Gazeteci Adem Yavuz Arslan'ın, "Bi Ermeni Var: Hrant Dink Operasyonu'nun Şifreleri" isimli kitabında Hrant Dink’in öldürülmesiyle alakalı birçok bilinmeyen konuya değiniyor.
Ogün Samast, Dink’i öldürdükten ve Samsun’da yakalandıktan sonra Türk bayrağı ile karşılanıp, "Aslanım, koçum benim" diye milli bir kahraman muamelesi görmüştü.
Yeni Şafak gazetesinin haberine göre Samast'ın Trabzon Otogarı'ndan bir Jandarma İstihbarat Astsubayı tarafından "Öpülerek" uğurlanmış.
Trabzon Otogarı'nda kamera kayıt sistemi bulunmadığı için Samast'ı kim ya da kimlerin uğurladığı görüntülü olarak tespit edilemiyor. Ancak İstanbul'da yargılama devam ederken, bir yandan da Trabzon'da güvenlik birimlerinin çalışması sürüyor. Soruşturma derinleştikçe ulaşılan bir bilgi bu.
Samast'ı azmettiren yapılanma, cebine silahını koyup, silahının içine konulacak mermileri dahi temin edip onu Trabzon Otogarı'ndan uğurluyor.
Dink öldürüldükten sonra bu suikastin bir sır olmadığı, hatta Yasin Hayal'in eniştesi Coşkun İğci tarafından olaydan 6 ay önce Jandarma İstihbarat elemanlarına ayrıntılı bir şekilde iletildiği ortaya çıktı.
Jandarma Alay komutanı Ali Öz'ün ise Dink'e yönelik suikast hazırlığını gündeme getiren istihbarat elemanlarına, "Özel görüşürüz" diye yanıt verdiği ancak işlem yapmadığı ortaya çıktı.
Terör uzmanları, yaşanan olayı "Kurgu bir suikast" olarak isimlendiriyorlar. Ve "Rahip Santora cinayeti ve Malatya Zirve Kitabevi ile devam eden sistemli bir çalışmanın sonucu" olarak değerlendiriyorlar. Dink suikasti üçüncü halka olarak gösteriliyor. Eğer kamuoyu baskısı olmasaydı bu halkaya yeni isimlerin de ekleneceğine işaret ediyorlar.
Soruşturma derinleştikçe, Ogün Samast’ın sadece cinayetten sonra Türk bayrağı ile karşılanmadığı, aynı zamanda eline silah verilerek Trabzon Otogarı'ndan da öpülerek uğurlandığı öğrenildi.
Astsubay Samast'ı öperek uğurlamış
Trabzon Otogarı'nda bir Jandarma İstihbarat Astsubayı'nın, Hrant Dink'in katil zanlısı Ogün Samast'ı öperek uğurladığı iddia edildi.