Prof. Dr. Canfeza Sezgin Açıklaması 'Kanserden Korunmak İçin Spor Yapmalıyız'

Başakşehir Kadın Aktivite Merkezi (BAKMER) söyleşileri devam ediyor. BAKMER Söyleşileri kapsamında ilçe sakinleri ile bir araya gelen İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Canfeza Sezgin ‘Kanser’ konusunda bilgilendirmeler yaptı.

Başakşehirli kadınların yoğun ilgi gösterdiği söyleşide Prof. Dr. Canfeza Sezgin, kanser tanı ve tedavisindeki son yenilikleri anlattı.

“DOĞRU BİTKİSEL ÜRÜNLERLE DÜNYAYI FETHETME ŞANSINIZ VAR”

Prof. Dr. Sezgin, kanserde yardımcı tedavi yaklaşımlarını şöyle anlattı: “İnsanoğlunun tarihine baktığımızda Büyük İskender zamanında çok büyük fetihler yapmış bu fetihlerinde asıl unsurlarından biri meyan kökü. Bizim ülkemizde bol miktarda bulunur. Meyan kökü susuzluğu gideren enerji veren bir bitkidir. Osmanlı geleneklerinde meyan kökü şerbetleri satılırdı. Normal tatlılardan bu anlamda daha üstün bir özelliği var, ordular fetihlere giderken çorak topraklarda bu sayede susuzluğa dayanırken aynı zamanda da savaşma yeteneğini kazanıyorlar. Geleneksel tamamlayıcı tedavilerde de meyan kökü benzeri ürünleri kullanıyoruz. Doğru bitkisel ürünleri kullanırsak dünyayı değil ama bir bölümünü fethetme şansımız olabilir. Demek ki doğayı kötü kullandığımız zamanda kendimize zarar verme riskimiz olabilir.’’

Kemoterapi tedavisinin doğru kullanılmasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Sezgin uygun ve dikkatli bir şekilde verildiği zaman bu riskin azaldığını belirterek, “Dışarıda bir gıda yiyorsunuz ve zehirleniyorsunuz, o gıda insanı öldürür diyor musunuz? Hayır. Kaliteli yerde yiyeceksiniz, temiz olanı yiyeceksiniz, mikrobik olanından uzak duracaksınız. Eğer dikkat edilmezse bir yumurtadan bile ölünebilir. Daha önceki yıllara baktığımızda kanserin tedavisi yok denebiliyordu, doktorluğumun 20’nci yılındayım ve şu an baktığımızda ciddi bir farklılıktayız çok ciddi bir yol alındı. Yeni teknikler geliştirildi. Ameliyat teknikleri gelişti, radyoterapi teknikeri gelişti, her geçen gün daha yenileri geliyor. Kemoterapi ilaçlarının çoğu bitkisel ilaçlardır tedavide başarı şansları daha yüksektir. Hormonel tedaviler sadece kanser tedavisi kemoterapi demek değildir, hormonel tedavilerde meme kanseri gibi veya rahim kanseri gibi hastalıklarda kanser hücrelerinin üzerinde belirli boyamalar yapıyoruz, oradaki boyamalara göre dişilik hormonuyla ilişkili mi değil mi onu değerlendiriyoruz. Bununla ilişkin bir bulgu varsa kanser hücreleriyle ilgili ağızdan bir tablet vererek kanser tedavisini en az kemoterapi kadar başarılı olabiliyoruz” dedi.

“KANSERDEN KORUNMAK İÇİN SPOR YAPMALIYIZ”

Ülkemizde kanser konusunda hemen hemen tüm ilaçlara ulaşılabildiğini söyleyen Prof. Dr. Sezgin, kanserden korunmak için sporun hayati önem taşıdığını ifade ederek, “Devlet ne kadar maliyeli olursa olsun ilaçlarımızı getiriyor. Dünyada iki çeşit kanser ilacı vardır; akciğer kanseri aşısı ve prostat kanseri aşısı bu iki aşı şu anda başarılı bir şekilde uygulanıyor. Geçtiğimiz yıllara baktığımızda az sayıda tedavi varken günümüze geldiğimizde tedavi seçenekleri arttı. Geçmiş yıllarda kendi deneyimlerimizi de göz önüne aldığımızda 30 yıl öncesine göre ne değişti? Kalın bağırsak kanseri hastaları ilk tedaviden sonra ortalama 17 kat daha fazlar yaşıyor, ultrason önceden 3-4 santim zor görürken artık daha gelişmiş ultrasonlar mevcut. Akciğer kanserinde daha önce kayıtsız dediğimiz özellikle kadınlarda akıllı ilaçlar denilen yeni ilaçlar var daha önceden bir yıldan kısa olan yaşam süreleri şimdi 2-3 yıl gidebiliyor. Kanserden erken tanı çok önemli. Kanserden korunmak için de mutlaka spor yapmalı ve sporu hayatımıza dahil etmeliyiz” diye konuştu.

Prof. Dr. Sezgin söyleşide vatandaşların sorularını da yanıtladı.