Özdemir Açiklamasi 'Bakliyat Sahip Oldugu Özellikler Nedeniyle En Saglikli Gidalar Arasinda'

10 Subat Dünya Bakliyat Günü İçel’de etkinlikle kutlandi. Bir otelde gerçeklestirilen etkinlikte bakliyat ürünleri tanitilirken, tamami bakliyat ürünleri kullanilarak yapilan yemek menüsü de konuklara ikram edildi. Etkinligin açilis konusmasini yapan Ulusal Baklagil Konseyi ve İçel Ticaret Borsasi Baskani Özdemir, sagligin en büyük zenginlik oldugunu söyledi.

Herkesin ortak arzusunun saglikli bir nesil yetistirmek oldugunu dile getiren Özdemir, bunun ön sartinin ise bilinçli beslenmek oldugunu, bilinçli beslenmenin de saglikli besinlerle olacagini ifade etti.

Bakliyatin sahip oldugu özellikler nedeniyle en saglikli gidalar arasinda yer aldigini ve diyet listelerinde basta geldigini vurgulayan Özdemir, "İçel Ticaret Borsasi olarak bu anlamli günü ülkemiz bakliyat ticaretini merkezi olan İçel’imizde sizlerle birlikte kutlamayi bir görev bildik" dedi.

Dünyada 1 milyara yakin insanin yetersiz beslendigini, 1,8 milyar insanin asiri kilolu oldugunu vurgulayan Özdemir, söyle devam etti:

"Bunun 850 milyonu obez, 530 milyon diyabet hastasi var. Her yil gerçeklesen ölümlerin yüzde 40’i kalp damar hastaliklari ve kanserden kaynaklaniyor. Yayginlasan Amerikanvari ve fast food beslenme tarzi özellikle genç nesillerimiz için önemli bir risk olusturuyor. Tüm bu saglik sorunlariyla mücadelede bakliyat en etkin besin kaynaklari arasinda gösteriliyor. Çünkü baklagiller, protein açisindan zengindir, önemli bir lif kaynagidir, temel vitamin ve mineralleri ihtiva eder, kolesterol bulunmaz, gluten içermez, anti alerjiktir. Diger bir özelligi ise hayvansal protein içeren diger gidalara kiyasla daha uzun süre bozulmadan saklanabiliyor. Bir diger özelligi de zengin olsun, fakir olsun, her sofranin gidasi olmasidir. Et ve et ürünleriyle benzeri protein seviyesine sahiptir. Oysa fiyat olarak kiyaslandiginda bakliyat çok daha ekonomiktir, porsiyon basina maliyeti düsüktür. Saglikli beslenmeye olan katkisi yönüyle de gelir seviyesi yüksek sofralar için vazgeçilmezdir."

Bakliyatin insanlar için oldugu kadar toprak için de faydali olduguna isaret eden Özdemir, topraga azot salgiladigindan dolayi topragi daha verimli hale getirdigini belirtti.



"Ana vatani Türkiye olan bakliyatta üretimi ve tüketimi muhakkak artirmaliyiz"

Dünyada bakliyat üretiminin son 35 yilda yüzde 70 artarak 96 milyon tona ulastigina dikkati çeken Özdemir, Türkiye’de ise tersinin yasandigini kaydetti.

Türkiye’de 30-35 yil önce 2,5 milyon ton bakliyat üretildigini ve yarisinin ihraç edildigini vurgulayan Özdemir, "Su an üretim hacmimiz 1 ila 1,3 milyon arasinda dalgalaniyor. Yani 1990’li yillarda 2,5 milyon ton üretim yaparken nüfusumuz 54 milyondu. Simdi nüfusumuz 85 milyon oldu, üretimimiz 1 milyona düstü. Anavatani Türkiye olan bakliyatta üretimi ve tüketimi muhakkak artirmaliyiz. Türkiye bir bakliyat ülkesi. Üretim kültürümüz var, ticaret kültürümüz var. Bu zenginligimizi kaybetmemeliyiz" diye konustu.

Kanada’da 3 milyon ton kirmizi mercimek üretilmesine karsin bir kilo dahi kirmizi mercimek tüketilmediginin altinin çizen Özdemir, Kanada’nin ihraç etmek için üretim yaptigini kaydetti.

İçel’de bakliyat eleme ve kirmizi mercimek kirmak için önemli bir kapasite oldugunu anlatan Özdemir, "O zaman üretmemiz lazim. Çünkü Türkiye’nin enteresan bir sekilde disarida pazari da var. Hala biz Kanada’da mercimegi aliyoruz, burada kiriyoruz, üçüncü ülkelere satiyoruz. Bu bir yere kadar gider. Ama esas tercih ettigimiz kendi üretimimizi yükseltmek, büyütmek. Bir de bu baklagillerin fasulye haricinde en büyük avantaji kiraç alanlarda yetismesi. Büyük bir sey. 25 milyon dekar nadas alani var, 20 milyon dekar ekilmeyen alan var. Bunlarin beste biri ekilse su andaki üretim bakliyatinin iki misli üretiriz" ifadelerini kullandi.

"Üretim arzinda giderek bir artis söz konusu"

Vali Ali Hamza Pehlivan da 10 Subat Dünya Bakliyat Günü’nün önemine isaret ederek, tanitimin oldugu kadar üretim, isleme, paketleme, pazarlama, pazara ulastirma ve ihracat boyutunun da oldugunu söyledi.



Bakliyatin gida ve beslenmedeki öneminden bahseden Pehlivan, "Insan beslenmesinde bitkisel kaynakli proteinlerin yüzde 22’sini bakliyat tesekkül ediyor. Gene karbonhidrat olarak da yüzde 7’ye tekabül ediyor. Tabii insan beslenmesi yaninda hayvanlarin beslenmesi konusu da var. O konuda da gene yüzde 38 nispetinde bakliyattan nasipleniliyor. Gene yüzde 5 nispetinde karbonhidrat hayvan beslenmesinde de bakliyattan elde ediliyor" dedi.

Bakliyat denildiginde fasulyeden nohuda, mercimege kadar birçok ürünün akla geldigini ifade eden Pehlivan, söyle devam etti:

"Ülke olarak bakliyatta biz de aslinda azimsanmayacak boyutta üretim gerçeklestiriyoruz. Bu sene 1,3 milyona tona tekrar çikti. Özellikle de nohutta üçüncü mercimekte de dünyada dördüncü siradayiz. Ürün arzinda son 15-20 yilda veya 30 yilda belli bir gerileme oldugu kabul edilebilir, söylenebilir ama yine son yillarda devletimiz, Tarim ve Orman Bakanligimizin üretim politikalari çerçevesinde saglamis oldugu tesviklerle 1 milyon tondan 1,3 milyon tona çikti. Dolayisiyla üretim arzinda giderek bir artis söz konusu."

Büyüksehir Belediye Baskani Vahap Seçer ise İçel’in, Türkiye’nin bakliyat isleme, pazarlama ve ihracat konusunda en gelismis yerlerinden biri oldugunu söyledi.

Bakliyat sektörünün kente büyük bir ekonomik hareketlik kazandirdigini vurgulayan Seçer, "Bizim bölgemizi ilgilendiren sektörün buradaki isleme kapasitesi ve ticaret kapasitesi. İçel Limani, sehrin lokasyonu, bir ticaret kenti olmasi, Dogu Akdeniz çanagindan dünyaya açilma imkaninin olmasi, kara yolu güzergahiyla da Arap Yarimadasi’na, Orta Dogu ve Kafkaslar’a ticareti mümkün olmasi, bakliyat sektörünü burada özellikle 1980’li yillardan sonra çok gelistirmis" ifadelerini kullandi.

Türk yemek uzmani ve yazar Sahrap Soysal’in da katildigi etkinlik sonunda, kum sanatçisi Ramazan Yumrutepe gösteri sundu.