Şenol Açıklaması

Türk Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Ekrem Şenol, “Bilim ve teknoloji üreten insanları geçim derdiyle baş başa bıraktığınızda, ne üniversitelerimizi dünya ülkelerindeki üniversitelerle yarıştırabilirsiniz ne de ülkemizin geleceğini inşa edebilirsiniz” dedi.


Türk Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Ekrem Şenol, yaptığı yazılı açıklamada, akademisyenlerin sorunlarını dile getirerek şu ifadeleri kullandı:
“Soruyoruz: Sorunu çözmekle mükellef olanlar, bu gerçeği nasıl yok saymaktadır? Akademisyenlerimiz bilimsel çalışma mı yapacak, ailesinin geçimi için mi çalışacak? Akademisyenlerimiz bu ücretlerle mi kendisini geliştirecek, yenileyecektir?
Siz, bilim ve teknoloji üreten insanları geçim derdiyle baş başa bıraktığınızda, ne üniversitelerimizi dünya ülkelerindeki üniversitelerle yarıştırabilirsiniz ne de ülkemizin geleceğini inşa edebilirsiniz. Geçim kaygısı yaşayan, geleceğine güvenle bakamayan, mutsuz insanlarla bilim yarışında ipi göğüsleyemezsiniz ve her zaman geride kalmaya mahkum olursunuz.

Bu ülkenin kalkınması, dünyada hatırı sayılır bir yere gelmesi, bilgi toplumu olma yolunda aşama kaydedebilmesi için bilim insanlarının rahat çalışma imkânlarına kavuşması; bilimsel araştırma yapması için önüne inşa edilen engellerin kaldırılmasıyla mümkün olacaktır.

Bu bakımdan akademisyenlerin ek göstergeleri 800’er puan artırılmalı, ek ders ücretleri iki katına çıkarılmalı ve araştırma görevlilerine haftada en az 10 saat ek ders ücreti ödenmeli, ek ödeme oranları, en az daire başkanı seviyesine çıkarılmalı, üniversite ödeneğine 360’ar TL eklenmeli ve akademik personelin bilimsel çalışmalarda yaptığı harcamaları karşılamak üzere tüm akademik personele, en düşüğü aylık 500 TL’den başlamak üzere, araştırma-geliştirme ödeneği adı altında ödenek tahsis edilmelidir.

Akademik personele yapılan bütün ödemelerin emekli maaşına esas sayılmasıyla, öğretim görevlilerimizin emekli maaşlarının da hak ettikleri seviyeye çıkarılması sağlanmalıdır.

Akademisyenlerimizin yıllardır eriyen maaşlarının telafisi, ekonomik büyümeye her yönüyle katkıda bulunan insanlarımızın hak ettiği ücrete kavuşmasıyla mümkün olacaktır.

Sayın Başbakan, her fırsatta IMF’ye olan borcumuzun bittiğini, dünyanın en büyük 16. ekonomisi olduğumuzu, kişi başına düşen milli gelirin 10 bin 500 dolara çıktığını, hazinenin tıka basa dolu olduğunu göğsünü gere gere söylüyor; o halde hükümet, bilim adamlarımıza da pastadan düşen payını vermek zorundadır.

Bu ülkeyi yönetenler, bilimsel gelişimin taşıyıcısı olan akademisyenlerimizin sesine kulak vermeli, dünyadaki meslektaşları gibi insanca yaşayacak ücretlere kavuşmaları için imkanlarını seferber etmelidir. İfa ettikleri görev itibarı ile ülkemizi daha ileriye taşıyacak; bilim, kültür, sanat ve edebiyat dünyamızı geliştirecek ve geleceğimizi inşa edecek akademisyenlerimizin bütün sorunlarının çözümünü bekliyoruz.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile