Savaş Suçlarında BMGK'nın Yetkilerine Sınırlama Talebi

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi 104 ülke, savaş suçları, soykırım ve insanlığa karşı suçlarda BM Güvenlik Konseyi'nde alınacak önlemler için veto ya da ret oyu kullanılmaması için hazırlanan metni imzaladı.

Önemli küresel sorunlarda BM Güvenlik Konseyi'nin gerekli önlemleri almada başarısız olması üzerine bazı ülkeler konseydeki tıkanıklığı aşmak için çeşitli kampanyalar düzenliyor. Suriye krizinde konseyin daimi üyesi Rusya'nın Esed'e olan desteği, Filistin konusunda ise bir diğer daimi üye ABD'nin tutumu bu kampanyaların gerekçesini oluşturuyor.

Lihtenştayn'ın öncülüğünde başlatılan girişimde üyeler, BM Güvenlik Konseyi'ne muhtemel üyelikleri durumunda nasıl davranacaklarına ilişkin taahhütte bulunuyor. Belgeyi halen konseye geçici üye olan 9 ülke ile daimi üyeler İngiltere ve Fransa da imzaladı.

Belgede birçok Batılı ülke ile Türkiye'nin yanı sıra BM'de daimi gözlemci statüsünde bulunan Filistin'in de imzası bulunuyor.

Belgede uluslararası barış ve güvenliği sağlama sorumluluğunun BM Güvenlik Konseyi'nde olduğu vurgulanarak, konseyin soykırım, savaş suçu ve insanlığa karşı işlenen suçların önlenmesi ya da sonlandırılması görevi olduğuna işaret edildi.

- "Zamanında ve kararlı" önlem alınacak

Konseye halen üye olanların ve ileride üye olacakların uymayı taahhüt ettiği "Code of conduct" belgesi beş maddeden oluşuyor. Metinde konseyde söz konusu suçların engellenmesi için "zamanında ve kararlı" şekilde hareket edileceği ve bu amaçla konseye getirilen muteber karar tasarılarının veto edilmeyeceği ya da aleyhte oy kullanılmayacağı konusunda imzacı ülkeler söz veriyor.

104 ülkenin bu konuda destek vermesine karşın konseyde veto yetkisi olan ABD, Rusya ve Çin metne imza atmış değil.

Lihtenştayn'ın BM Daimi Temsilcisi Christian Wenaweser, AA muhabirinin sorusu üzerine yaptığı açıklamada, ABD ve Rusya ile bu konuda görüşmelerini sürdürdüklerini söyledi.

Bu ülkelerin böyle bir girişimi "niçin desteklemediklerine" ilişkin sorulara anlamlı bir cevap veremediklerini ama belgeyi de imzalamadıklarını belirten Wenaweser, 193 BM üyesinin yarıdan fazlasının inisiyatifi desteklediğini, bu sayının artmasının ABD ve Rusya için de baskı unsuru olacağını vurguladı.

Wenaweser, belgenin yasal bir bağlayıcılığı olmayacağını ancak imzacı ülkelerden sözlerine uymalarını bekleyeceklerini ifade etti.

BM Güvenlik Konseyi'nde tıkanıklığın giderilmesi konusundaki başka bir çalışmaya ise Fransa ve Meksika öncülük ediyor. Bu girişimde ise doğrudan veto yetkisi olan beş üye hedef alınarak bu ülkelerden savaş suçları ve soykırım benzeri durumlarda konseyde veto yetkisinin gönüllü olarak kullanılmayacağının taahhüt edilmesi isteniyor.

BM'nin temel karar organı 15 üyeli BM Güvenlik Konseyi'nde ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere'nin veto yetkisi bulunması, birçok krizde BM'nin çözüm bulmasını engelliyor.

Rusya'nın Suriye konusunda 4 tasarıyı veto etmesi ve birçok tasarıyı da konseye gelmeden engellemesi krize çözüm bulunmasını engelliyor. Filistin konusunda da ABD'nin İsrail'in kabul etmeyeceği her tasarıyı veto etmesi neredeyse BM ile yaşıt bu sorunun çözülmesinde de kuruluşu devre dışı bırakıyor.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile