Kılıçdaroğlu Kayseri halkından özür dilemek zorunda" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`a mektup yazarak Kayseri`yi yeniden gündeme getirmişti. Konuya ilişkin tekrar basın karşısına çıkarak atılan iddiaların yargı karşısında gerçeği yansıtmadığını anlatan Özhaseki, bir yıl boyunca söylenenlerin hepsinin "fos" çıktığını söyledi.
Özhaseki, "Kayseri Büyükşehir Belediyesi`ne yönelik davada, Hacı Ali Hamurcu olayının en önemli ayrıntılarından biri olan senetteki imzanın bana ait olmadığı üçüncü kez tasdik edildi. Türkiye`de gündem çok hızlı değişiyor. Bu yüzden insanlar ne olduğunu, ne bittiğini çok çabuk unutabiliyor. Kısaca anlatmak istiyorum. 4-5 yıl kadar önce belediyede çalışan bir personelimiz insanlardan para alıyordu. Teftiş kurulu bunu tespit etti ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuldu. Şahıs kaçtı. Şu andaErgenekon tutuklusuna ait kişinin Ankara`daki bir inşaatında çalışırken yakandı. Suçu sabit olduğu için ve kendisi de itiraf ettiği için 6 seneden gün aldı. Şahsın devam eden ifadelerinde mahkemede kendisiyle birlikte söylediği kişilerin de işte parmağı olduğunu söylemişti. Mahkemede hakim de ilk ifadeleri ile şimdiki ifadeleri karşısında büyük çelişkiler olduğunu söyleyerek bunun nedenini sormuştu. Şahıs da, `Bana büyükleri karıştırırsan seni de kurtarırlar merak etme` dedi. O yüzden ben de uydurdum`ifadelerini kullandı. Savcılık hepsini ciddiye aldı, `uydurdum` dediği adamlar için araştırma yaptı. Yapılan incelemelerde 50 kişi hakkında kovuşturmaya gerek olmadığı yönünde karar çıktı" diye konuyu özetledi.
"KILIÇDAROĞLU İLK İMTİHANIYLA TÜRKİYE`YE KENDİNİ GÖSTERMEK İSTEDİ" Özhaseki, "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis kürsüsüne elinde dosya ile çıktı. İlk genel başkanlığı idi ve ilk imtihanıydı. Türkiye`de kendisini göstermek istiyordu. Meseleyi yolsuzluğa getirip, `Kayseri dosyası` diye ortaya çıktı. Bu bahsedilen 4-5 sene önceki olay, yargının kesinleşmiş hükmü olan bir olay. Kayseri`de bu işle ilgili olan herkesin bildiği bir olay. Konunun tam tersine çevrilmiş şeklini anlatır biçimde hayretle izledik. Sonrasında konuya ilişkin açıklama yaptık ve Kılıçdaroğlu`nunGuinnes rekorlar kitabına girecek `10 dakikada 10 yalanı`nı ispat ettik. Hatalarını çok iyi bildiklerinin halde ısrar ederek ilk başarısızlık kendilerine ağır gelerek aynı suçlamayı devam ettirdiler. Her grup toplantılarında basın toplantılarında iddialarını söyledi. `Bu belediye öyle bir kötü belediyede ki, burada bir çete var.` `Vilayet, adliye ve belediye arasında şeytan üçgeni var.` `Her şey kapatılıyor` denildi. Bunu bir de seçim sürecinde malzeme olarak kullandılar. Daha sonra Atilla Kart vearkadaşları ellerinde 300 sayfa ile adliyeye gittiler. İçinde ne var diye baktığımızda şaşkınlıkla karşılaştık. Gazetelere de koca koca manşet attırıyorlar ama bir bakıyoruz suçlamalara, hiçbiri gerçeği yansıtmıyor. Dosya olsun diye hazırlanmış bir şey. 300 sayfalık suçlama ile ilgili adliyeden 3 savcı 10 aydan fazla süre içerinde yeniden konuyu didik didik etti. Çıkan karar ise bunların söyledikleri rüşvet, yolsuzluk, çete gibi suçlamalar söz konusu değil kamu yararına soruşturmaya gerek olmadığıyönündeydi" dedi. "BİR SENE BOYUNCA SÖYLENENLERİN HEPSİ FOS ÇIKTI" Bir yıl boyunca Kayseri hakkında atılan iddiaların hepsinin yargı karşısında soruşturmaya gerek olmadığı yönünde karar çıktığını anlatan Özhaseki, "Bir sene boyunca söylenenlerin hepsi fos çıktı, yalanları ortaya çıktı. Olayın ilk ortaya atıldığı günden itibaren güven ve itimadını devam ettiren, bu güvenini tekrarlayan belediyemize akın akın gelen tüm Kayseri halkına sivil toplum kuruluşlarına, milletvekilleri, bakanlara ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`a teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı
"KILIÇDAROĞLU, VİCDANIN HİÇ SIZLAMADI MI?" Özhaseki, "1 yıl boyunca beni ve arkadaşlarımı çetecilikle, yolsuzluklarla suçladı. 10 yalanı yüzünüze vurduğumda hiç oralı olmadınız. Acaba vicdanınız hiç sızlamaz mı ? Söylediklerinizle vicdanen müsterih misiniz? Onurları şerefleri ile oynadığınız kişilerle vicdan azabı çekiyor musunuz? Onları onurlu şerefli yaşamları aileleri var. İyi insana kötü laf yakışmaz daha çok konuşurum ama. 200 den fazla suçlama var hayret. Biz kendimizden eminiz. Abdestimizden şüphemiz yok. 17 yıllık belediyecilik hayatımboyunca bir lokma haram yemedim. Kimseye de yedirmeme için mücadele ettim. Siyaseti hiç sevmedim o taraftan da uzak durdum. Kayseri`yi de ekibimizle birlikte nerelere getirdiğimizi herkes çok iyi biliyor. Bende insanlardan dua talep ettim onun dışında hiçbir şey istemedim. Bu yapılanları ben ve arkadaşlarım hak etmedi. Bu müfterileri Allah`a havale ediyorum. Eninde sonunda bunların cezasını çekeceğinden şüphem yok. Bundan sonra da elimizden gelen gayreti gösterip yüzden fazla davayı sonuna kadar takip edeceğiz. Kayseri isminin yanına yolsuzluk kelimesi getirerek yanlış işyaptılar. Eğer özür dilemesi gerekiyorsa Kayseri halkından özür dilemek zorundalar. Bu şehri partinin kalesi gibi gördüler. Bir genel başkan konuştuğu zaman tüm Türkiye onu izliyor ancak siz yalan olduğunu anlatırsanız canlı yayın olmuyor sadece bir bölümü yer alıyor. Benim 17 yıllık belediyecilik hayatımda bir kez mahkumiyetim yok" şeklinde konuştu.
Başkan Özhaseki, yaklaşık 100 kadar dava dosyası açtıklarını belirterek, işin sonuna kadar tüm davanın peşinde olacaklarını söyledi. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı, konunun sonuçlarını Türkiye kamuoyu ile paylaşacaklarını da sözlerine ekledi.
Özhaseki`den Kılıçdaroğlu`na Yanıt
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili açıklamasında, "Kayseri isminin yanına `yolsuzluk` kelimesi getirerek yanlış iş yaptılar.