Sanayicide enflasyon tedirginliği

Türkiye İstatistik Kurumu'nca (TÜİK) açıklanan nisan ayı enflasyon oranlarını değerlendiren Bursalı sanayiciler, martta iniş eğilimine giren eflasyonu

Türkiye İstatistik Kurumu'nca (TÜİK) açıklanan nisan ayı enflasyon oranlarını değerlendiren Bursalı sanayiciler, martta iniş eğilimine giren eflasyonun nisanda yeniden yükselişe geçtiğini söyledi

Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) Başkanı Hayati Canlılar, nisan ayında Tüketici Fiyatları Endeksi'nin (TÜFE) yüzde 0.60, Üretici Fiyatları Endeksi'nin (ÜFE) ise yüzde 2.35 arttığını kaydetti. Canlılar, "Buna göre yıllık bazda enflasyon TÜFE'de yüzde 10.19, ÜFE'de ise yüzde 10.42'lik orana işaret etmektedir. Martta, tek haneli rakamlara gerileyen enflasyon, nisan sonu itibarı ile yeniden iki haneli rakamlara yükselmiş oldu. Et fiyatlarındaki anormal artışın, enflasyonu tetiklediği bir gerçek. Tarımdaki girdi maliyetlerinin yüksekliği de yine enflasyonun ateşini yükseltici bir etken olarak karşımıza çıkıyor." diye konuştu.

Sanayi üretiminde de fiyat endeksinin artış eğilimi gösterdiğine dikkat çeken Canlılar, şöyle devam etti: "Sanayinin alt sektörleri değerlendirildiğinde en yüksek yıllık artışın, yüzde 50.30 ile doğalgazda olduğu görülüyor. Sanayici, enerjisini, çok büyük oranda doğalgazdan temin ediyor. Bu ise üretim maliyetleri içerisinde en büyük gideri oluşturan enerjinin, pahalı kullanımını beraberinde getiriyor. Enerji stratejilerinin yeniden gözden geçirilerek, yenilenebilir enerji kaynaklarını önemseyen bir anlayışın sergilenmesi, ucuz enerji için kaçınılmaz önemdedir."

"ENFLASYON TEHLİKELİ BOYUTTA DEĞİL"

Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arif Özer ise enflasyon çift haneye gelse bile tehklikeli boyutta olmadığını kaydetti. Eflasyonun sene sonu için konulan hedefe ulaşacağına inandığını dile getiren Özer, şöyle konuştu: "Asıl problem döviz kurlarının düşmesi ve ucuz dövizle ithalatın patlamasıdır. Maalesef ithalat patlamaya başlamıştır. Kurlarda istikrar ve rekabetçi seviyeyi bekliyoruz. Son günlerde pariteden dolayı euro kurunun 1.97 TL ve dolar kurunun 1.47 TL seviyelerine gerilemesiyle beraber ihracatçılar ciddi zarar etmeye başladılar. Euro ve dolar kur sepetinde ciddi bir gerileme oldu. Dolar kurunun 1.50 seviyesinin altına düşmesi Türk sanayisi ve ihracatı için son derece dramatik sonuçlar doğuracaktır. Euro'da 2.10 TL seviyesinin altı Avrupa'ya olan ihracatımızda önemli riskler oluşturmaktadır."

Sürdürülebilir bir büyüme ve ihracat için döviz kurlarındaki erimenin durdurulması gerektiğni ifade eden Özer, "Merkez Bankası'nın yıl sonuna kadar faiz artırımı yapmaması, üretim, yatırım ve ihracatı desteklemesi açısından da son derece önem arz etmektedir. İşsizliğin hala yüksek seviyede seyrettiği ülkemizde gündemin merkezine niçin ekonominin konmadığını da anlamakta güçlük çekiyoruz." şeklinde konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile