Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı Oya Özarslan, tüketicilerin temiz, itibarı iyi ve usulsüzlükten uzak duran şirketten alışveriş yapmak istediğini söyledi.
Uluslararası Şeffaflık Derneği tarafından geliştirilen ''Özel Sektörde Yolsuzlukla Mücadele Rehberi'', Taksim'de bir otelde düzenlenen toplantıyla tanıtıldı.
Özarslan, toplantıda, önceden yolsuzluğun önlenmesiyle ilgili adımların devletlerden beklendiğini belirterek, ''Devlet şunu yapsın, şu tür reformlar yapsın denirdi ama son 15 yıldır özel sektörün bir görev ve sorumluluk aldığını görüyoruz.'' dedi.
Özel sektörüne temiz iş dünyası içerisinde yer alması gerektiğini vurgulayan Özaraslan, şöyle devam etti:
'Tüketiciler temiz, itibarı iyi ve usulsüzlükten uzak duran şirketten alışveriş yapmak istiyorlar. Geçen sene bir kamuoyu araştırması yaptık. Halktan iki bin kişiye sorduk 'Adı usulsüzlüklere bulaşmış şirketlerle mal ve hizmet alışverişi yapar mısınız?' diye. Bu ankette yüzde 85'i buna 'Hayır' dedi. Bu bizim için çok güzel bir şey. 'Dürüst bir iş dünyası istiyoruz' dediler.''
Özarslan'ın konuşmasının ardında Avukat Nazlı Şenyaprak, ''Özel Sektörde Yolsuzlukla Mücadele Rehberi'' çalışmasını tanıttı.
Şenyaprak, çalışmanın şirketlerin kendi bünyelerinde özel sektörde yolsuzlukla mücadele ya da var olan yolsuzlukla mücadele programlarını güncelleme ve geliştirme imkanı sunmak amacıyla hazırlandığını söyledi.
Rehberliğin 6 adımlı olduğunu ve bu 6 adımın planlı yapıldıktan sonra şirketlerde yolsuzlukla mücadelenin kolay bir şekilde gerçekleştirilebileceğini dile getiren Şenyaprak, şunları kaydetti:
''Bunlar taahhüt, değerlendirme, planlama, uygulama, izleme ve raporlama. Taahhüt olarak şirket üst düzey yöneticilerinin açık, net bir şekilde yolsuzlukla mücadele konusunda taahhütte bulunması gerekmektedir. Değerlendirme adımında ise şirketlerin risk faktörlerini değerlendirilerek bir değerlendirme yapması ve bu risk faktörleri yolsuzlukla mücadele programı kapsamında yapılması önemli. Planlamayla artık hayata geçireceğiz, iskelet oluşturacağız. Programın ana hatları yönetim tarafından belirlenmelidir. Ardından uygulamaya geçeceğiz. Uygulamanın verimli olması için çalışanların anadilinde yapılması gerekir. Anadilde olması çalışanların programı benimsemesine neden oluyor. Sonra ise işe yarayıp yaramadığı konusunda izleme aşamasına geçeceğiz. Bunu aralıklarla izleyerek programın verimliliği ve işe yararlığına bakılmalıdır. Bunu sürekli takip etmeliyiz. Son aşamada ise raporlamada şirketin ne kadar samimi olduğunu ve politikaları aslında ne kadar gerçek bir şekilde uygulandığını açıklayan en son aşamadır.''
Programa Hollanda Başkonsolosu Robert Schuddeboom, Ümit Nazlı Boyner ve çok sayıda kişi katıldı.
'Özel Sektörde Yolsuzlukla Mücadele Rehberi' Tanıtıldı
Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı Özarslan: 'Tüketiciler temiz, itibarı iyi ve usulsüzlükten uzak duran şirketten alışveriş yapmak istiyorlar'.