Özgentürk Açıklaması 'Çukurova'nın Yetenekli Yazarları Fark Edilemiyor'

Özgentürk Açıklaması 'Çukurova'nın Yetenekli Yazarları Fark Edilemiyor'

Belgesel Yapımcısı ve Yazar Nebil Özgentürk, topraklarda birçok önemli ismin yetişip dünyaya mal olduğu Adana’da, insanların Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Yılmaz Güney sayesinde edebiyata ve yazmaya merakının olduğunu ancak yetenekli edebiyatçıların fark edilemediğini söyledi.

9. Çukurova Kitap Fuarı kapsamında yazar İnan Çetin ile “Yaşar Kemal’in Ardından” başlıklı bir söyleşiye katılan ünlü belgeselci ve yazar Nebil Özgentürk, söyleşinin Adana’nın edebiyata kazandırdıkları hakkında açıklamalarda bulundu.

Topraklarında birçok önemli ismin yetişip, dünyaya mal olduğu Adana’nın bugünkü durumunu değerlendiren Özgentürk, Adana’da hala edebiyat insanları yetiştiğini ancak fark edilmediklerini kaydetti.

Yaşar Kemal’in kendini ifade ettiği Adana ile bugünkü Adana arasında çağ farkı olduğunu belirten Özgentürk, İstanbul’da dahi pek çok sanatçının, yazarın sosyal medyada kendini göstermesine rağmen kolayca fark edilemediğini anlattı.

Yaşar Kemal’in İnce Memed’i yazdığı dönemde Türkiye nüfusunun 15-20 milyon olduğunu ve öne çıkmanın daha kolay olduğunu söyleyen Nebil Özgentürk, “Ama şu anda 80 milyonluk ülkede, atıyorum 2 milyonluk Adana’da onu ifade etmek çok zor ama biliyorum ki her Adanalı’nın içinde bir şiir, öykü gezer” diye konuştu.

“GEÇEN YIL ADANA’DAN 21 KİTAPLA DÖNDÜM”

Her yıl Çukurova Kitap Fuarı’na geldiğini ve her geldiğinde ellerine kitaplar tutuşturulduğunu dile getiren Nebil Özgentürk, şöyle devam etti:

“Geçen yıl Orhan Kemal için Adana’ya geldiğimde 21 tane kitapla döndüm buradan. Bunlar Adana’yı anlatan kitaplar anlamına gelmiyor. Öykü, roman denemeleri yazan insanlarla tanıştım. Bu çok güzel bir şey ama bu ifade edilemiyor. Bu, Türkiye’ye yansıyamıyor. İnsanların önünde Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Yılmaz Güney gibi idoller var. İnsanların yazmaya merakı bu yüzden. Bu isimlerin bu kentte büyümeleri, yetişmeleridir yazmaya iten. Olumsuz tarafı ise o kadar karabasan bir medya ortamındayız ki ifade etme durumu hele ki toplumsal bir şey yazılıyorsa çok zor. Ben bile kendi çağımda, 1980’lerde yazı yazıyordum. Ben bile şanslı sayıyorum kendimi. Mesleğe şu anda başlasaydım ne belgeselci olabilirdim ne de yazar.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile