Sağduyu Platformu 'Evet' Çağrısında Bulundu

Sağduyu Platformu'nun düzenlediği iftar yemeğinde konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, anayasa değişiklik paketi ile bireylere hak ve özgürlüklerinin geri iadesinin yapıldığını söyledi.
"Farklı görüşteki insanların ülke meseleleri noktasında ortak görüş ve tavır birliğinin tezahürü olarak bir arada olduklarını" ifade eden Sağduyu Platformu, Balçova Termal Tesisleri'nde "Referandumda Evet" toplantısı ve iftar yemeği düzenledi. Programda konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, anayasa değişiklik paketinin halk oylaması sonucu kabul edilmesi ile Türkiye'nin ekonomik ve siyasal alanlarda ilerleme kaydedeceğini belirtti. Pakette yer alan maddelerde "çay, tütün, fındık
olmadığı" yöndeki eleştirilere cevap veren Hotar, "Bunlar yok ama, toplumun her kesimini oluşturan insan var. Onun hak ve özgürlükleri var. Anayasaların bir söz kısmı vardır, bir de ruhu vardır. Mevcut anayasanın ruhu devleti bireye karşı korur. Halbuki zayıf olan bireydir. Yaptığımız değişikler, bireyi gerektiği zaman devlete karşı koruyacak hükümleri içermekte. Bir anlamda bireye hak ve özgürlüklerini iade ediyoruz. Bu bir kırılma noktasıdır. 'Hayır' diyen en muhalif kişinin aklında bile bir soru
işareti var. Ama siyasi kaygılarla 'evet' diyemiyor. Eğer olur da 'hayır' çıkarsa umutsuzluk yaratacaktır. Ekonomiye, uluslararası platformda Türkiye'ye olumsuz yansıması olacaktır" diye konuştu.
"Yargı ele geçiriliyor" iddialarını yanıtlayan Hotar, paketin Anayasa Mahkemesi'ne götürüldüğünü ve Anayasa Mahkemesi'nin referandum kararını onayladığını belirtti. Hotar, "Siyasi kaygılarla ön kabullerle Türkiye'nin önündeki fırsata yazık edilmemesi gerekiyor" dedi.
Sağduyu Platformu kurucularından olan, eski İzmir Ülkü Ocakları Başkanı Orhan Akman ise, 67 sivil toplum kuruluşunun desteğiyle referandumda 'evet' oyu kullanacaklarını söyledi. Akman, "Ben ve arkadaşlarım siyasi bir kimlikle değil, bu milletin kara sevdalısı Ülkücüler olarak kendimize bunu görev addettik. Bizim yaşadıklarımızı yaşamayan gençlere ışık tutmak, onların yaşamaması için 'evet' demeyi kendimize görev bildik. Birileri ısrarla yırtınırcasına 'hayır' propagandası yapıyor. Onları da anlamamız
gerek. Çünkü kolay değil, 50 senelik saltanatları bitecek. Devlet içinde devlet olmuş insanların evet diyecek hali yok elbette. Bu statükonun zulmüne naçar kalmışların hayır demesini ise anlayamıyoruz" ifadelerini kaydetti.