Sahibinin Ömrünü Uzatan Güvercin

Sahibinin Ömrünü Uzatan Güvercin

Erzincan’da bölgeye has endemik bir güvercin türü olan ve yetistiricisinin ömrünü uzattigina inanilan Kelkit Tepelisi yöre insaninin en büyük tutkusu.

Yeryüzünde bulunan güvercinlerin ayri ayri barindirdiklari irk, fiziki özellik, ses ve oyunculugunu tek basina bünyesinde barindiran Kelkit Tepelisi, birçok güvercin meraklisi vatandasin dikkatini üzerine çekiyor.

Erzincan’da güvercin yetistiricileri haftanin belirli günlerinde belirledikleri bir kahvehanede bir araya gelerek günün büyük bir bölümünü güvercinler üzerine sohbet ederek geçiriyorlar.

Rivayete göre yetistiricisinin ömrünü uzattigi ve üzerindeki bütün nazari aldigi belirtilen Kelkit Tepelisi ile ilgili sohbetlere katilmak için meraklilari çevre illerden kilometrelerce yol kat ederek geliyor.

Atalarindan kalma bir gelenek olarak adlandirdiklari Kelkit Tepelisi yetistiriciligini sürdüren yetistiricileri Halep’ten getirilen bir irk olan Kelkit Tepelisinin zamanla bölgeye adaptasyonu saglandigini ve Kelkit ve Erzincan bölgesine has bir irk oldugunu söyledi.



“Güvercin besleyen insanlarin ömürleri uzun olur derdiler”

Bölgeye has Kelkit Tepelisi’ni Erzincan’da yetistiren Murat Taskin, “Babalarimizdan, dedelerimizden ve atalarimizdan görerek, sürekli bakip besledigimiz Kelkit Tepelisi bu bölgeye has endemik bir irktir. Yeryüzünde birçok güvercin irki var, kimisi kostümlüyle, kimisi sesiyle, kimisi de oyunuyla ön planda. Hepsini içinde barindiran tek irk ise Kelkit Tepelisi. Halep’ten getirilmis bir irk. Yillar içerisinde kirilarak, iklimin ve havanin etkisiyle de burada evrim yasamis bir irk. Kelkit ve Erzincan bölgesine has bir irk. Bu güvercin açik alanda da kapali alanda da oyununu sergileyebiliyor. Bu özellikle de birçok güvercin severin dikkatini üzerine çekiyor. Biz hobi olarak bakip, besleriz. Bu kahvehane Erzincan’da güvercin besleyen arkadaslarin bulustuklari bir mekan. Hiç birbirini tanimayan insanlari güvercinler ortak bir paydada bir araya getiriyor. Herkes kendi güvercinini anlatiyor. En iyi renk bende, en iyi oyun kusu bende diye. Kis aylarinda özellikle bu güvercinin seyir turnuvalari yapilir. Ilgi ve katilimi yüksek seyirler yapilir. Bu endemik kus türü ona gönül vermis insanlarin elinde onlarin çabasiyla yürütülmeye çalisiliyor.” dedi.

Atalarindan bu güvercinin iki özelligi olduguna dair rivayetler oldugunu aktaran Taskin, “Bu güvercini besleyen insanlarin ömürleri uzun olur derdiler. Biz bunu analiz ettik. Bütün güvercinlere bakan amcalarimiz, büyüklerimiz hep emsallerinden daha geç öldüler. Halk arasinda nazar dedigimiz bakislarin, kem gözlerin sahibinin üzerinden çekip aliyormus. Bunu da denediler. Bende 30 çift kus var. Kedi içeriye girse en sevdigimi alip götürür. Atmaca girsin en degerli kusumuzu alir. Hastalik girsin yine ayni sekilde en çok sevdigimiz kusu alip götürür. Sahibinin üzerindeki nazari kus kendi üzerine alir derlerdi ve biz bütün kusçular olarak tecrübe edindik” diye konustu.

“Kusçu olan insanlar o kusun içine girdigi zaman dünya ile irtibati kesilir”

Erzurum’dan sirf kus sohbetine katilmak için vatandaslarin Erzincan’a geldigini söyleyen kusçu Hasan Demirel de “11 yasindan beri kus besliyorum. Büyüme çaglarinda bizden eski abilerimizin anlatimiyla, eskiden kahve olmadigi için ahirlarda kusu beslermisler eglence diye. Su anda da arkadaslar buna gönül vermisler ama eskisi gibi degil. Su an bu azaldi ama yine devam ediyor. Arkadaslar ahir olmadigi için özel yerler yapiyorlar. Bu bir hobi ve sevgi. Tabiri caizse kusçu olan insanlar kusu iyi anliyorsa o kusun içine girdigi zaman dünya ile irtibati kesilir. Yemek, içmek hiçbir sey aklina gelmez saatlerce. Bu böyle bir sevda. Gençlerimiz de bizden sonra devam ettiriyor.” ifadelerini kullandi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile