizim için hem de sendikal mücadelemiz için önemli. Bu sendikal mücadeleyi bir dava mücadelesi gören, sendikal mücadeleyi sadece çalışanların, sadece üyelerinin haklarını, imkanlarını artırmak değil. Ülkemizin demokrasisini de güçlendirmek, ülkemizin de sendikal hareketini olması gereken noktaya taşıma konusunda da bir kararlılığı, bir azmi görüyorum" ifadelerini kullandı.

Dünya sendikal hareketinin yeni bir yaklaşıma ve nefese ihtiyacı olduğunu anlatan Arslan, "Bu yeni yaklaşımı, yeni anlayışı inşa etmekte bize düşüyor. Çatışmayı, kavgayı işçi, işveren ilişkilerini birbirini yenme üzerine kuran anlayışı, birlikte çalışarak sosyal diyalogu, sosyal ortaklıkla güçlendirerek, gerek Türkiye’de gerekse dünya da yeni bir anlayışı inşa etme görevi bize düşüyor" şeklinde konuştu.

Bolu Belediyesi’nde işten çıkartılan 97 işçi için Bolu - Ankara arasında yürüyüş eylemi gerçekleştirdiklerinden bahseden Arslan, "120 kilometreyi 6 günde tamamladı arkadaşlarımız. İnşallah cumartesi günü, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi’nde sayın Kılıçdaroğlu’nun ifadesi var. Demişti ki, ’Eğer belediye başkanlarımız yeni seçildikleri zaman daha önceden AKP, MHP, SP döneminde işe girmiş arkadaşlarımızı sakın işten çıkarmaya kalkmasınlar, biz asla bunu kabul etmiyoruz ve biz bu arkadaşlarımızla beraber yeni dönemde birlikte çalışacağız’ demişti. Buna aykırı davrananlarla ilgili de, ’Ben buradayım Eğer böyle bir sorunla karşılaşırsanız, gelin beni bulun’ demişti. Biz sayın Kılıçdaroğlu’nu bulmak için Cumartesi günü CHP’nin Genel Merkezi’nde olacağız" ifadelerini kaydetti.

Bolu Belediye Başkanı’nın Türkiye’de ibretlik bir davranışa imza attığını aktaran Arslan, "Seçim öncesinde işçileri ikna etmek için, kendisinin taahhüt ve vaatlerini arkadaşlarımıza anlatıyor. Arkadaşlarımızın ikna olmadığını görünce, noterden bir belge imzalıyor. Bu noter belgesi elimizde, bütün işçilere dağıtmış. ’Ben seçilirsem’ diyor 22 Mart günü noter belgesinde, ’hiçbir arkadaşımızı işten çıkarmayacağım, işyerini değiştirmeyeceğim, onlara hiçbir şekilde zarar vermeyeceğim’ diye bir noter belgesi var. Ne yazık ki 31 Mart’tan sonra 97 arkadaşımız işini kaybetti. Türkiye’nin değişik bölgelerinde 700’e yakın Hak-İş mensubu işini kaybetti 31 Mart’tan sonra, maalesef CHP’li ve HDP’li bir kısım belediyeler henüz bizi tanımadan işçilerin sendikasını görmeden, bilmeden mazbatalarını almadan bir önyargıyla bir yıldırma, baskı, tehdit politikalarıyla sendikalarımıza saldırdılar" ifadelerini aktardı. Ayrıca, yaşanan olaylara sessiz kalamayacaklarını aktaran Arslan, sessiz kaldıklarında yeni tehditlerle karşılaşacaklarından kuşkularının olmadığını bildirdi.

Açılış töreninde konuşan Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ise, "Özçelik-İş Sendikası için, bir dönem noktası olan bu tarihi günde, bir arada olmaktan duyduğum, memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Allah’a şükürler olsun ki, sendikamızın hizmet zincirine, yeni ve büyük bir halka daha eklendi. Emekçilerin sığınağı bu güzel eserin yapımında emeği bulunan başta üyelerimiz olmak üzere, duvar ustasından tesisatçısına, fayansçısından elektrikçisine, müteahhidinden mimarına kadar tüm alın teri akıtanlara, genel merkez yöneticisinden şube yöneticilerine kadar, katkı veren herkese yürekten teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.

Çıktıkları yola leke değil, iz bırakmak için çıktıklarını anlatan Değirmenci, "Bu izi de emekçilerin gönlüne bırakmaya yemin ettik. Yıkan değil, yapan olmak için, gök kubbenin altında hoş bir seda bırakmak için kolları sıvadık. ’Nasıl daha çok hizmet üretiriz’ derdiyle bugün bu çatının altına girdik.

Kerametin bizden değil, Allah’tan olduğu düsturuyla, emekçilerin gölgesinde serinleyeceği, bu yiğitler ocağını inşa ettik. ’Acaba bir dua alır mıyız’ beklentisiyle, kolay olanı değil, zoru seçtik. Bugün zoru başarmış olmanın gururunu, Özçelik-İş’i, önümüzdeki 100 yılını garanti altına alan bir yapıya kavuşturmanın, mutluluğunu yaşıyoruz. Üyelerimiz ve metal işçileri bizden sıkıntılarını çözmemizi bekliyor, bizden hizmet ve icraat bekliyor. Üyelerimiz ve tüm metal işçileri bizden, kendisi ve çocukları için güzel bir gelecek inşa etmemizi bekliyor" şeklinde konuştu.

Türkiye’nin kalkınmasına ve ihracatına önemli katkı sunan işletmelerin, işverenlerin, kendilerinden iş yerlerine sahip çıkmalarını ve oraları ayakta tutmalarını beklediklerini söyleyen Değirmenci, şunları kaydetti:

"Tüm bu beklentilere cevap verebilmek için bu güzel eseri inşa ettik. Her kim bu binaya baktığında, sadece beton duvarları ve camları görürse, yanlış görür. Her kim bu yiğitler ocağına, sadece bina nazarıyla bakarsa, yanlış bakar. Burası, emeğin aslanlarının yuvasıdır. Burası, emeğin, alın terinin kalesidir. Burası, mağdurun, mazlumun, kimsesizin sığınağıdır. Burası, ’Dünyanın hiçbir yerinde mağdur, mazlum kalmayacak’ diye verilen mücadelenin en önemli durağıdır. Fırtınada, yağmurda, çamurda, kavurucu sıcakta, işçinin medet umacağı bir şemsiyedir. İşçinin dişinden tırnağından arttırdığı birikimidir. Burası, zirveye giden, nurlu yolumuzun en önemli harekat merkezidir. Huzur, mutluluk, birlik, beraberlik ve kardeşlik naralarının atılacağı, sıcak bir aile yuvasıdır. Burası, üyelerimizin bize verdiği emanete layık olmak için çırpındığımızın göstergesidir. Burası, dava ruhuyla yola revan olanların gurur abidesidir. Aşk ile yola çıkanların sevda pınarıdır."

Yeni genel merkezin birçok emek ve uğraşla dikildiğini anımsatan Değirmenci, “Az önce de ifade ettim, zoru başardık diye. Bu bina öyle kolay dikilmedi. Bu binayı inşa etmek için, önce İSDEMİR’deki huzuru inşa ettik, sevinç gözyaşları döktürdük. Sonra KARDEMİR’de kardeşliğimizi, yıkılmaz bağlarla güçlendirdik. Ardından Türk Hava Yolları Teknik’te aidiyet duygusunu, üyelerimizin damarlarına kadar hissettirdik. Velhasıl, İstanbul’dan Kayseri’ye, Karabük’ten İskenderun’a, Adana’dan Seydişehir’e, Gebze’den Sivas’a Bursa’dan Kocaeli’ye, Sakarya’dan Çorlu’ya Osmaniye’den Malatya’ya, Konya’dan Eskişehir’e kadar önce gönülleri yaptık, sonra da güzellikleri inşa ettik. İşte bugünkü yaşadığımız bu tablo da, huzur ve kardeşliğimizin meyvesi olarak, ortaya çıkmıştır. Kaynakların doğru, yerinde ve verimli kullanımı sayesinde, Özçelik-İş’imize yakışır bir genel merkez binasını üyelerimize kazandırdık" dedi.

1 yıl gibi bir sürede tamamlanan yeni Genel Merkez binasında personeller, yöneticiler ve üyeler için her şeyin düşünüldüğünü vurgulayan Değirmenci, "Binamız, binlerce üyemize, eğitim vereceğimiz konferans salonundan toplantı salonlarına, çalışma ofislerinden yöneticilerimizin, danışmanlarımızın, avukatlarımızın, uzmanlarımızın odalarına, kapalı otoparkından mescidine, tüm detayların hayata geçirildiği 4 bin 650 metrekare kapalı alandan oluşuyor. Şükürler olsun ki, üyelerimiz için hayırlı hizmetler üretmek adına huzurlu, mutlu ve verimli bir çalışma ortamını temin ederek, günümüzün ihtiyaçlarına uygun bir şekilde genel merkez binamızı ortaya çıkardık. Ortaya çıkan bu eseri, Elhamdülillah sıfır borçlanmayla, sadece kendi öz kaynaklarımızı kullanarak inşa ettik. Ankara’nın en gözde semtlerinden olan Çukurambar gibi, değeri paha biçilemez bir mevkide, böylesi bir binayı, Özçelik-İş Sendikası üyelerine ve metal işçilerine hediye etmenin haklı gururunu, onurunu yaşatan Yüce Allah’a şükürler olsun. Bu eserin ortaya çıkmasını, başkanlığını yaptığım genel yönetim kuruluna nasip eden Allah’a Şükürler olsun" ifadelerini aktardı.

Konuşmaların ardından kesilen kurdeleyle tören sona erdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile