PERYÖN, Koronavirüs Günlerinde İşverenleri Uyardı

PERYÖN 25. Dönem Yönetim Kurulu Hukuk Temsilcisi Prof. Dr. Erdem Özdemir: 'İşletmeler, İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları'nı (İSG) acilen toplayarak konuyu değerlendirmeli ve iş yeri düzeyindeki önlemleri belirlemeli' 'İSG kurulunda, iş yeri özelinde önlemler belirlenmeli, riskli alan ve gruplar tespit edilmelidir' 'Sağlık verileri, KVK mevzuatımızda özel nitelikte veridir ve işlenme süreçlerinde, kanunca öngörülen durumlarda hekim veya aydınlatmaya dayalı açık rıza temelinde yapılması gerekir'

PERYÖN-Türkiye İnsan Yönetimi Derneği gerçekleştirdiği online seminerde, işverenleri uyararak işçilere haklarını hatırlattı.

PERYÖN-Türkiye İnsan Yönetimi Derneği'nden yapılan açıklamaya göre, dernek, virüsün iş yaşamına olan hukuki etkisine dikkati çekmek adına bir internet semineri düzenledi.

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Öğretim Üyesi, PERYÖN 25. Dönem Yönetim Kurulu Hukuk Temsilcisi Prof. Dr. Erdem Özdemir'in katılımıyla gerçekleştirilen "Koronavirüs Karşısında İş Yerindeki Önlemlerin Hukuki Çerçevesi" konulu seminerde, işverenlerin alacağı önlemler ve konunun iş ilişkilerine etkisi ele alındı.

Açıklamada yer alan bilgiye göre, Yargıtay'ın, yurt dışında çalışan bir işçinin kaptığı H1N1 virüsü sonrası vefatını iş kazası olarak nitelendirmesi yeni tip koronavirüs bakımından önem taşıyor. Böyle bir durumun, salgında çalışan sağlığı açısından gerekli önlemleri almayan işverenin sorumluluğunu doğurması muhtemel görülüyor.

Bu ve bunun gibi pek çok kritik noktanın ele alındığı online seminerde, "İş sağlığı ve güvenliği bakımından alınması gereken hukuki tedbirler", "Virüse yakalanmak iş kazası sayılabilir mi?", "Uzaktan çalışma, kısa çalışma uygulamaları", "Koronavirus karşısında ücretli ve ücretsiz izin uygulamaları", "Çalışmaktan kaçınma hakkı" gibi pek çok farklı başlık irdelendi.

- "Kurumların risk değerlendirmesi yapması önem taşıyor"

Açıklamada görüşlerine yer verilen PERYÖN 25. Dönem Yönetim Kurulu Hukuk Temsilcisi Prof. Dr. Erdem Özdemir, söz konusu tablonun işveren ve çalışan hakları gözetilerek hukuki olarak incelenmesinin önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"İşletmeler, İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları'nı (İSG) acilen toplayarak konuyu değerlendirmeli ve iş yeri düzeyindeki önlemleri belirlemeli. İşletmelerin İSG kurullarını acilen toplamaları isabetli olacaktır. İSG kurulunda, iş yeri özelinde önlemler belirlenmeli, riskli alan ve gruplar tespit edilmelidir. Örneğin, yurt dışına giden çalışanların nasıl yönetileceği, yakın temas halinde çalışan kişiler, dışarıda çalışması zorunlu olan kişiler ve riskleri belirlenmelidir.

İkinci olarak ise alınacak önlemler tespit edilmelidir. Bu kapsamda, iş yerinde dezenfektanların temini, maske gerekiyorsa kullanımı, yemekhane ve kafeteryaların servis sunumlarının gözden geçirilmesi gibi önlemler hayata geçirilmelidir. Risk değerlendirmesi ekibinin, koronavirus kapsamında risk değerlendirmesi yapması önemlidir."

- "Çalışanların yakın tehlike durumunda çalışmaktan kaçınma hakları vardır"

İşverenlerin çalışanlarını bilgilendirme zorunluluğu olduğunu vurgulayan Özdemir, İSG mevzuatına göre işverenin, çalışanlarını olağan dışı durumlar ve tedbirler konusunda bilgilendirmesi gerektiğini bildirdi.

Özdemir, bu çerçevede, koronavirüs ile ilgili bilgilendirme notlarının hazırlanması ve çalışanlara duyurulması gerektiğini aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Burada da virüsün niteliği, nasıl bulaştığı, şüphe halinde neler yapılması gerektiği, iş yerinde alınan önlemler çalışanlara aktarılmalıdır. Virüs riski olan ülkelere giden çalışanlar bakımından, işverenin interaktif biçimde hareket etmesi gerekmektedir. En az 14 günlük süre için çalışanın iş yerinden izole edilmesi, süre sonrasında hekim onayı ile işe başlaması, eğer virüs bulaşan çalışan, iş yerine geldiyse mutlaka bulunduğu yerlerin özel olarak temizlenmesi gerekir.

Yurt dışına seyahat, çalışanın izin günlerinde çalışanın temel hakları kapsamındadır. Dolayısıyla işverenin bu hakkı kaldırabilmesi ve yasaklayabilmesi mümkün değildir. Ancak işverenler, bu konuda tavsiyede bulunabilirler. Bu kapsamda riskli ülkelerin listesinin yayımlanması ve çalışanların bu ülkelere gitmemesinin tavsiye edilmesi, gidilmesi durumunda iş yeri hekimine durumun bildirilmesi ve dönüşte de iş yeri hekiminin tavsiyesine göre hareket edilmesi şeklinde süreç tasarımı yapılması isabetli olacaktır. Çalışanların yakın tehlike durumunda çalışmaktan kaçınma hakları vardır."

Sürecin KVK boyutuna da değinen Özdemir, işverenlerin termometre gibi ölçüm cihazlarıyla iş yerinde testler uygulamak isteyebildiğini belirtti.

Özdemir, "Sağlık verileri, KVK mevzuatımızda özel nitelikte veridir ve işlenme süreçlerinde, kanunca öngörülen durumlarda hekim veya aydınlatmaya dayalı açık rıza temelinde yapılması gerekir. İdeal olan, sağlık verileri konusunda, hekim tarafından işlenme yöntemidir. Kişisel verilerin işlenmesinde mutlaka ölçülülük ilkesine de uyulması gerekir." ifadelerini kullandı.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile