Sarıkamış Şehitleri Anılıyor

Kars'ın Sarıkamış ilçesinde, Sarıkamış harekatı sırasında donarak şehit düşen 90 bin Mehmetçik ve Mevlit Kandili dolayısıyla mevlit programı düzenlendi.

Kazım Karabekir Paşa Camisi'nde düzenlenen mevlit programında şehitler için Kuran-ı Kerim okundu.
Programda vaaz veren Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Yaşar Yiğit, bu akşamın peygamber efendimiz Hz. Muhammed'in dünyaya geliş yıl dönümü olduğunu belirterek, Hz. Muhammed'e karşı sonsuz muhabbet beslediklerini söyledi.

Onun doğumunun insanlar için müjde, mahsun gönüller için sevinç, müminler için mutluluk kaynağı olduğunu ifade eden Yiğit, "O'nun gönderiliş sebebini yüce Rab'bimiz kerim kitabında şöyle açıklamaktadır, 'Ey peygamber, biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı, Allah'ın izniyle yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.' Efendimiz, İbrahim ve İsmail'in duası, Hz. İsa'nın müjdesi, yüce nebi, Abdullah'ın yetimi, Amine'nin emaneti, müminlerin gözbebeğidir. Rab'bimizin insanlığa en büyük lütfü ve ikramıdır" dedi.

Hz. Muhammed'in kıyamete kadar bütün insanlık için bir rahmet kaynağı olduğunu vurgulayan Yiğit, şunları kaydetti:
"O'nun yolu hak, hakikat, adalet, şefkat, merhamet, sadakat, teslimiyet yoludur. O, cehaletin yerine bilgi ve hikmeti, zulmün yerine de hak ve adaleti getirmiştir. 'Ben Muhammed'im, ben Ahmet'im, ben rahmet peygamberiyim' ifadeleriyle kutlu nebi, nefret ve kinle paslanan yürekleri, körelmiş vicdanları, muhabbet ve merhametle yeniden inşa ve ihya etmiştir. Efendimiz, kızgın çölün bereketsiz topraklarında, bedevi bir toplumdan bütün tarihin gıpta ettiği medeni bir toplum inşa etmiştir. O, aşağıların aşağısına yuvarlanmış insanlığı tekrar ulvi değer ve ufuklarla buluşturmuştur."
-"İnsanlık zorlu bir sınavdan geçiyor"
Yiğit, insanlığın bugün çok çetin bir sınavdan geçtiğini ifade ederek, bugün yaşanan amansız zulümler, yürekleri burkan şiddet, oluk oluk akan kan, dinmeyen gözyaşı, yitirilen umutlar, heba olan hayatların insanların zorlu bir sınavdan geçtiğini gösterdiğini ifade etti.

Gönül coğrafyasında aynı kitaba ve peygambere iman eden, aynı duygu ve hedefleri paylaşan insanların acımasız tutumlarının herkesi derinden yaraladığına dikkati çeken Yiğit, "Unutmamak gerekir ki bu olumsuzluklar karşısında her birimize sorumluluklar düşmektedir. Bu kandiller vesilesiyle yaşamış olduğumuz hayatı şöyle bir gözden geçirmeliyiz. Her birimiz, rahmet elçisinin bize miras bıraktığı hak, hakikat, ahlak, merhamet, şefkat, adalet, kardeşlik anlayışını, başta ailemize olmak üzere toplumumuza ve tüm insanlığa takdim etmek durumundayız" diye konuştu.

- "Şehadet, en üstün mertebelerdendir"
Bugün on binlerce vatan evladının şehadetinin 100. yılını idrak etmek için biraraya geldiklerini dile getiren Yiğit, şöyle devam etti:
"1914 yılında mukaddesatımız uğruna, Allahuekber Dağları'nda canlarını hiç çekinmeden feda eden şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Torunları olarak bugün bize düşen onların sarsılmaz imanlarını, sadakatlerini, gayretlerini, hedeflerini kendimize şiar edinmeliyiz. Onlardan bize intikal eden değerleri gelecek nesillere aktarmak onları bizlerin katında da diri kılacaktır. Kerim kitabımızda şehitlerin ölmediği, diri oldukları, Rab'leri katında keder ve üzüntüden uzak olarak türlü ikramlara muhatap oldukları ifade buyrulur. Şehadet, en üstün mertebelerdendir. Şehitlik mertebesine yükselenler, dirilip tekrar şehit olmayı arzulamaktadırlar."
Programın ardından, Türk Kızılayı ve ÇAYKUR tarafından vatandaşlara çay ve lokum ikram edildi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile