'Yuh! Lanet Olsun' Demenin Bedeli 3 Yıl 13 Gün Hapis

İzmir’de, 8 Temmuz 2013 yılında yaşanan olayda, o dönemde Karşıyaka Vali Erol Çakır Anadolu Lisesi’nde okuyan Muhammed Sait Kurhan (20), şiir okuma yarışmasında birinci olduğu için kürsüye davet edildi. Mezuniyet töreninde kürsüye gelen genç, “Kurtuluş Destanı” adlı şiiri gür bir sesle okudu. Kurhan, şiirini bitirdikten sonra ise salondaki katılımcılardan yoğun alkış aldı. O dönemde aynı zamanda Karşıyaka ilçesinde öğrenci temsilcisi olan Muhammed Sait Kurhan, Gezi olaylarını eleştiren bir konuşma yapmaya çalıştı. Ancak gelen uyarılar ve emir üzerine öğrenciye müdahale eden öğretmenler, gencin konuşmasını yarıda keserek kürsüden aşağıya indirdi.

ÖĞRENCİNİN KÜRSÜDEN İNDİRİLMESİNE TEPKİ GÖSTERİLDİ

Öğrencinin konuşmasının yarıda kesilmesiyle bir anda salondan tepkiler gelmeye başladı.

Çekilen görüntülerde ise çok sayıda kişinin gencin konuşmasını yarıda kesen öğretmenleri yuhaladığı görüldü.

O sırada salonda bulunan Muhammed Sait Kurhan’ın babası Kemal Kurhan da (50) tepki gösterenler arasındaydı. Oğlunun kürsüden indirilmesine kızan baba, sinirle bazı öğretmenlerle konuşarak çocuğunun kürsüden neden indirildiğini sordu.

Salondaki bu olaylar ise kısa zaman sonra yargıya taşındı. Öğretmenlerden Neval Önder Doğan (42), baba Kurhan’ın kendisine “Yuh! Lanet olsun" gibi sözler sarf ettiğini ve hakaret ettiğini iddia ederek davacı oldu. İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen dava yaklaşık 2 buçuk yıl sürdü. Hakkında kamu davası açılan baba Kemal Kurhan ise verilen kararla birlikte şoke oldu. Mahkeme, Kurhan’ın kamu görevlilerine hakaret ettiğini gerekçe göstererek babaya 3 yıl 13 gün hapis cezası verdi. Mahkeme, bu hapis cezasını ise 7 bin 80 lira para cezasına çevirdi.

3 yıl 13 gün hapis cezası alan baba Kemal Kurhan, gelen kararla neye uğradığını şaşırdı. Karardan sonra İhlas Haber Ajansı’na konuşan Kurhan, o gün salonda yaşananları anlattı. “Çocuğu rencide ederek sahne kürsüsünden indirdiler” diyen baba, “Ben uzak mesafedeydim salonda. En dip köşedeydim. Mikrofonun sesi kesildi. Çocuğu sahneden aşağıya indirdiler. Bir iki kelime konuşmak istediğini belirtti.

‘Hayır dediler.’ Bende ‘hocam neden müsaade etmiyorsunuz? Yani arkadaşların önünde neden rencide ederek indiriyorsunuz’ dedim. Bu cümleyi kullandım. Vatandaşlar tepki gösterdiler hocaya. Yuhaladılar. Tepkiler büyüktü hatta ben bu tepkileri yumuşatmak için çaba sarf ettim. Çocuğun çok zoruna gitti. Sadece oğlum Gezi Olaylarına destek vermediği için Kürt’ün, Çerkez’in, Laz’ın hepimizin kardeş olduğunu belirtmesi hoşlarına gitmedi. Bu cümlenin de siyasi içerikli olduğunu belirttiler” diye konuştu.

KARARI TEMYİZ’E GÖNDERDİ

Kemal Kurhan, oğlu Muhammed Sait Kurhan’ın Gezi olaylarına destek vermediği için böyle bir tavır alındığını iddia etti. “Tarafız bir adalet istiyorum” diyerek dert yakınan baba Kurhan, “Bin kişi tepki gösterdiğine göre bu kişilere karşı demek ki bir yerlerde bir hata var, bir yanlış var. Bu çocuğu herkes ayakta alkışlıyor. Şok oldum. O zaman stattaki bütün seyircileri içeriye atmak lazım. Yani ben burada şahsen hocayı tanımam bir tanışıklığımız yok. Sahnede üç tane hoca olmasına rağmen neden o hoca üzerine alınıyor?” dedi.

Öte yandan, Kemal Kurhan, gelen kararı Yargıtay’a temyize gönderdi. Kurhan, Yargıtay’ın onaması halinde, hapis cezasından çevrilen para cezasını ise ödemek zorunda. Bölünen taksitlerden birinin bile aksaması halinde baba cezaevine konulacak.

Davayı kazanan Neval Önder Doğan (42) ise haklılığının ortaya çıktığını söyledi.

Doğan, "Türk adaleti onurlu mücadelemde adaletlice kararını verdi. Haklılığım ortaya çıktı. Yayınlanan haberde bir sürü asılsız iddia vardı. Her şey gün yüzüne çıktığı ve adalet yerini bulduğu için huzurluyum" dedi.