Rüzgarın Kızı

Bursa'da otomotiv yan sanayiinde faaliyet gösteren bir firmanın sahibi olan iş kadını Sonay Eraydın, çevresinde motosiklet tutkusuyla tanınıyor. Daha 9 yaşındayken babasının mobiletini kullanmaya başlayan Sonay Eraydın, motosikletin kendisini için özgürlük ve hayat olduğunu söyledi. Uludağ Üniversitesi Kimya Bölümü mezunu olan, 2 yıl dış ticaret eğitimi alan ve şu anda da sosyoloji bölümünde eğitim gören Sonay Eraydın, 18 yıldır otomotiv yan sanayiine hizmet veren başarılı bir iş kadını. Eğitimin kendisi
için yaşam boyu süren bir süreç olduğunu söyleyen Eraydın, aynı eğitimi motosiklet kullanımı konusunda da almış. Yabancı bir kuruluştan 'ileri sürüş teknikleri' eğitimi alan Sonay Eraydın, "Önce ara kontrol, sonra da ana yol eğitimi aldım. Bolu Dağları'nda 27 saat motosikletle ciddi bir dersten geçtim. Bu eğitimler sonucunda da tek kadın olarak erkekler arasında birinci oldum" dedi.
Türkiye'de motor kültürünün olmadığından yakınan Eraydın, "Üzülerek söylüyorum, trafikte saygısız sürücüler yüzünden bazen çok ciddi sıkıntılar yaşıyorum. Yol hakkımız olmasına rağmen yol vermeyip zor durumda bırakan çok otomobil sürücüsü var. Unutmamak gerekir ki, motosiklet de tıpkı otomobil gibi bir araçtır ve yol hakkına sahiptir" diyerek otomobil sürücülerine sitem etti.
Eraydın, iş ve özel hayatında yaşadığı sıkıntıları motor üzerindeyken unutup deşarj olduğunu ifade etti. Çevresindeki pek çok kişinin, 'Kadın motor kullanmaz' düşüncesinde olduğunu anlatan Eraydın, "Toplumda her motorcu dövmelidir ve rock dinler diye genel bir kanaat var. Motor bir hayat felsefesidir ve aynı zamanda kalıplara sığmayan bir tutkudur. Mesela ben motosiklet üzerindeyken mp3 çalarımdan halk müziği dinliyorum ve hiçbir yerimde de dövme yok. Yani her motorcu dövmelidir veya rock dinler diye bir
kural yok" diyerek zihinlerdeki yanlış imajı silmek istediğini söyledi.

"BEN 50, MOTORUM 280 KİLO"
Kendisinin 50, kullandığı motorun 280 kilo olduğuna dikkat çeken Eraydın, "Devamlı spor yapıyorum. Motora hükmedebilmek için fiziki güç gerekli. Motosiklet kullanmaya yeni başlayanlar için sporu şiddetle tavsiye ediyorum. Aynı zamanda yamaç paraşütü yapıyor, bisiklet turlarına katılıyorum. Karagöz Halk Dansları Topluluğu master grubunda halk oyunu da oynuyorum" dedi.
Bursa'nın ilk profesyonel bayan motosiklet sürücüsü olduğunu vurgulayan Sonay Eraydın, "Aradan geçen yıllar içerisinde ne yazık ki bayan sürücüler olarak fazla çoğalamadık. Ben bu işe gönül veren çok motorcu kadın olduğunu düşünüyorum. Amacım, sadece bayan kullanıcılara özgü bir motosiklet kulübü kurmak. Motorculuk çok keyifli ve çok ciddi bir iştir. Son dönemde çok düşük kaliteli Çin malı motorların üzerinde ehliyetsiz ve kasksız insanları üzülerek görüyorum. Evet, motosiklet kullanmak gerçekten çok
keyifli bir iş ancak bir o kadar da dikkat gerektiriyor. Motor üzerinde vücudunuz kaporta, kafanız ise tampondur. En ufak bir kazada canınızdan olabilirsiniz. O yüzden, motosiklet kullanan kişinin her türlü tedbiri alması gerekir" diye konuştu.
Motosikletiyle yolda seyir halindeyken kendisini görenlerin bazen alkışladıklarını, bazen de 'bravo' diyerek tempo tuttuklarını ifade eden Sonay Eraydın, en büyük hedefinin motosikletle Yunanistan ve İtalya'ya gitmek olduğunu sözlerine ekledi.