Kadınlar arasında görülen en ölümcül kanser türlerinden biri olan rahim ağzı kanseri (serviks kanseri), en çok 30 ila 45 yaşları arasındaki genç kadınları etkiliyor. Jinekolojik kanserler arasında ilk üçte yer alan rahim ağzı kanserinin en önemli nedeni ise yüksek riskli HPV virüsü olarak biliniyor. Çoğu rahim ağzı kanserinin erken evrelerinde tipik bir belirti vermediğini işaret eden VM Medical Park Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinden Dr. Öğr. Üyesi Naziye Gürkan Sabah, en erken bulgunun ise rutin jinekolojik muayene esnasında alınan smear örneği ile ortaya çıktığını belirtti.
Rahim ağzı kanserinden korunmada testlerin çok büyük önemi olduğunu vurgulayan Dr. Naziye Gürkan Sabah, “rahim ağzı kanser taraması” konusunda merak edilenlerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Smear testinin faydalarından bahseden Naziye Gürkan Sabah, “Smear testinin amacı rahim ağzında kanser olmayan ancak fark edilmediği takdirde uzun yıllar sonra kansere dönüşme riski olan bazı lezyonları erkenden fark etmektir. Böylece erkenden tespit edilen bu lezyonlar, tedavi edilerek kansere dönüşmeden ortadan kaldırılır” dedi.
“Lezyonlar kansere dönüşmeden yok ediliyor”
Smear testinin, rahim ağzı kanserine dönüşebilecek hücresel değişiklikleri saptamaya yarayan en pratik ve en iyi tarama yöntemi olduğuna işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Naziye Gürkan Sabah, “Smear testi yapılmasındaki amaç; rahim ağzında kanser olmayan fakat fark edilmezse uzun yıllar sonra kansere dönüşme riski olan bazı lezyonları erkenden fark etmektir. Böylece erkenden tespit edilen bu lezyonlar tedavi edilir ve kansere dönüşmeden ortadan kaldırılır. Rahim ağzından alınan yayma (servikal smear, pap smear veya servikal yayma olarak da bilinir) ile ilgili kurallar Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından düzenlenmiş ve 26 yıl boyunca uygulanmıştır. Ancak 2012 yılında; taramanın başlangıcı, tarama aralığı, taramanın kesilmesi ve özel durumlarda uygulanacak yöntemlerle ilgili yeni kılavuzlar çıkarılmıştır. Smear alınırken; hasta en az iki gün cinsel perhizde bulunmuş, vagen yıkanmamış, vajinal tedavi uygulanmamış ve muayene dahil tüm jinekolojik girişimlerin (endoservikal kültür hariç) yapılmamış olması gerekmektedir. Adet zamanı smear alınamaz. Kan, smear’in değerlendirilmesini engeller. Smear taramasının başlangıcı 21 yaşından sonra olmalıdır. Daha önce yapılmamasındaki amaç; human papilloma virüs (HPV) enfeksiyonlarındaki kendiliğinden gerilemesinin söz konusu olmasıdır” diye konuştu.
CO-Test nedir?
Serviks kanseri taramasında smear testi ve HPV testinin aynı anda yapılması ve değerlendirilmesine CO-test denildiğini aktaran Naziye Gürkan Sabah, “Smear için alınan sürüntüden HPV DNA testi de çalışılır. HPV için ayrı bir sürüntü veya parça alınmasına gerek yoktur. İkisinin birden değerlendirilmesi sadece smear değerlendirmesine göre daha güvenilir sonuç verir. Bu nedenle günümüzde 30-65 yaş arası kadınlara sadece smear testi yerine CO-test ile tarama önerilmektedir (HPV testi yapma imkanı varsa).CO-test sonucunda smear testinde anormallik izlenmesi ve aynı zamanda yüksek riskli HPV tiplerinin pozitif saptanması yüksek riskli bir durumu işaret eder ve buna göre tedavi planlanır. Ancak smear sonucu anormal olan bir kadında HPV DNA saptanmamışsa bu çok daha düşük riskli bir durumu ifade eder, tedavi veya takip de bunla orantılı olarak daha ılımlı şekilde planlanır. Hem smear hem de HPV DNA testinin normal görülmesi en risksiz durumu işaret eder” şeklinde konuştu.
21-30 yaş arasında 3 yılda bir yapılmalı
Hastalık karşısında yapılması gerekenleri de açıklayan Dr. Öğr. Üyesi Naziye Gürkan Sabah, şunları söyledi:
“Taramaya 21 yaşından itibaren başlanmalıdır. 21 yaşına kadar cinsel ilişkide bulunmamış kadınlara cinsel ilişki başladıktan sonra smear tahlili yapılmaya başlanır. 21 yaşından önce cinsel ilişkide bulunmuş kadınlarda ise smear testine yine 21 yaşında başlanır. 21-30 yaş arasında 3 yılda bir smear testi yapılması önerilir. 30 yaşından sonra smear testi ve HPV testi birlikte yapılır (CO-test ). CO-test 30 yaşından 65 yaşına kadar 5 yılda bir yapılmalıdır. Eğer HPV testi imkanı yoksa yani CO-test yapılamıyorsa, bu durumda sadece smear tahlili 3 yılda bir yapılmaya devam edilir. 30 yaşından küçüklere HPV testi yapılmamalıdır. Ameliyatla rahim ve rahim ağzı tamamen alınmış olan kadınların ameliyattan sonra artık hiçbir zaman smear aldırmasına gerek yoktur. Yalnız rahim ağzında CIN 2, CIN 3, HSIL, AIS, serviks kanseri gibi patolojiler saptanan kadınlarda ameliyattan sonra da smear takibine devam edilir. Bazı durumlarda ameliyatla sadece rahim alınır ancak rahim ağzı alınmadan bırakılır. Bu durumda rahim ağzı durduğu için smear takipleri aynı şekilde yapılmaya devam edilmelidir. Rahim ameliyatı geçiren kişilerin rahim ağzının da alınıp alınmadığı konusunda doktorlarından net bilgi almaları önemlidir. CIN 2, CIN 3, HSIL, AIS saptanan kişilerde smear takibine en az 20 yıl daha devam etmek gerekir. Bu durumda 20 yıllık süreçte hasta 65 yaşını geçerse takip sonlandırılmaz, 20 yıl dolana kadar takibe devam edilir. HPV aşısı olanlar da hiç aşı olmamış kadınlar da aynı şekilde smear ve HPV testi ile takiplerine devam etmelidir. Gebelerde tarama ise ilk üç ayda yapılmalıdır. İlk üç ayda yapılan smear almanın düşük veya bebek ölümüne yol açmadığı kesindir. Ancak leke tarzı kanama olabilir.”
Rahim Ağzı Kanserinden Korunmanın Yolları
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Naziye Gürkan Sabah, rahim ağzında kanser olmayan ancak fark edilmediği takdirde uzun yıllar sonra kansere dönüşme riski olan bazı lezyonları erkenden fark etmenin kansere dönüşmeden ortadan kaldırılmasında etkili olduğunu söyledi.