Kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanıyan 6289 sayılı kanunun onaylamasının ardından toplu sözleşme taleplerini dile getiren Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Numan Şeker, toplu sözleşme hakkının Memur-Sen'in zaferi olduğunu söyledi.
Şeker, "12 Eylül referandumu öncesi toplu sözleşmeyi anayasa değişikliği paketine koyduran, referanduma destek veren tek konfederasyon Memur-Sen'dir. Hizmet kolu toplu sözleşmesinin yasadan çıkarılmasını engelleyen yine Memur-Sen'dir. Toplu sözleşme yasasının çıkması için bu kadar mücadele eden Memur-Sen, toplu sözleşme sürecinden de başarıyla çıkacaktır. Hükümet, 2003, 2006, 2009 ve 2012 yıllarında sermayeye yönelik dört teşvik paketi yürürlüğe koymuştur. Türkiye ekonomisi bugün dünyanın en çok büyüyen ikinci ekonomisidir. Bu şartlarda, Memur-Sen olarak ilk toplu sözleşmenin kamu görevlilerine motivasyon ve teşvik paketi niteliliğinde olmasını istiyoruz" dedi.
Eşit işe eşit ücret vermek iddiasıyla çıkartılan 666 sayılı kanun hükmündeki kararnamenin adaleti sağlamak yerine yeni eşitsizlikler ortaya çıkardığını belirten Şeker, "Bu kanun hükmündeki kararnameyle daire başkanı ve üstü kadrolar ile alt kadrolarda bulunanların maaşları arasındaki makas yeniden açılmıştır. Söz konusu kararnameyle öğretmen, öğretim elemanı, din görevlisi ve KİT çalışanının ek ödemelerinde hiçbir artış yapmayıp, genel müdür ve müsteşara bir seferde 772 TL vermeyi eşit işe eşit ücret saymışlardır. Kapalı kapılar arkasında bir günde bu kararnameyi hazırlayanlar, toplu sözleşme kanununu ancak 18 ayda yasalaştırabilmişlerdir. Bürokratlarına bir seferde asgari ücretten daha fazla zam veren hükümet, kamu görevlilerinin çoğunluğu için talep edeceğimiz artışları yok sayma ve kabul etmeme lüksüne sahip değildir. Maliye Bakanlığı, her yıl müzakereler öncesi önereceği rakamı bir gazete aracılığıyla duyurma geleneğini sürdürerek, bu yıl da 3+3 gibi komik bir zam artışından söz etmiştir. Maliye Bakanlığı şunu bilmelidir ki, kanun hükmünde kararname dönemi kapanmıştır. Memurlar şeffaf bir şekilde toplu sözleşme yapacaktır. Siyasetin ve bürokrasinin söylediği değil, toplu sözleşme masasında söylenen söz geçerli olacaktır. İlk toplu sözleşme üst düzey bürokratlarla diğer kamu görevlileri arasındaki makası daraltmalıdır. Artık enflasyona ezilen değil enflasyonu ezen bir maaş istiyoruz. Emekli milletvekili maaşlarına yapılan zam oranı karşısında bizim taleplerimizin ne kadar makul olduğu ortada. 2012 Mart itibarıyla yıllık enflasyon TÜFE'de 10.45, 2012 yılında kullanılan maktu harçların artırılmasında yeniden değerleme oranı ise 10.26 olmuştur. Sadece mart ayında elektriğe yüzde 9.26, doğal gaza yüzde 18.70 zam yapıldı. Memur-Sen Genel Merkezi taleplerini ekonomik göstergelere göre belirledi. Ayrıca eşit işe eşit ücret kararnamesinden faydalanamayan kamu çalışanları için de ek ödeme istiyoruz. 2011 yılı gerçekleşen büyüme rakamı yüzde 8,5 2012 yılı büyüme hedefi en az yüzde 4'dür. Dünyanın en pahalı akaryakıt ve likit petrol gazını kullanan ülkesiyiz" dedi.
"KAMU ÇALIŞANLARININ HAKKINI KAZANACAĞIZ"
Toplu sözleşme taleplerinin, rakamlar ve içinde bulunduğumuz gerçekler yanında iki yıllık olmasını dikkate aldıklarını belirten Şeker, kamu çalışanlarının haklarını kazanacaklarını söyledi.
Şeker, " 2012 yılı için yüzde 16, 2013 yılı için yüzde 14 yüzdelik zam, yüzdelik artışlara ek olarak 2012 yılı için 120 TL, 2013 yılı için 80 TL seyyanen taban aylığa zam istiyoruz. Ek ödemede öğretmen ve öğretim elemanı için 50 puan(314 TL), din görevlileri, hekim dışı sağlık personeli, sivil savunma uzmanları ile KİT'lerdeki 2 Sayılı Cetvele tabi personelden ek ödeme oranlarında artış yapılmayanlara 25 puan (157 TL) artış yapılmalıdır. Kıdem aylığı göstergesi 20'den 100'e çıkarılmalı, 25 yıllık süre sınırlaması uygulanmamalıdır. Toplu sözleşme ikramiyesi 2012 yılında 90 TL, 2013 yılında 120 TL olmalıdır. Eş yardımı 2012 yılında 200 TL, 2013 yılında 240 TL ödenmelidir. Çocuk yardımı 2012 yılında 50 TL, 2013 yılında 60 TL olmalı, üniversite öğrenimi gören çocuklar için bir kat artırımlı olarak ödenmelidir. Yan ödeme katsayısı da 3 kat artırılarak, memur maaş katsayısına eşitlenmelidir. 165 TL olan doğum yardımı 660 TL'ye yükseltilmelidir. Bin 256 TL olan ölüm yardımı, memurun kendisi için 2 Bin 512 TL'ye, eş ve çocukları için 628 TL olan ölüm yardımı Bin 256 TL'ye çıkarılmalıdır. Kurumlarca kreş hizmeti sunulmalıdır; kreş hizmetinin sunulmaması halinde 0-4 yaş grubundaki her çocuk için 140 TL ödenmelidir. İlk defa evlenen memura 3 Bin 140 TL, ilk defa evlenen çocuğuna ise Bin 884 TL evlenme yardımı verilmelidir. Kamu görevlilerine her mesai günü için 4 TL ulaşım yardımı yapılmalıdır. Kamu görevlilerine çalışma saati içerisindeki her öğün için 5 TL yemek yardımı ödenmelidir. Kamu görevlilerinin tamamına en düşük 100 TL olmak üzere giyecek yardımı yapılmalıdır. Muayene katılım payı ve reçete bedeli katılım payı alınmamalıdır. 4/C statüsünde istihdam edilen personelle ilgili olarak ise, 4/C Statüsündeki personel 12 ay süreyle istihdam edilmelidir. Mevcut ücretlerine 200 TL seyyanen zam yapılmalıdır. Eş, çocuk, giyecek ve yemek yardımından yararlandırılmalı, çalışmalarına esas sözleşmelerinden damga vergisi alınmamalıdır. 1 Ocak 2013 itibariyle kadrolu statüye geçirilmelidir" diye konuştu.
Sözleşmeli personelle ilgili olarak da sözleşmeli personelin kadrolu statüye geçirilmesi gerektiğini savunan Şeker, "Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi statüsünde istihdam edilenlerden ön lisans ve lisans mezunu olup yürüttükleri görevler itibariyle memurluk sıfatını üstlenenler de memur kadrolarına geçirilmelidir" diye konuştu .
Şeker, Toplu Sözleşme Yasasını Değerlendirdi
Türkiye'nin dünyanın en çok büyüyen ikinci ekonomisi olduğunun altını çizen Bursa Memur-Sen İl Temsilcisi Numan Şeker, ilk toplu sözleşmenin kumu görevlileri için bir "motivasyon ve teşvik paketi" gibi olması gerektiğini söyledi.