Prof. Dr. Büke Açıklaması 'Antibiyotik Direnci Nedeni İle Ameliyatlar, Organ Nakilleri Yapılamayabilir'

Prof. Dr. Büke Açıklaması 'Antibiyotik Direnci Nedeni İle Ameliyatlar, Organ Nakilleri Yapılamayabilir'

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Antibiyotik Direnci Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Çağrı Büke, antibiyotik direncinin enfeksiyonlardan ölümlere, ameliyatlar, organ nakilleri gibi önemli işlemlerin yapılamaması gibi durumlara yol açacağını söyledi.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül, kullanımın fazla olmasının bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç geliştirmesine neden olduğunu vurguladı.

16-22 Kasım Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası nedeniyle bir açıklama yapan Ergönül, Sağlık Bakanlığı’nca yapılan düzenleme ile antibiyotiklerin artık reçetesiz verilmemesinin çok önemli bir gelişme olduğunu kaydetti.

‘‘KLİMİK Derneği olarak bu kararı desteklediklerini belirten Ergönül, "Umarız böyle devam eder, yaklaşık 6 ay kadar oldu yürürlüğe gireli. Bu şekilde gitmesini istiyoruz destekliyoruz ve arkasındayız. Antibiyotikler ateş düşürücü ilaçlar değildir, başımız ağrıdığında, burnumuz aktığında kullanılacak ilaçlar değildir. Nezle ilaçları hiç değildir. Antibiyotikler çağdaş gelişmiş ülkelerde doktor reçetesi ile verilirler’’ dedi.

Prof. Dr. Önder Ergönül, antibiyotik kullanımına sadece doktorun karar vereceğini belirterek, ‘‘Bu sayede ancak direnç oranlarımızı yıllar içinde azaltabiliriz. Çok az sayıda kalmış etkili antibiyotiklerimizi hiç değilse korumuş olabiliriz’’ dedi.

Ergönül, artık basit bir enfeksiyondan bile hastaların kaybedildiğini vurgulayarak, “Bunlar en fazla ağır hastalığı olan ve antibiyotiğe ihtiyacı olan yoğun bakımdaki hastaları etkiliyor. Yani çok basit bir idrar yolu enfeksiyonundan rahatlıkla hasta kaybedebilir noktasına geldik. Akut sistit denilen idrar yolu enfeksiyonunu kadınlar hayatları boyunca en az üç kez yaşıyorlar. Eskiden sistit antibiyotikle tedavi edilebiliyordu. Artık bu enfeksiyonu eskisi gibi gönül rahatlığı ile tedavi edemiyoruz. Çünkü her başvuran sistitli kadından 1’nde direnç söz konusu. Polikliniklerde verdiğimiz antibiyotikler dirençli bakterilerde işe yaramıyor. O kişilerin damardan antibiyotik almaları gerekiyor, bazen geç kalınması durumunda da tedaviye yoğun bakımda devam ediliyor, hatta o antibiyotiklere de direnç olduğu için bazen hastaları kaybedebiliyoruz, felaket dediğimiz bu” dedi.

Ergönül, "Bu bizim için uzak gözükse de ben olabilirim, siz olabilirsiniz komşumuz olabilir çok yakınımız olabilir felaket budur. Umuyoruz hep birlikte çözüm bulacağız, vatandaşları da potansiyel hastalarımızı duyarlılığa çağırıyoruz. Bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın antibiyotiklerin reçetesiz satılmaması güzel bir karar destekliyoruz, kararın uygulanması ve sürdürülebilir olması da çok önemli. Antibiyotikler toplumsal ilaçlar. Hipertansiyon ilacı gibi hasta olanla sınırlı ilaçlar değil. Çünkü antibiyotikler nedeni ile kişide direnç gelişen bakteri, o insandan başka insana geçebiliyor, hipertansiyon ya da kanser bir başkasına bulaşmaz" diye konuştu.

16-22 KASIM ARASI ANTİBİYOTİK FARKINDALIK HAFTASI İLAN EDİLDİ

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Antibiyotik Direnci Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Çağrı Büke, antibiyotiklerin akılcı kullanılmaları konusunda toplumda duyarlılık oluşturmak için 18 Kasım’ın 2012’de ‘’Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü olarak ilan edildiğini kaydetti.

18 Kasım gününü “Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü” olarak ilan edilmişken bu sene ilk defa 16-22 Kasım 2015 tarihleri “Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası” olarak kabul edildi. “Antibiotics: Handle with care” yani “antibiyotikleri dikkatli kullanın, antibiyotikleri dikkatle koruyun” anlamına gelen ifadeyi bu yılın sloganı olarak kabul etti.

Prof.Dr. Çağrı Büke, antibiyotik direncinin ortaya çıkmasında en önemli faktörlerin başında antibiyotiklerin gelişigüzel kullanılması olduğunu belirterek, "Antibiyotiklerin gelişigüzel kullanımları ile ifade edilmeye çalışılan bunların sadece gereksiz olduğu grip ya da soğuk algınlığı gibi viral enfeksiyon hastalıklarındaki kullanımları değil, aynı zamanda gerekli olduğu durumda da yanlış kullanılmalarıdır. Söz konusu yanlış kullanımlar; antibiyotiklerin gün içerisinde gerektiği saatlerde alınmaması, bunların uygun ve yeterli dozlarda kullanılmaması ya da gerektiği gün sayısında alınmaması olarak sıralanabilir. İşte tüm bu durumlar bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç geliştirmelerine olanak sağlamaktadır" dedi.

TÜRKİYE’DE HER YIL 130 MİLYON ANTİBİYOTİK REÇETESİ YAZILIYOR

Prof. Dr. Çağrı Büke, Türkiye’de her üç reçeteden bir tanesinde antibiyotiklerin yer aldığını ifade ederek, "Yıllık kişi başına ortalama 26 kutu ilacın tüketildiği ülkemizde bunların yaklaşık 9 kutusunu antibiyotikler oluşturmaktadır. Türkiye’de Avrupa ülkelerine göre antibiyotik kullanımı 2-3 kat daha fazla olup bazı Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde antibiyotik kullanım oranı Türkiye ortalamasının üzerinde seyretmektedir" dedi.

Prof. Çağrı Büke, Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl en az 2 milyon kişide çoklu dirençli enfeksiyon hastalıklarının geliştiği ve bunların en az 23 bin kişisinin kaybedildiğini kaydetti.

Prof. Dr. Çağrı Büke, yeni bir antibiyotiğin geliştirilmesi için geçen sürenin ortalama 10-12 yıl, maliyetin de yaklaşık 1 milyar dolar (USD) civarında olduğunu vurgulayarak, "Kullanıma giren antibiyotiğe direnç gelişme olasılığı nedeniyle yapılan yatırımın geri dönmeme riski ve Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) bulunan İlaç ve Gıda Dairesinin (FDA) antibiyotiklerin insanlarda kullanılabilmesi için karşılanmasını istediği koşulların zorluklar içermesi ilaç üreticilerinin bu kararında önemli rol oynamıştır" dedi.

ANTİBİYOTİK DİRENCİ NEDENİ İLE AMELİYATLAR VE ORGAN NAKİLLERİ YAPILAMAYABİLİR

Prof. Dr. Büke, "10 yeni antibiyotiğin geliştirilmesi için karar alındığını kaydetti.

Antibiyotiklere karşı direncin her geçen gün artması ve yeni antibiyotiklerin azalması, insanlığı antibiyotik öncesi döneme dönme riski ile karşı karşıya bırakmıştır. Böyle bir sürecin yaşanması basit enfeksiyonlardan ölümlere, ameliyatlar, organ nakilleri gibi önemli işlemlerin yapılamaması gibi durumlara yol açacaktır. Bu nedenle ABD İnfeksiyon Hastalıkları Derneği 2010 yılında 10x20 inisiyatifini başlatmış ve ABD Kongresinin de bu konuda desteğini almıştır. Bu inisiyatifin amacı 2020 yılına kadar dirençli bakterilere etkili 10 yeni antibiyotiğin geliştirilmesidir" dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile