Peryon'dan 7. Güneydoğu İnsan Yönetimi Kongresi

Peryon'dan 7. Güneydoğu İnsan Yönetimi Kongresi

PERYÖN Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Güneydoğu Anadolu Şubesi, 8-9 Mayıs 2015 tarihlerinde Güneydoğu İhracatçılar Birliği(GAİB) Konferans Salonu’nda “Özgeçmiş Değil Özgelecek” temalı 7. İnsan Yönetimi Kongresi’ni düzenledi.

PERYÖN Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Güneydoğu Anadolu Şubesi insan yönetimine gönül verenler arasındaki mesleki işbirliği ve sosyal dayanışmayı kurmak, işveren-işgören ilişkilerinin durumu, yasal koşullar içinde gelişmesini sağlamak ve çalışma barışını gerçekleştirmeye katkıda bulunmak adına, yüksek katılımlı başarılı bir organizasyon gerçekleştirdi.

PERYÖN Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Güneydoğu Anadolu Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Burak Aybey, açılış konuşmasında, bölgenin ve şubenin gururlu olan kongresinden her biri birbirinden değerli, konusunda uzman birçok konuşmacıyı dinleme, onlarla ve diğer misafirlerle tanışma, onlarla görüş alışverişinde bulunma imkanı bulduklarını belirtti.

Aybey, “Organize ettiğimiz kongremizde amacımız, iş alanlarında oluşan belirsizliklerin giderilmesi kapsamında üzerine düşen görevi yerine getirmek adına gereken mesajları verdiğimizi düşünüyorum” dedi.

Aybey, son olarak bu organizasyonların sonunda “Özgeçmiş Değil Özgelecek” teması ile katılımcılara verdikleri mesajın amacına ulaştığını söyledi.

Tüm PERYÖN üyelerine ve katılımcılara teşekkür eden Aybey, “Gazi şehrimize ve bölgemize katma değer sağlayan 7. İnsan Yönetimi Kongremizi gerçekleştirmek için bizlere destek olan tüm sponsor firmalarımıza, kuruluşlara, değerli konuşmacılarımıza, katılımcı ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” diyerek sözlerini bitirdi.

Kongrede, ‘Yeni İSG Yasası’nın Yasal ve İnsani Boyutu ile İşverenin Toplumsal Sorumluluğu’ konusu hakkında sunum yapan Prof. Dr. Erdem Özdemir, kanunların değer getirdiğini belirtti.

Özdemir, “İnsanların güvenliğinin son 2-3 yıl içerisinde neler değişti. Bu değişimi bence çözümlemek için dünü bilmek gerekir. Dün ile bugünü bilmek arasında ne fark var. İşveren hakkaniyet dairesinde tedbir almak zorundadır. İşveren iş sağlığı, güvenliği konusunda her türlü tedbiri almak zorundadır. Demek ki masanın üstüne iki tane kavramı koyalım. İşveren iş sağlığı, güvenliği konusunda eskiden hakkaniyet yönetebiliyordu. Şimdi ise her türlü tedbiri almak zorunda. İkisi arasında şu fark vardır. Hakkaniyet dediğin zaman işverenin ekonomik durumuna atıf yaparsın. Bugün için bir numaralı değişiklik, artık işverenin kendini kurtarma şansının olmayışı. ‘Param var, param yok büyüksün, küçüksün’ hiç fark etmez, eğer işveren olarak bu işi sürdüydüysen tedbirlerini o şekilde almak zorundasın. Esas ilgilendiren nokta, kanundaki radikal değişikliğin bir de mantığına bakmak. Eski sistem şu; bu kanundan önce bütün iş sağlığı, güvenliği sorunları slayttaki iş sağlığı güvenliği tüzüğüne bakacağız. İş sağlığı güvenliği tüzüğü deyim yerindeyse her şeyi santimine, milimine, noktasına derecesine kadar belirleyen bir mevzuat” ifadelerini kullandı.

“Bir kere her şeyden en önemlisi dürüst çalışmaktır” diyen Prof. Dr. Özdemir, “Sen yanlış çalışan seçersen sağlık raporunun sağlık testlerini başta doğru yapmazsan başını derde zaten koymuşsun. Mesleki eğitim sertifikası eğitiminde bunlar yetersizse sen zaten başını derde orada alırsın” açıklamalarını yaptı.

Önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. Özdemir, “Taşerona emir vermekten kaçın. Taşerona emir vermeyin. Taşerona emir vermek kimin yetkisindedir. Taşeronun bizzat kendi yetkisindedir. Taşerona emri asıl işveren vermez, muvazaa riski yaratıyor sürekli. Emir vermeyin. Asla kendi araçlarınızı taşeronlara kullandırmayın. Taşeron kendi araçlarını kullanan araçlar bulmalı. Senin araçlarını kullanan biri ise o bir muvazaa riski yaratır” şeklinde konuştu.

Konuşmaları ardından Prof. Dr. Erdem Özdemir’e çiçek takdim edildi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile