Kültür ve Turizm Bakanligi’nin izin ve katkilariyla devam eden, Sabanci Vakfi tarafindan desteklenen Metropolis Antik Kenti kazi çalismalari, 31. yilinda tarihin sirlarini aydinlatiyor.
Sabanci Vakfi açiklamasina göre, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Aybek baskanliginda baslayan bu yilin kazi çalismalarinda kente ait su yapilari ve kilise gibi kamusal ve dini alanlarin arastirilmasina devam edilecek.
"Ana Tanriça Kenti" olarak bilinen Metropolis Antik Kenti kazi çalismalarinda yeni kesfedilen 2 sarnicin da ortaya çikarilmasi ve böylece birbiriyle baglantili toplam 4 sarniçtan olusan su depolama kompleksinin gün yüzüne çikarilmasi hedefleniyor.
2021 sezonu kazilarinin ilk günlerinde Metropolis’in Roma Dönemi’nde genisletilen sehir merkezinde yer alan ve yeni kesfedilen bir kamu yapisi içinde mermerden yontulmus üstün sanat düzeyine sahip bir kadin heykeli bulundu.
Gösterisli elbisesi ve üzerindeki mantosu ile elit bir kadini tasvir eden heykelin ilk incelemeler sonucunda antik heykeltiraslik sanatinin klasik çaginda meshur bir heykeltiras tarafindan yapilan önemli bir eserden esinlenilerek, MS 1-2. yüzyillarda yasamis Metropolisli bir aristokrat kadin için yaptirildigi düsünülüyor.
Ayni alanda baska önemli heykel parçalarinin ve kaidelerin bulunmasi bu kamusal mekânda, kentlerine katkilarda bulunan Metropolisli hayirseverlerin heykeller ile onurlandirildiklarina isaret ediyor. Bu yeni kesfedilen alanda devam eden çalismalarda benzer buluntulara ulasilabilecegi tahmin ediliyor.
- Araplitepe Kilisesi gün yüzüne çikarilacak
Metropolis’in son dönemlerinde bölgenin önemli dini merkezlerinden biri oldugunu gösteren ve bugüne kadar kapsamli bir sekilde arastirilmayan Araplitepe mevkiindeki Geç Roma Dönemi kilise yapisinda, 2021 yilinda ilk çalismalar baslayacak.
Metropolis’te bulunan oldukça iyi korunmus ve genis alanlara yayilmis durumdaki mozaiklerin temizlenmesi çalismalari da sürdürülecek. Mozaiklerin yüzeyinde zamanla olusan kireç tabakalarinin temizlenmesi ile zengin renk ve desen çesitliliginin ortaya çikarilmasi hedefleniyor.
Açiklamada görüslerine yer verilen Sabanci Vakfi Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, Metropolis Antik Kenti kazilarini 18 yildir desteklediklerini belirterek, "Sabanci Vakfi olarak kültür-sanat alaninda yürüttügümüz çalismalardan biri olan Metropolis Antik Kenti kazilarini, arkeoloji bilimine katkilari, bu topraklarda yasamis halklarla aramizda günümüzden geçmise uzanan bir köprü kurmasi nedeniyle çok kiymetli buluyoruz." ifadelerini kullandi.
Safkan, "2003 yilindan bu yana destekledigimiz Metropolis Antik Kenti kazilarinin bu yil yepyeni buluslarla tarihe isik tutmaya devam edecegine inaniyoruz. Kazilarin ilk günlerinde bulunan görkemli kadin heykeli arkeoloji ve tarih bilimine sunacagi katkilari adina bizleri çok mutlu etti. Ana Tanriça Kenti Metropolis’te antik çaglarda yasama dair yeni bilgilerin bu yilin kazilariyla ortaya çikmasini büyük bir heyecanla bekliyoruz." degerlendirmesinde bulundu.
Kazi Baskani Prof. Dr. Serdar Aybek ise, Metropolis’te 1990 yilindan bugüne kadar sürdürdükleri çalismalar ile kiraç bir tepenin yillar içinde bölgede yer alan önemli bir antik kente ve arkeolojik alana dönüsümüne tanik olmanin heyecanini yasadiklarini belirterek, söyle devam etti:
"Bu dönüsümün gerçeklesmesi süphesiz büyük bir kent olarak Metropolis’teki genis ölçekli çalismalarin baslangicindan bugüne kadar basta devletimizin kurumlari olmak üzere her kesimden kurulus ve hatta sahislar tarafindan desteklenmesi ile mümkün olmustur. Bizler de ögrencilerimiz, çalisanlarimiz ve meslektaslarimiz ile arastirma heyeti olarak bu büyük projenin paydaslarindan biri konumundayiz. Simdiden ileriki yillarda Metropolis’te yapilacak yeni arastirma, proje ve uygulamalarin planlamalari için çalisiyoruz."
Sabanci Vakfi'nin Destekledigi Metropolis Antik Kenti 2021 Sezonu Kazilari Basladi
Sabanci Vakfi Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan: 'Sabanci Vakfi olarak kültürsanat alaninda yürüttügümüz çalismalardan biri olan Metropolis Antik Kenti kazilarini, arkeoloji bilimine katkilari, bu topraklarda yasamis halklarla aramizda günümüzden geçmise uzanan bir köprü kurmasi nedeniyle çok kiymetli buluyoruz'.