Sağlıkçılar Yaşlıları Sevindirdi

Aydın Halk Sağlığı Müdürlüğü personelinin ziyaret ettiği huzurevi sakinleri, hediyeler ve canlı müzik eşliğinde eğlenceli bir gün yaşadı.

Aydın Halk Sağlığı İl Müdür Yardımcıları Cemal Sezgin ve Dr. Fevzi Baz ile Halk Sağlığı Müdürlüğü personeli, Dünya Yaşlılar Günü etkinlikleri kapsamında Aydın Huzurevi sakinleri ziyaret edildi. Ziyaret sırasında huzurevi sakinleriyle sohbet edildi ve sağlık sorunları konuşuldu. Hediyelerle sevindirilen yaşlılar, canlı müzik eşliğinde dans ederek hoşça bir vakit geçirdi. Halk Sağlığı Müdürlüğü personeli, ziyaretten memnuniyetlerini dile getiren büyüklere tekrar ziyaret sözü verdi.

Ziyarette yaşlılarla sohbet eden Halk Sağlığı İl Müdür Yardımcıları Cemal Sezgin, “Hayatın her insan için farklı anlamlar taşıyan çeşitli dönemleri vardır. Yaşlılığın da bu önemli dönemlerden biri olması nedeniyle 1990 yılında Birleşmiş Milletler 1 Ekim tarihini Dünya Yaşlılar Günü olarak ilan etmiştir. Nüfus yaşlanması sağlıktan sosyal güvenliğe, eğitime, iş imkanlarına ve aile hayatına kadar toplumun her yönünü etkilerken yapılan araştırmalar, ülkemizin yeni bir demografik yapıya geçmekte olduğunu göstermektedir. TÜİK verilerine göre 2012 yılında 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus oranı yüzde 7,5’tir. Nüfus projeksiyonlarına göre bu oranın 2023 yılında yüzde 10,2, 2050 yılında yüzde 20,8, 2075 yılında ise yüzde 27,7’ye yükseleceği tahmin edilmektedir. 2012 yılında 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 16,5 ile Ege Bölgesi’dir. Aydın ilimizde ise 65 ve üstü yaştaki nüfusun sayısı yüzde 10,86 oranıyla 109 bin 328’dir” dedi.

Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının yüzde 10’u geçmesinin nüfusun yaşlanmasının bir göstergesi olduğuna dikkat çeken Sezgin, “Ülkemizde yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfuslara göre daha yüksek bir hız ile artış göstermektedir. Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan “demografik dönüşüm” sürecinde olan Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre genç bir nüfus yapısına sahip görünse de, mutlak yaşlı sayısı oldukça fazladır. Bu dönüşümde nüfusun yaş grupları yapılanması şekil değiştirmekte, ölümlülük ve doğurganlıkta azalma ile birlikte doğumdan sonra beklenen yaşam süresinde artış olmakta ve çocuk ve gençlerin nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış göstermektedir.

Dünya Sağlık Örgütü’ nün 1998 yılı raporunda Türkiye için doğumda beklenen yaşam süresi 2025 yılında 75 yıl olarak tahmin edilmişti. Buna şimdiden ulaşmış durumdayız. Türkiye ekonomik olarak orta-üst gelir grubu bir ülke olmasına rağmen doğumda beklenen ortalama yaşam süresi bu grup ülkelerin ortalamasının üstündedir” diye konuştu.

Günümüzde yaşlılık ile ilgili politikalar ve programların yaşam kalitesini ve genel sağlığı artırmaya odaklanmakta olduğuna vurgu yapan Dr. Fevzi Baz da, “21.Yüzyılda Herkes İçin Sağlık politikasının 5. hedefi olarak ‘Sağlıklı Yaşlanma ve Yaşlıların Sağlığı’ ile ilgili çalışmalar başlatılmıştır. Çalışma kapsamında sektör içi ve sektörler arası toplantılarla mevcut durum, sorunlar tespit edilmiş; amaçları, hedefleri ve stratejileri belirlenmiş olup, çalışmalar devam etmektedir. Üretken, başarılı ve bağımsız bir yaşlanma hedeflenmektedir. Başarılı yaşlanma yalnızca sağlık yönünden değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal yönden de tam bir iyilik halinin olmasıdır. Bireylerin başarılı bir biçimde yaşlanması yalnızca bireysel özellikleriyle değil, toplumsal açıdan kendilerine sağlanacak psiko-sosyal, ekonomik ve fizyolojik yöndeki destek hizmetleriyle de yakından ilişkilidir” şekline konuştu.

Yaşlılık sorunlarına çözüm bulabilmek için yeni çalışmalar yapıldığının altını çizen Baz, şunları söyledi: “Yaşlıların biyolojik, psikolojik, ekonomik, sosyal sorunlar gibi tıbbi olmayan sorunları ile gerontoloji, tıbbi sorunları ile geriatri bilimi uğraşmaktadır. Bu yönde üniversiteler başta olmak üzere, sivil toplum kuruluşlarının da katkılarıyla Geriatri ile ilgili bölümler, merkezler ve dernekler açılarak, bilimsel düzeyde yaşlılığa yeni bir bakış açısı geliştirilmektedir. Bilgi ve birikimleriyle genç kuşaklara yol gösteren, kültürümüzü, geleneklerimizi, toplumsal ve sosyal değerlerimizi bugüne taşıyan yaşlılarımızdır. Geçmişi sahiplenme ve yaşlılara sahip çıkma özelliği, milletimizin önem verdiği ve yaşattığı değerlerin en başında yer almaktadır”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile