Şehit Yasasına Sert Tepki Verdi

Şehit Yasasına Sert Tepki Verdi

MHP Lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Sivil şehit tasarısını eleştiren Bahçeli, "Vefat eden birisinin şehit olabilmesi için Müslüman olması mutlak anlamda gereklidir" dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin gündeminde yeni eğitim sistemi ve sivil şehit yasa tasarısı vardı.

MHP lideri Bahçeli, zorunlu eğitimi kesintili olarak 12 yıla çıkaran 4+4+4 düzenlemesiyle ilgili olarak, 'AKP inadından vazgeçmeli, CHP soğukkanlı davranmalı' dedi.

MHP lideri Bahçeli, sivil şehitlik düzenlemesini eleştirerek 'Hrant Dink 'e hangi yetkiyle şehitlik mertebesi verilecektir? Kaçakçılık yaptıkları sabit kişileri şehit olarak görmek hangi aklın ürünüdür? Şehitlik maddi imkânlardan yararlandırmak için peşkeş çekilecek ekonomik bir vasıta değildir' diye kouştu.

Bahçeli'nin yaptığı açıklamalar şöyle:

Teröristler sıcak paracılar, Türkiye'nin huzuruna diş bilemektedirler. Amaçları düzenimizin tahrip edilmesidir. İktidar partisinin silik politikaları sonucunda uçurumun kenarına taşınan ülkemiz, kaypak güç dengelerinin arasına sıkıştırılmıştır. Bu nedenle gerçek gündemin ötelendiği bir dönemde Türkiye'nin içinde bulunduğu manzara içler acısı bir durum sergilemektedir. Eğitim sistemimizin bu dönemde tartışmaya açılmış, milli bayramlar tartışmaya açılmıştır. Etnik bölücü terörün vahşi elleri, gelen şehit haberleri ülkemizin kritik bir yol ayrımında olduğunu teyit etmiştir. 7 evladımız ne yazık ki vatan uğruna, milletimizin hayat hakkını koruma yolunda hakka yürümüşlerdir. Yeniden analar ağlamış, milletimiz derin bir teessür halini yaşamıştır. Afganistan'dan gelen şehit haberleri yüreğimizdeki tazeliğini korurken, yeni şehit haberleri bizi üzmüştür.

Her bir şehidimiz gönlümüzde anılarıyla yaşayacak. Dünya durdukça türk milletinin ruhunda sancak gibi dalgalanacaklardır. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Şükürler olsun ki Anadolu coğrafyası şehitlerimizin himmet ve hikmetleriyle vatanlaşmıştır. Bizlere kutsal bir emanet olarak hazine olarak intikal etmiştir. Biliyoruz ki, şehidini şühedasını bilen, onları efsaneleşen vatan sevgilerini şartlar ne olursa olsun duasında ve kalbinde idrak eden millet varlığı hiçbir güç karşısında tökezlemeyecektir. Şehitlere duyduğumuz hürmet ve hayranlık, hep bu düşüncelerimizin bir gereğidir. Onların son yolculuklarında dini vecibemizi yapmak dışında başka bir tercihimiz katiyen bulunmamıştır. Başbakan Erdoğan'ın bizi hedefine alan temelsiz sözleri, aslında kendi çarpık zihniyetinden başka bir anlama gelmemiştir.

ERDOĞAN'DAN ÖĞRENECEK DEĞİLİZ

Şehit cenazelerini siyasi gösteri alanına dönüştürdüğümüz eleştirisi, edep ve adap dışı bir davranış olduğu, başbakanın ağzından işitilmiştir. Şehitliğin anlam ve önemini, onları hakka uğurlarken son görevimizi nasıl yapacağımızı Erdoğan'dan öğrenecek değiliz. Şehitlere kelle diyen Başbakan Erdoğan'dır. Bize edep adap öğretmeye kalkışan Erdoğan'ın, geçmişte şehitlere sergilediği pervasızlığın hesabını vermesi ahlaki bir tutarlılık olacaktır. Şehitlere kelle diyen Başbakan Erdoğan'dır. Bize edep adap öğretmeye kalkışan Erdoğan'ın, geçmişte şehitlere sergilediği pervasızlığın hesabını vermesi ahlaki bir tutarlılık olacaktır. İstismarcılık, milli değerlerimizi siyasete alet eden gözü karalık, AKP'de karşılığını bulan terbiye yoksunluğudur. Biz yaslarını tutar, fatihalarla uğurlar, şehit analarının acılarını paylaşırız. Bunun dışında bize yönelik her söz ve itham, müfterilikten dili dolaşanların, çamura batanların hezeyanları olmaya mahkum olacaktır. Her şey bir kenara, bayrağa sarılı şehit cenazelerinin sorumlusu yıkım projesinin uygulayıcısı Başbakan Erdoğan ve hükümetidir. Erdoğan, şehit cenazelerindeki milli uyanıştan rahatsız olmayı bir kenara bırakmalıdır.

ŞEHİT TAZMİNATLARI

Şehitlerimizin geride bıraktıkları annelerinin, eşlerinin, çocuklarının haklarını ödeyebilmek mümkün değildir. Fedakârlıkları hiçbir maddi değerle kıyaslamak mümkün değildir. Çeşitli kanunlarda 20 maddelik bir değişiklik öngörülmektedir. Erdoğan, şehitlik, gazilik, malullük haklarının genişletileceğini iddia etmektedir. Biz bu kapsamda atılacak her adımdan memnuniyet duyarız. Ancak yeni diye takdim edilen hazırlıkların, eski uygulamanın iyileştirilmesinden başka bir manaya gelmediğini de ifade etmek isterim. Biz bu kapsamda atılacak her adımdan memnuniyet duyarız. Ancak yeni diye takdim edilen hazırlıkların, eski uygulamanın iyileştirilmesinden başka bir manaya gelmediğini de ifade etmek isterim.

Bizim vurguladığımız ise şehit ve gazi kapsamının genişletilmesidir. Terör olayları sebebiyle, göreve gidiş dönüş sırasında meydana gelen yaralanmalara, sakatlanmalara ve hayatını kaybedenlere, trafik ve yol güvenliği ile birlikte, görevli iken hayatını kaybedenlerle, her derecede polis ve askeri okullarda okumaya hak kazanan, geçici kaydı yapılan, yaşları 18'in altında olanları da kapsama almak yerinde bir uygulamadır. Fazilet timsali şehitlerimize, parti programımızda yer verdiğimiz önerileri uygulanmasını istiyoruz.

1 - Şehit anne ve babalarının gerekli şartları taşıması halinde mesleklere alınmalıdır
2- Yapılan maddi desteğin onurlu bir hayat sürdürecek düzeyde olması gözetilmeli. Sosyal konutlardan bedelsiz yararlanmaları temin edilmelidir. 3 - Öncelikli işe yerleştirmelerin gerçekleştirilmeli, kamu hizmetlerinden eksiksiz bir şekilde yararlanmalılar.
4- Şehit ve gazi çocuklarının her kademedeki eğitim harcaması devlet tarafından karşılanmalı ve kendilerine kontenjan ayrılmalı
5- Faizsiz konut kredisinden yararlanma yılı 2008'den önceye alınmalıdır.
6- Şehit eşine verilen krediden, anne ve baba da yararlanmalı,
7- İşe yerleştirmede kontenjan 2 kişiyle sınırlandırılmamalı

MÜSLÜMAN OLMAYAN ŞEHİT OLAMAZ

Uludere'de ölenlerle birlikte, Hrant Dink'in de şehitlik kapsamına alınabileceği duyurulmuştur. Öncelikle şunu söyleme lazımdır ki, şehitlik hukuki bir terim değil, dini bir kıymet hükmüdür. Kimin şehit sayılacağını hukuki terimlerle tayin etme hakkı kimsede yoktur. İnancımız şehitliğin hangi hallerde olacağını, kime şehit denileceğini çizmiştir. Şehit, ölmeyen, diri olan, ikram ettiği kıymetleri gören ayrıcalıklı bir kimsedir. Her hal ve şart altında vefat eden birinin şehit olması için Müslüman olması gereklidir. İnancımız şehitliğin hangi hallerde olacağını, kime şehit denileceğini çizmiştir. Şehit, ölmeyen, diri olan, ikram ettiği kıymetleri gören ayrıcalıklı bir kimsedir. Her hal ve şart altında vefat eden birinin şehit olması için Müslüman olması gereklidir. AKP hükümetinin şehit tanımını genişletmesi çabası, Allah ve vatan uğruna şehit olanların haklarına saygısızlıktır. Başbakan Erdoğan'ın şehit yakınlarını yüceltmek yerine, bu kavramı dünyevileştirmesi büyük bir basirettir. Mesela Hrant Dink'i nasıl hangi yetkiyle şehitlik mertebesine çıkarmak mümkün olacaktır. Unutulmamalıdır ki, şehitlik makamı ve payesi birilerini memnun etmek için verilecek bir rüşvet değildir. Sus payı, ya da ekonomik bir vasıta, önüne gelen dağıtacak bir ulufe olarak da görülmemelidir.

ERDOĞAN ŞİRK KOŞTU

Başbakan kafasına göre şehitlik ehliyeti dağıtacak bir cüreti ve yetkiyi nereden almaktadır. Kendisini şehitliği tescil eden bir konumda nasıl görebilmektedir. Bu şirk, maneviyat tüccarlığı, manevi değer stokçuluğu değil midir. Tarih boyunca vatan ve millet sevgisiyle toprağa düşmüş ecdadımıza, vatan içinde ve dışında birliği ve kardeşlik için can veren kardeşlerimize rahmet diliyorum İçeride terör dalgası, dışarıda isyan dalgası, iki taraflı çalışan pres makinesine dönmüştür. Sürecin yönü ve işleyişi iç açıcı olmadığı gibi tehditlerle doludur. AKP'nin terörle mücadeledeki zafiyeti, küresel hesaplara bağlı olması önemli hatalara neden olmuştur. AKP israf ve heba olmuş yılların markasıdır. Boşa kürek çekmenin, çölde nafile yere vaha aramanın, düz yolda yolunu şaşırmanın, ses çıkarmaktan başka bir işe yaramayan vızıltının ta kendisidir.



Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile