Bazı temaslarda bulunmak üzere Erzurum'a gelen Akdağ, Vali Sebahattin Öztürk'ü makamında ziyaret ederek, çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Bakan Akdağ, gazetecilere yaptığı açıklamada, adım ölçeri göstererek, gece yarısından sonra bin 927 adım attığını, akşama kadar da çok adım atması gerektiğini ifade ederek, günlük 8-10 bin adım atılması gerektiğini söyledi.
Erzurum'da çalışmalarını iki gün sürdüreceğini anlatan Akdağ, şunları kaydetti
''Biliyorsunuz Erzurum'un çok köklü bir geleneği var. Çok hayırlı bir geleneği var. '1001 Hatim'den bahsediyorum. 479 yıl önce, Yavuz Sultan Selim döneminde Erzurum'da Pir Ali Baba geleneği başlatılıyor. Manevi atmosfer oluşturarak, depremlere karşı özellikle dua niyetiyle bu işleri başlatıyorlar. Rus işgali sırasında 4 yıl kesintiye uğruyor ama onun dışında insanlar evlerinde bir ay boyunca hatim okuyorlar. Çok güzel bir manevi atmosfer oluşuyor. Bu geleneğin bütün canlılığıyla Erzurum'da devam ediyor olması bizi gerçekten çok mutlu kılıyor.''
Geçen yıl Erzurum il genelinde din görevlileri ve vatandaşların 17 bin 167 hatim okuduğunu anımsatan Akdağ, bu yıl okunan hatmin 18 bini bulduğunu belirterek, öğle vaktinde Ulu Cami'de hatmi şeriflerin dua törenine katılacağını söyledi.
Yaz mevsimiyle Erzurum'da hummalı yatırımlar döneminin devam edeceğini belirten Akdağ, şöyle devam etti:
''Şehirde biliyorsunuz özellikle bu kış turizmiyle ilgili gelişmelerin ne şekilde olacağını vatandaşlarımız çok önemsiyorlar, biz de çok önemsiyoruz. Bir an önce yeterli tesis oluşturabilmek için en uygun yollardan birinin özelleştirme olacağını istişarelerle karalaştırdık. Erzurum'da da bu hususta büyük ölçüde mutabakat olduğunu biliyorum, hem sivil toplumda hem basınımızda. Bir şekilde özelleştirme yoluyla işte özellikle Konaklı'ya yeni tesis kazandırmaya çalışacağız. Özelleştirme İdaresi'nin bu tür yatırımları değerlendirmek hususunda ciddi bir kabiliyeti var, bir uzmanlık becerisi var. Bu uzmanlık becerisiyle inşallah bu yatırımları getirebiliriz diye planlıyoruz, böyle umut ediyoruz.''
-Mehmet Ali Birand'ın vefatı-
Bakan Akdağ, Mehmet Ali Birand'ın hayatına kaybetmesine ilişkin, ilk hastalığından itibaren meseleyi yakından takip ettiğini belirterek, demokrat kimliği ve farklı gazetecilik anlayışıyla öne çıkan bir insan olduğunu söyledi.
Birand'ın çoğunlukla etrafına pozitif enerji yayan bir kişi olduğunu vurgulayan Akdağ, ''Hastalığı sırasında da çok cesur davrandı. Önemli bir hastalığı vardı, ciddi bir hastalığı vardı, ama mesleğini yapmaktan bir gün bile geri durmadı. Cesaretinden dolayı da gerçekten kendisini çok takdir etmek gerekir. Allah'tan rahmet diliyorum. Allah ailesine ve bütün medyamıza sabır versin'' dedi.
Bakan Akdağ, bir gazetecinin, CHP İçel Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın SGK'nın, vatandaşların kişisel sağlık verilerini sektördeki firmalara sattığı yönündeki iddiası yönündeki soruyu, ''CHP milletvekilinin SGK ile ilgili bir açıklaması olmuş. Şimdi bu milletvekilinin bir alışkanlığı var. Mesela SGK ile ilgili bir açıklamayı yaparken Sağlık Bakanı ile ilgili bir suçlamayı da beraberinde yapıyor. Bu değerli arkadaşın artık bir alışkanlığı haline geldi. Doğrusu ben bu alışkanlığı çok da önemsemiyorum'' şeklinde yanıtladı.
-''Gardner sendromu'' hastası Refiye Yılmaz''-
Refiye Yılmaz'ın sağlık durumuna ilişkin soruyu da Akdağ, ''Refiye hanımın sağlık durumuyla ilgili bilim adamlarımız karar verecek. Başından beri zaten meseleden ben haberdar olur olmaz bu yönde yönlendirdim. Bu gibi meselelerde karar verecek olan bu işin uzmanlarıdır. Özellikle böyle çetrefilli bir konu olduğu zaman, nadir görülen hastalıklar olduğu zaman bir hekimin kararı yerine bir hekimler heyetinin kararına bakmak lazım'' dedi.
Bakan Akdağ, şöyle devam etti:
''Hani zaman zaman spekülatif olarak kamuoyumuzda ya da medyamızda birtakım haberler, birtakım iddialar dolaşıyor buna benzer durumlarda. Hep gözümüzü o bilimsel heyetin ne söylediğine dikerek, karar vermemiz gerekiyor. Gerek kullanılacak ilaçlar açısından gerek yapılacak tedaviler açısında gerek Refiye hanımın meselesinde olduğu gibi bir organ nakli gerektirip, gerektirmemesi açısından. Buna ne hastanın kendisi karar verebilir sağlıklı bir biçimde ne de tek başına bazen bir hekim karar verebilir. Dolayısıyla bir heyet karar verecek. O heyet hangi kararı verirse bugüne kadar olduğu gibi biz bu değerli kardeşimiz için de her türlü imkanı kullanırız.''
Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nde herhangi bir mali sebep yüzünden hiç bir vatandaşının tedavisinden kalmadığının altını çizen Akdağ, ''Önemli olan bilimin ne söyleyeceği, bilim adamlarının, doktorların toplu olarak heyetin ne söyleyeceği. Ona göre hareket edeceğiz'' diye konuştu.
Muhabir: Ayşe Yıldız
Yayıncı: Emine Konuk
''Refiye Hanımın Sağlık Durumuyla İlgili Bilim Adamlarımız Karar Verecek''
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Gardner Sendromu'' hastası Refiye Yılmaz'ın sağlık durumuyla ilgili bilim adamlarının karar vereceğini belirterek, ''O heyet hangi kararı verirse bugüne kadar olduğu gibi biz bu değerli kardeşimiz için de her türlü imkanı kullanırız'' dedi.