Arvas, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ramazan boyunca mahrumiyetlere alışan insanın, yeri gelinde her hususta sabretmeyi bileceğini ve ona göre davranacağını söyledi.
İslam dinine göre insanın üç sabırla mükellef olduğunu ifade eden Arvas, şunları kaydetti:
"Bunlardan ilki taata karşı sabırdır. Yani yüce Mevlamız'ın ezeli ilmiyle bizim faydamız için, dünya ve ahiret saadetimiz için emrettiği her şeyi kabullenip, ittiat etmek, bu hususta nefse zor gelse bile sabır kuvvetini kullanarak emre itaat etmeye devam etmektir. İkincisi, masiyete karşı sabırdır. Yani nefis, çevre, cinni ve insi şeytanlar, bizi isyana, günaha ve yüce yaratıcının yasaklarını tanımamaya teşvik etseler bile, sabır kuvvetiyle bunlara karşı dayanmak ve günaha girmemek için sonuna kadar sabır kuvveti kullanmaktır. Üçüncüsü ise, musibete karşı sabırdır. Yani zeval, firak ve ayrılışlarla dolu olan ve bir imtihan yeri hükmünde olan bu fani dünyada Allah'ın takdir ve iradesiyle karşımıza çıkan her musibet, hastalık vefat gibi hallere karşı sabırlı olmak musibet, hastalık ve belaların uhrevi neticelerini düşünerek yaradanın takdirine razı olmak, ona teslim olmak, ona asi olmamaktır."
Arvas, insanın yaratılış gayesi olan ibadetini yerine getirmesinin, sabrı öğrenmek ve sabır duygusunu uygulamakla mümkün olduğunu dile getirdi.
Ramazan Ayı
Siirt Müftüsü Faruk Arvas, orucun insanı sabır, tahammül ve sebata alıştırdığını bildirdi.