'Dünya Çiftçiler Günü' dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Konuk, tohumu tarla ile buluşturan ellerin buğdayın değirmene, değirmenden çıkan unun sofraya yolculuğunu başlattığını söyledi. Konuk, "O ellerin sahipleri toprağa tohum attığı için sofralar nimetle bezenir, pazarda tezgâhlar, markette raflar, mağazalarda vitrinler ve daha niceleri boş kalmaz." dedi.
Çiftçiler Günü vesilesiyle tarladaki emeğiyle, ürettiği ürünle ayakta kalan çiftçilerin hatırlanacağını dile getiren Konuk, "Beklentimiz ve olması gereken odur ki, tarımın sorunları gündeme gelecek, sektörün daha iyi bir gelecek beklentisine cevap olacak umut kapıları açılacak. Ülkemizdeki istihdamın hala yaklaşık dörtte biri tarım sektörünce sağlanıyor, ülke nüfusunun ise yüzde 24,46'sı hala köy ve beldelerde yaşıyor. Köylerde istihdam edilen bu büyük kitleden toprağı olanlar çiftçilikle, olmayanlar ise rençperlik ile hayatlarını kazanıyorlar. Ve bu büyük kitlenin, milyonlarca insanımızın 2009 yılı rakamlarıyla Gayri Safi Yurt İçi Hâsıladan aldığı pay sadece yüzde 9,6. Onların rant geliri yok, borsa ekranlarından, pariteden geçimlerine katkı sağlayacak başka gelirleri de yok. Onlar sadece ektikleri karşılığında aldıkları ürünle, elle tutulur, gözle görülür bir değer üreterek geçimlerini sağlıyorlar." diye konuştu.
Çiftçilerin ürünleri üzerinden başka gelirler oluştuğunu ve geçinenler bulunduğunu söyleyen Konuk, şunları kaydetti, "Ziraat odaları her ay açıklıyor tarla fiyatları ile market fiyatları arasındaki farkı, yüzde 300'lere varan fiyat farkları başkalarının geliri oluyor mesela. O gelirler, o ürünün fiyatına yansıyor ve ürün de üretim de üreten de pahalı üretmekle suçlanıyor. Yani emeğiyle üretip geçimini helal kazançla sağlayan çiftçi pahalı üretmekle suçlanıyor, aslan payını alan aracılar aradan çıkarılamadığı için. Bugün vesilesiyle bunları hatırlatmaz, tartışmaz ve gündemimize almazsak yayınlanacak mesajlar ve salonlarda yapılacak toplantılar unutulmamanın dışında geleceğe dair hangi ümidi verebilir biz çiftçilere?"