'Peşmerge, Arap Köylerinde Binlerce Evi Yıktı'

Uluslararası Af Örgütü, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne ait Peşmerge güçleri ile bazı Kürt milis grupların, Irak'ın kuzeyinde DAEŞ’i desteklediklerini düşündükleri Arapları bölgeden uzaklaştırmak için Arap köylerine kasıtlı zarar verdiğini bildirdi Uluslararası Af Örgütü'nün Kriz Müdahale Danışmanı Rovera: 'Kuzey Irak'ta IKBY güçlerinin, DAEŞ’ten ele geçirdikleri bölgelerdeki Arap toplumlarını zorla yerlerinden etmek için köylerin yıkılmasına ve planlı şekilde yürütülen kampanyaya öncülük ettiği görülüyor' 'Askeri bir gerekçe olmadan sivillerin zorla yerinden edilmesi ve evlerinin kasıtlı yıkılması savaş suçu anlamına gelebilir'.

Uluslararası Af Örgütü, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) ait Peşmerge güçleri ile bazı Kürt milis grupların, Irak'ın kuzeyinde DAEŞ’i desteklediklerini düşündükleri Arapların bölgeden uzaklaştırılması için Arap köylerindeki binlerce evi kasıtlı yakıp yıktığını bildirdi.

Londra merkezli Af Örgütü, Irak'ın kuzeyinde Peşmerge güçlerinin kontrolü altındaki Arap köylerinde yaşanan gelişmelerle ilgili “Sürgün edilmiş, malına el konmuş: Kuzey Irak’ta zorla yerinden edilme ve kasıtlı yıkım” başlıklı rapor yayınladı.

Uydu görüntüleriyle desteklenen raporun, bölgedeki 13 köy ve kasabada yapılan saha araştırması ile 100’den fazla görgü tanığı ve yerlerinden edilen kişilerle yapılan görüşmelere dayandığı belirtildi.

Af Örgütü’nün raporunda, Peşmerge güçlerinin bölgede geniş çaplı ev yıkımları gerçekleştirdiği, bunun yanında, bazı durumlarda da Yezidi güçler ile bazen de Peşmerge’yle işbirliğinde olan Suriye ve Türkiye’deki Kürt silahlı grupların da köyleri yıktığı kaydedildi.

Raporda, yıkımları takiben köylerinden kaçan Arapların, yeniden ele geçirilen bölgelere dönüşlerinin de IKBY güçleri tarafından engellendiğine dikkat çekilerek, şunlar ifade edildi:

“IKBY yetkilileri, Arapların yer değişimlerini, bölgedeki güvenlik durumuna dayandırarak haklı göstermeye çalıştı. Görünen o ki Kürtler, DAEŞ’i desteklediklerini düşündüğü Arapları cezalandırma ve uzun zamandır kendilerinin olduğunu iddia ettikleri tartışmalı toprakların kontrolünü ele geçirme amacında.”

- 'Her şeyi sebepsizce yıktılar'

Raporda, Nisan 2015’de bölge köylerini ziyaret eden Af Örgütü araştırmacılarının, o dönemde bazı evlerin yağmalanmış ve yakılmış ancak halen ayakta olduğunu gözlemledikleri, ancak Kasım 2015’te yine aynı bölgeye giden araştırmacıların, bu kez bazı köylerin tamamıyla yıkıma uğradığını gördükleri aktarıldı.

Raporda, uydu görüntülerinin de Peşmerge güçleri ile milis grupların Arap köylerinde gerçekleştirdiği toplu yıkımlara delil oluşturduğu vurgulandı.

Röportajlara yer verilen raporda, köyünün Ağustos 2014’te, Peşmerge’nin kontrolü sağlamasının ardından 4 ay içinde dümdüz edildiğini ve kaçmak zorunda kaldığını anlatan Maher Nubul, “Tek bildiğim, Peşmerge köyümüzü ele geçirdiğinde evlerimizin yerinde durduğuydu. Geri dönemiyorduk ama uzaktan net görüyorduk. Köyü daha sonra buldozerle yıktılar. Neden yaptılar bilmiyorum. Ortada hiçbir şey kalmadı. Her şeyi, sebepsizce yıktılar' ifadesini kullandı.

- 'IKBY durumu daha beter hale getiriyor'

Örgütün kuzey Irak’taki saha araştırmasını yürüten Kriz Müdahale Danışmanı Donatella Rovera da, rapordaki bulgulara ilişkin yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

“IKBY güçlerinin, Kuzey Irak’ta, DAEŞ’ten ele geçirdikleri bölgelerde, Arap toplumlarının zorla yerlerinden edilmesi için köylerin yıkılması ve planlı şekilde yürütülen kampanyaya öncülük ettiği görülüyor. Askeri bir gerekçe olmadan sivillerin zorla yerinden edilmesi ve evlerin kasıtlı yıkılması, savaş suçu anlamına gelebilir.”

Çatışmalar yüzünden evlerini terk etmeye zorlanan on binlerce Arap sivilin şimdi geçici kamplarda umutsuz şartlarda yaşam savaşı verdiğine vurgu yapan Rovera, “Birçoğu geçim kaynaklarını, tüm mülklerini kaybetti ve evleri yıkıldı. Dönecek bir yerleri yok. IKBY, evleri yıkarak, evlerinden edilenlerin köylerine geri dönmesine engel olarak sivillerin durumunu daha beter hale getiriyor' dedi.

Rovera, IKBY güçlerinin, DAEŞ’in suçlarına yardım eden şüphelilere adil yargılanma sağlaması gerektiğine işaret ederek, 'Toplumların bazı üyelerinin işlediği suçlar nedeniyle, ispatlanmamış şekilde DAEŞ’i desteklediği şüphesiyle toplumların tümü cezalandırılamaz” ifadesini kullandı.

Bölgenin kontrolünün, DAEŞ’ten aldıkları Aralık 2014’ten bu yana IKBY’nin kontrolünde olduğunun altını çizen Rovera, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bölgedeki tüm toplumların korunduğundan emin olmak IKBY’nin sorumluluğudur. IKBY, bir an önce sivil evlerin yasa dışı yıkımlara son vermeli ve evleri ya yıkılmış ya da yağmalanmış sivillere yönelik zararı tam olarak karşılamalı. Zorla evlerinden edilen sivillerin evlerine bir an önce dönmesine izin verilmeli. Peşmerge, DAEŞ’e karşı verdikleri savaşta, müttefikleri olan silahlı ve milis grupların böylesine kötü davranışlara dahil olmasına izin vermemeli.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile