Salça Sezonunda 'Yanık' Başvuruları Artıyor

Salça Sezonunda 'Yanık' Başvuruları Artıyor

Salça hazırlamak için ağustos ve eylül aylarında kolları sıvayan kadınlarda özellikle 'sıcak maddenin konulduğu kavanozun patlaması' ve 'sıcak gıda içeren tencerenin devrilmesi' sonucu oluşan yanıklar, hastanelere başvuruları artırıyor Ege'nin en büyük yanık merkezlerinden Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesine her ay bu sebeple başvuran hasta sayısı 1 ya da 2 iken ağustos ayında 30'a ulaştı Hastanenin Yanık Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Ahmet Deniz Uçar: 'Yanan bölge 1520 dakika çeşme suyuyla yıkanmalı ama buzlu suyla değil. Diş macunu ve yoğurt sürülmesini istemiyoruz. Hemen sağlık kuruluşuna gidilmeli'

EFSUN ERBALABAN YILMAZ - Türk yemeklerinin vazgeçilmez tadı salçayı hazırlama sezonunun açılmasıyla birlikte sıcak gıdanın konulduğu kavanozun patlaması veya sıcak tencerenin devrilmesi gibi nedenlerle oluşan yanık başvurularında artış yaşanıyor.

Ege Bölgesi'nde en yüksek sayıda erişkin hastaya hizmet veren Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Merkezine, özellikle salça, konserve gibi yiyeceklerin yapıldığı ağustos ve eylül döneminde başvurular artıyor.

Yanık merkezine her ay benzer sebeplerle gelen başvuru sayısı 1 ya da 2 iken sadece bu ay salça, konserve yaparken yanarak hastaneye koşan kişi sayısı 30'a ulaştı.

Bozyaka Eğitim ve Araştırma Merkezine 2018 ağustos ve eylül aylarında konserve yanıkları nedeniyle gelen kişi sayısının ise 250 civarında olduğu belirtildi.

- Yanıklar genelde 2. derece

Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Ahmet Deniz Uçar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkesel, bölgesel ve mevsimsel yanıkların farklı olabildiğini belirtti.

Bahar aylarında mangal, yaz aylarında da elektrik ve egzoz temasına bağlı yanıkların oluştuğuna dikkati çeken Uçar, kışın da soba yanığı sebebiyle merkeze çok sayıda başvuru olduğunu aktardı.

Uçar, yaz sonu ve eylül başında ise Türkiye'deki kadınların yanık merkezlerine daha çok başvurduğuna işaret ederek, bunun sebebinin de "salça ve konserve yaparken sıcak maddenin konulduğu kavanozun patlaması" ya da "sıcak gıda içeren tencerenin devrilmesi" olduğunu aktardı.

Söz konusu yanıkların "2. derece" olduğunu ve vücutta iz bıraktığını vurgulayan Uçar, "Salça ve konserve yapımı sırasında oluşan yanıklar genelde yüz, kol ve göğüs bölgesini etkiliyor. Bu da ciddi sosyal travmaya neden oluyor." dedi.

- Yanıklarda ilk yardımın önemi

Yanık yaralanmalarında önlem, farkındalık ve eğitimin hayat kurtarıcı nitelik taşıdığını söyleyen Uçar, ilk yardımın da çok önemli olduğunu dile getirdi.

Uçar, yanma sonrasında ilk yapılması gerekenleri de şöyle anlattı:

"Öncelikle yanma esnasında kişinin üzerinde ne varsa çıkarılmalı. Yanan bölge 15-20 dakika çeşme suyuyla yıkanmalı ama buzlu suyla değil. Diş macunu ve yoğurt sürülmesini istemiyoruz. Hemen sonra da sağlık kuruluşuna gidilmeli."

Merkeze geldiğinde yanığın derinliğini belirlediklerini, ölü dokuları ve yabancı cisimleri temizleyip bölgeye pansuman uyguladıklarını anlatan Uçar, en az bir ay süreyle yarayı takip ettiklerini belirtti.

Doç. Dr. Ahmet Deniz Uçar, kadınlara "Salça, konserve ya da reçel yapmayın" mesajı vermediklerini, sadece dikkatli olmalarını önerdiklerini kaydederek, "Yanık izi kişide sosyal fobiye neden olabiliyor, zamanla kişisel ilişkilerde azalma görülebiliyor bu da toplumsal başarısızlıkları gündeme getirebiliyor." şeklinde konuştu.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile