Erzurum'da Birey Kitapevi'nin düzenlediği 'Gençlik ve Gelecek' konuluşu söyleşiye katılan Prof. Dr. Atalay, bugünün gençlerinin fikirsiz yaşadığını ileri sürerek, bu durumun nedeninin eğitim sistemi olduğunu dile getirdi. Öğrencileri sınav hastası yapan sınavmatik eğitim sisteminin hemen değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Orhan Atalay, "Gençliğimiz bir kimlik krizi yaşamaktadır. 1980 öncesi gençliğin bazı davranışlarını eleştirsek dahi bir fikre sahip olmasını önemsiyoruz. Bugün Türk siyasetine 1980 gençliğinin yön verdiğini görüyoruz. Bugünün gençliği ise fikirsiz yaşamaktadır. Biz üniversitede okurken hocalar ders anlatırken gizli gizli sıraların altına koyduğumuz fikir kitaplarını okurduk. Bugünkü gençlere izin verildiği halde böyle bir dertleri yok." dedi. Şimdi öğrencilerin soru bile sormadığını ifade eden Prof. Dr. Atalay, "Soru sormayı önemsemeyen mevcut eğitim sistemimiz öğrencileri köreltiyor. Öğrencileri sınav hastası yapan bu sınavmatik eğitim sistemi hemen değiştirilmeli. Üniversite sınavları mutlaka kaldırılmalı. Elbette hak eden herkesin üniversite mezunu olması gerekir. Ancak bu şekilde üniversite mezunu olan kişi hayattan zevk alamaz. İstemediği bir bölümü okuyan kişini durumu sevmediği biriyle evlenen insanın evliliğine benzer. Kişi sevdiği işi yapmalı sevdiği işin kariyerini yapmalı. İşte hayatta bir seçmemiz vardır onu da sağlam ve severek yapmamız gerekir. Gençlerimizi bu hallere sokan sistemi sorgulamamız gerekir." ifadelerini kullandı.
Gençliğin tarih bilincine sahip olması gerektiğini de vurgulayan Prof. Dr. Atalay, "Aksi halde gençlik geleceğe dönük bir şey elde edemez. Kur'an-ı Kerim insan bilincini diri tutmak için 'nereye gidiyorsunuz' diye her sorar. Aynı soruyu kendisine soran insan kendisini yanlışa düşmekten kurtarmış olur. Birçok peygamberin ve gençlerden oluşan Ashabı Kehf'in gençliklerini Allah için harcadıklarını görüyoruz." diye konuştu.
Gençliğin insanlar için kavşak noktası olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Atalay, "Hayatımızla ilgili önemli bir çok kararı gençlik dönemlerinde veririz. Her toplum gençlere yatırım yapmalı. Bizde ise bu bilinç gelişmiş değil. Krize giren toplumları yine gençler kurtarır. Bu gerçeği bilip eğitim sistemimizi buna göre düzenlememiz gerekir." şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Orhan Atalay, 'Gençlere nasıl bir rehberlik yapılmalı?' şeklindeki soruyu ise şu şekilde cevapladı: "Bu toplumun geleceği gençler ise onlara daha çok yatırım yapmalıyız. Yöneticilerin gençleri anlaması gerekir. Bütçenin büyük kısmı eğitim hizmetlerine ayrılmalı. Kendilerine geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerin de kendi sorunlarına ve haklarına sahip çıkmaları lazım."