MUSA ALCAN - Sabitfikir Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Akar, "Sabitfikir"deki temel dertlerinin nicelik ve nitelik ayrımı olduğunu belirterek, "Sabitfikir'de o ay edebiyat dünyasında tartışılan meselelerin içinden seçtiğimiz konuları dosya konusu yapıyoruz. Dosya konularında hem edebiyatın güncel meselelerini tartışıyoruz, anlamaya çalışıyoruz hem bir seyir izleyip esas olarak bir edebiyat okurunun neleri okuması gerektiğine odaklanıyoruz." dedi.
Edebiyat dünyasına 17 yaşındayken giren şair ve yazar Mustafa Akar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 94. sayıdan itibaren genel yayın yönetmenliğini üstlendiği Sabitfikir'in 100. sayıdan sonra bir değişime uğradığını ifade etti.
Akar, Sabitfikir'in kitap ve edebiyat dergisi olduğunu vurgulayarak, "Özellikle 100. sayısından sonra kitaba bakışı bir edebiyat arkeolojisi yapar gibi oldu. Sabitfikir, kitaba dair meselelerin derinine inmeye çalışan bir dergi. Elbette içinde eleştiri, kitap tanıtımları, yazarlara dair özel bilgiler de var. Dönem dönem farklı arkadaşlar yönetmişler dergiyi ama Sabit Fikir ilk sayısından itibaren kitaba ve kitaba ait meselelere önem veren bir dergi olmuş." diye konuştu.
- "Türk edebiyatı dergilere çok önem veriyor"
Dergiyi klasik bir kitap dergisi olma vasfından çıkardıklarına dikkati çeken Akar, şu değerlendirmede bulundu:
"Ona biraz daha edebiyatın içinden meseleleri de giydirmiş olduk. Yani 'Yazarlar nerelerde yazar? Hangi şarkıyı dinleyerek yazar? Yazarken özel anları tercih ederler mi?' gibi 'yazarlara dair esas merak edilen meseleleri' de konuşabileceğimiz bir alan yapmaya çalıştık. Yine mesela bir kitaba çok iyi diyoruz ama o kitaba neden çok iyi diyoruz? Bir kitabı sevme gerekçelerimiz nelerdir? Bazı kitaplar neden 80-90 baskı yapar? Yani özetle kitaba ait meselelerin daha da altını kazan bir dergi yapıyoruz."
Mustafa Akar, Sabitfikir'deki temel dertlerinin nicelik ve nitelik ayrımı olduğuna işaret ederek, "Biz iyi kitaptan yanayız. İyi kitap dediğimiz zaman da şöyle düşünün, mesela Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının ortasına yukarıdan aşağıya bir çizgi çizelim. Bu çizginin adı 'vasatlık' olsun ve bir tarafına iyi yazarları koyalım. O zaman çizdiğimiz bu vasatlık çizgisindeki nitelik-nicelik ayrımında bütün ideolojiler yan yana gelebilir. Yani Orhan Kemal, Kemal Tahir, Mustafa Kutlu, Rasim Özdenören... Hiçbirisine kötü yazar diyemeyiz. Açıkçası kendi adıma hiçbirinin ideolojisi beni ilgilendirmez. Güzel olan ve okuduğumuzda keyif alabileceğimiz, aynı zamanda da edebiyat dünyasında yeri olan kitaplara yönelmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Dergiciliğin Türkiye'de iyi durumda olduğu değerlendirmesini yapan şair, özellikle Türk edebiyatının dergilere çok önem verdiğini, bütün önemli fikir akımlarının her zaman dergiler ve dergiciler eliyle ortaya atıldığını aktardı.
- "Dünyada hiç olmadığı kadar çok sayıda derginin olduğu tek yer Türkiye"
Akar, iyi edebiyatın insanın iç dünyasına seslendiğini ve insanı şekillendirdiğini belirterek, "İyi edebiyat okuyan birisi hem dünyadan habersiz olmaz hem de dünyanın geleceğine dair birtakım fikirleri olur. Otomatik olarak gelişiyor fikirler. Biz kendi adımıza her şeyden önce kitapları dikkatle ele almak, edebiyatın güncel meselelerini konuşmak istiyoruz. Mesela niye bu kadar çok yabancı kitap çevriliyor? Gençler neden 'wattpad' uygulamasına bu kadar öncelik veriyor? 'Wattpad'de neler döndüğünü anlamak, öğrenmek ve 'wattpad'i anlayıp eleştirirken ona bir alternatif sunmak istiyoruz." diye konuştu.
Sabitfikir'de her türden kitabın tanıtıldığını vurgulayan Akar, şunları kaydetti:
"Sabitfikir'de o ay edebiyat dünyasında tartışılan meselelerin içinden seçtiğimiz konuları dosya konusu yapıyoruz. Bu dosya konuları içerisine mesela yerlilik meselesi de giriyor, Kuzey Avrupa edebiyatı veya bilim kurgu da giriyor. 'Yazar ne kadar özgürdür?' sorusunu da soruyoruz. Dosya konularında hem edebiyatın güncel meselelerini tartışıyoruz, anlamaya çalışıyoruz hem bir seyir izleyip esas olarak bir edebiyat okurunun neleri okuması gerektiğine odaklanıyoruz."
- Son sayının dosyası bilim kurgu
Sabitfikir'in genç bir okur kitlesi olduğunun altını çizen Akar, bu genç okuyucu dokusunu da bozmamaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.
"Bir kitap dünyadan daha büyüktür" mottosuyla çıkan dergi, 100. sayısında "Distopya", 101. sayısında "Yazar ne kadar özgürdür?" konularına odaklanırken bu ay çıkan son sayısında "Bilim kurgunun kıraç yolları" dosyasıyla okuyucularına sesleniyor.
Derginin ağustos sayısında Selahattin Yusuf, Necip Tosun, Burcu Bayer, Kahraman Çayırlı, Samed Karagöz, Harun Candan, Zeynep Merdan, Güven Adıgüzel, Kaan Murat Yanık, Dürdane İsra Çınar, Suavi Kemal Yazgıç, Duygu Karslı, Furkan Çalışkan, Doğukan İşler, Hümeyra Çalışkan, Selahattin Demirci, Murat Murat, Hayrettin Orhanoğlu, Ahmet Edip Başaran, Cem Tunçer ve Orkun Galolar'ın çeşitli konularda yazıları bulunuyor.
- Mustafa Akar
Çeşitli dergilerde şiirlerinin yayınlanmasının ardından ilk kitabını 22 yaşındayken İbrahim Tenekeci'nin editörlüğünde çıkaran Mustafa Akar, yıllardır "Kırklar", "İtibar", "Derkenar" ve "Dergah" dergilerinde okuruyla buluşuyor.
Sabitfikir'in yanı sıra yaklaşık 2 yıldır aynı medya grubu altındaki Lacivert dergisinin genel yayın yönetmenliğini üstlenen Akar'ın 4'ü şiir olmak üzere 6 kitabı bulunuyor.
'Sabitfikir'in Amacı Nicelik Ve Nitelik Farkını Ortaya Koyabilmek'
Sabitfikir Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Akar: 'Özellikle 100. sayısından sonra kitaba bakışı bir edebiyat arkeolojisi yapar gibi oldu. Sabitfikir, kitaba dair meselelerin derinine inmeye çalışan bir dergi' 'Biz iyi kitaptan yanayız. İyi kitap dediğimiz zaman da şöyle düşünün, mesela Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının ortasına yukarıdan aşağıya bir çizgi çizelim. Bu çizginin adı 'vasatlık' olsun ve bir tarafına iyi yazarları koyalım. O zaman çizdiğimiz bu vasatlık çizgisindeki niteliknicelik ayrımında bütün ideolojiler yan yana gelebilir' 'Dosya konularında hem edebiyatın güncel meselelerini tartışıyoruz, anlamaya çalışıyoruz hem bir seyir izleyip esas olarak bir edebiyat okurunun neleri okuması gerektiğine odaklanıyoruz'