Şanlıurfa Barosu: Ysk, Kaosa Davetiye Çıkarıyor

Şanlıurfa Barosu Yüksek Seçim Kurulu‘nun (YSK) Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Hatip Dicle için aldığı karar Şanlıurfa Barosunun tepkisini çekti. Baro yaptığı açıklamada, "Hatip Dicle seçimlere girerek yeterli oyu alıp milletvekili sıfatını kazandıktan sonra YSK kararıyla Milletvekilliğinin düşürülmesi, YSK’nın öncelikli görevi olan düzeni sağlamaktan ziyade açıkça kaosa davetiye çıkarmaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Şanlıurfa Barosu Yönetim Kurulu Başkanlığı Hatip Dicle‘nin milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili açıklama da bulundu. Yazılı açıklama yapan Şanlıurfa Barosu, Seçim öncesi ve sonrası YSK‘nın kararlarını değerlendirdi. Baro YSK‘nın kararları ile siyasi sistemi dizayn etme çabasında olduğunu iddia etti. YSK‘nın 12 Haziran‘da yapılan seçimler ile ilgili aldığı bazı kararların siyasal sistemi dizayn etmeye çalıştığı inbasını oluşturduğunu ileri süren Baro, YSK‘nın seçim öncesi yurtdışında yaşayan vatandaşların konsolosluklarda oy kullanılmasının engellenmesi ve bağımsız adayların adaylığını veto ederek oluşturulan kaos ortamını hatırlattı.

YSK’nın temel görevinin ülkede seçimlerin düzen içerisinde yapılmasını, seçimlerin genel yönetim ve denetimini sağlamak olduğunun vurgulandığı açıklamada, "Önce yurtdışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının bulundukları ülkelerde oy kullanmalarını engelleyen bir karar verildi. Bu karar yüzbinlerce vatandaşın iradesinin meclise yansımasını engellediği gibi, on binlerce vatandaşın büyük masraflar yaparak oy kullanmak için gümrük kapılarına gelmesine sebep oldu. Yine bağımsız adayların adaylıklarını veto ederek ülkeyi günlerce çatışmaya, gerginliklere ve kaosa sürükledi. Daha sonra da bu kararından geri adım attı." denildi.

"SİYASET DİZAYN EDİLEREK SİSTEME MÜDAHALE EDİLİYOR"

Hatip Dicle‘nin milletvekilliğinin düşürülmesinde izlenen yolu YSK’nın son icraatı olarak değerlendirilen açıklamada kararın hukukiliğinin bir tarafa bırakılarak kurulun bu kararı alırken izlediği prosedür kararnın bile kendi başına tartışılır olduğu belirtildi. Milletvekilliği düşürülmesinde gerekçe gösterilen kararın milletvekilliği yeterliliği ile ilgili oladuğu dile getirilen açıklamada, "Hatip Dicle ile ilgili dosya 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan seçimlerden önce Kurulun önüne geldiği halde kurul bu konuda karar vermemiştir. Hatip Dicle seçimlere girerek yeterli oyu alıp milletvekili sıfatını kazandıktan sonra YSK kararıyla Milletvekilliğinin düşürülmesi, YSK’nın öncelikli görevi olan düzeni sağlamaktan ziyade açıkça kaosa davetiye çıkarmaktır. Bu karar, muhtemel sonuçları ile birlikte değerlendirildiğinde siyaseti dizayn ederek sisteme müdahale etmeyi amaçlayan derin hesapların sonucu olduğu kuşkusunu beraberinde getirmektedir." ifadelerine yer verildi.

Şanlıurfa Barosu Yönetim Kurulu olarak YSK’yı halkın iradesini ve kamusal düzeni gözeterek, itirazı inceleyip kararını yeniden gözden geçirmeye çağıran Baro, Tüm siyasal kesimleri de sağduyu ile hareket ederek barışa katkı sağlamaya davet etti.

Sorunların köklü çözüm yerinin parlamento zemini olduğu vurgulanan açıklamada siyasi partilerede görevleri şu ekilde hatırlatıldı: "Yeni oluşacak meclisin öncelikle sivil bir anayasayı gündemine alarak, anayasal sisteme bu türden hukuk dışı müdahaleleri önleyecek tedbirleri almasının tüm toplumun beklentisi olduğunu başta iktidar partisi olmak üzere tüm siyasal partilere hatırlatıyoruz."