SAATTEKİ HIZI 1600 KİLOMETREDEN FAZLA
O yıl Kenneth Arnold adlı arama-kurtarma pilotu, Washington'daki Rainier Dağı yakınlarında saatteki kızı 1600 kilometreyi aşan, dokuz 'tabak benzeri şey' gördüğünü ifade etti. Haftalar içinde, diğer 40 eyalette 'uçan daire' görüldüğü bildirildi.
İŞTE UÇAN DAİRE FİLOSU
19 Temmuz 1952'de Washington Ulusal Havaalanı'ndaki hava trafik kontrolörü Edward Nugent, radar ekranında yavaş hareket eden nesne tespit etti ve patronuna şakaylar karışık şöyle dedi: 'İşte size bir uçan daire filosu!'
BEYAZ SARAY ÜZERİNDE UÇTU
Gecenin bitiminden önce, bir pilot benzer açıklanamayan nesneler gördüğünü bildirdi ve radar nesneleri iki yerel Hava Kuvvetleri üssünde, Andrews ve Bolling'de yakaladı. Radar sinyalleri, Capitol ve Beyaz Saray üzerindeki kısıtlı hava sahasındaki nesneleri gösterirken, iki Hava Kuvvetleri F-94 jeti Washington'u tarayarak uçan daireler aradı. F-94'ler bölgeye girer girmez radardaki sinyaller kayboldu ve hiçbir şey bulamayıp üsse döndüler. Washington Post'a göre, onlar gider gitmez, sinyaller radarda yeniden belirdi.
1966'ya gelindiğinde ise, Massachusetts ve New Hampshire'daki bir dizi tanımlanamayan hava olayı, Silahlı Hizmetler Meclisi Komitesi'ni konuyla ilgili bir kongre oturumu düzenlemeye sevk etti. Duruşmaların ardından Kongre, Colorado Üniversitesi'nde 1966'dan 1968'e kadar tanımlanamayan hava olaylarını araştırmak için ABD Hava Kuvvetleri tarafından finanse edilen bir grup olan Condon Komitesi'ni kurdu. Ancak direktör Edward Condon önyargıyla suçladı ve sonunda Condon Komitesi, UFO'lar hakkında olağanüstü bir şey olmadığına, daha fazla araştırmanın sonuç verme olasılığının düşük olduğuna karar verdi.
12 BİN 618 UFO RAPOR EDİLDİ
Aynı zamanda, Hava Kuvvetleri, 1952'den 1969'a kadar ABD Hava Kuvvetleri tarafından yapılan bir UFO çalışması olan Mavi Kitap Projesi'ni yürütüyordu. Proje sona erdiğinde, 12 bin 618 UFO raporu toplamıştı, ancak bunların çoğunun yıldızlar, bulutlar veya uçaklar gibi yanlış tanımlanmış doğal fenomenler olduğu sonucuna varıldı. Yine de, ayrıntılı analize rağmen raporların 701'i 'tanımlanmadı'. Kısa süre sonra bu proje de sona erdi.
Hava Kuvvetleri uzun zamandır, bütçe kısıtlamalarını suçlayarak UFO'larla ilgili herhangi bir resmi çalışmaya başlamanın pek mümkün olmadığını söylüyordu. Ancak 2017'de, Hava Kuvvetleri'nin 2007'den 2012'ye kadar 22 milyon dolar olarak finanse edilen yeni bir gizli UFO çalışması olan Gelişmiş Havacılık Tehdit Tanımlama Programı'nı hayata geçirdiği ortaya çıktı.
50 YIL SONRA İLK
Bugüne gelindiğinde ise bir ilk gerçekleşti. Üst düzey Pentagon yetkilileri, 50 yıl sonra Kongre'de gerçekleşen UFO'lar hakkındaki ilk duruşmasında, uçakların yanından geçen gizemli nesnelere ait gizliliği kaldırılmış iki videosunu ortaya çıkardı.
Bir eğitim alanındaki bir Donanma kokpitinden alınan bir video, uçağın yanında süzülen küresel bir nesneyi gösteriyor. Bir diğeri ise, uçağın kokpitinin yanında uçan ve gece görüş gözlüklerinin arasından görülen üçgen şeklindeki iki küçük nesneyi gözler önüne seriyor.
Pentagon'un üst düzey istihbarat yetkilisi Ronald Moultrie ve deniz istihbaratı müdür yardımcısı Scott Bray ifade veren isimler arasındaydı. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi'nin Terörle Mücadele, Karşı İstihbarat ve Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Alt Komitesi, UFO'ların daha yakın zamanda bilindiği 'tanımlanamayan hava olayları' raporları hakkında ayrıntılara daldı. Bu tür üst düzey konuşmalar, son yarım yüzyıldır, üst düzey askeri yetkililer arasında kapalı kapılar ardında gerçekleşiyordu.
144 OLAYDAN YALNIZCA BİRİNİN AÇIKLAMASI VAR
Geçen Haziran ayında Kongre, tanımlanamayan hava olayları hakkında bir rapor istedi ve Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi, askeri personel tarafından 2004 yılına kadar rapor edilen 144 olaya odaklanan bir ön değerlendirme teklif etti. Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi, bunlardan yalnızca birini açıklayabildi.
Geçen yılki rapordan bu yana Moultrie, Pentagon'un tanımlanamayan hava olaylarını rapor etme konusundaki 'lekeyi ortadan kaldırmak' için çalıştığını ve açıklanamayan olayların sayısının 400'e çıktığını söyledi. Olaylardan on birinde çarpışmadan son anda kurtulundu.
Pentagon, tanımlanamayan nesnelerin 'dünya dışı yaşamla' bağlantılı olabileceğini ve amacın 'belki orada ne olduğunu anlamak' olduğunu söyledi. Moultrie, Pentagon'un bu olayların dünya dışı yaşamla bağlantılı olma olasılığını dışlamadığını söyledi. Moultrie, 'Hükümetimizin dünya dışı yaşam arayışıyla uğraşan unsurları var' dedi ve ekledi: 'Amacımız potansiyel olarak bir şeyi örtbas etmek değil, orada olabilecekleri anlamaktır.'
VERİLER NEREYE GÖTÜRÜRSE ORAYA GİDECEĞİZ
Ancak Bray, yetkililerin tanımlanamayan hava olaylarının dünya dışı kökenli olduğunu gösteren hiçbir kanıtla karşılaşmadığını söyledi ve 'Veriler bizi nereye götürürse oraya gideceğiz' ifadelerini kullandı.
Bray ayrıca, 'Hepimiz meraklıyız ve bilinmeyeni anlamaya çalışıyoruz. Ve ömür boyu süren bir istihbarat uzmanı olarak sabırsızım. Bunun için herkes kadar ben de acil açıklama istiyorum. Ancak, anlamak önemli ölçüde zaman ve çaba gerektirebilir' dedi. Bray, 'Bu nedenle, gerçeklere dayalı sonuçlar elde etmek için bu veriye dayalı sürece konsantre olmaya çalıştık' diye ekledi.
Moultrie de, bilim kurgu hayranı olduğunu ekleyerek, 'Orada ne olduğunu sizin kadar bilmek istiyoruz' dedi.
İstihbarat Komitesi başkanı Temsilci Adam Schiff, istihbarat yetkililerine 'Amerikan halkıyla elimizden geldiğince fazlasını paylaşmak gerekiyor, çünkü aşırı gizlilik sadece güvensizlik ve spekülasyon doğurur' dedi.
