Şerafettin Elçi Muş‘ta

Diyarbakır bağımsız milletvekili Şerafettin Elçi, PKK‘yı terörist örgüt olarak görmediğini söyledi.

23. dönem muş milletvekili Nuri Yaman‘ın taziyesi için Muş‘ta bulunan Şerafettin Elçi, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Muş İl Başkanlığını ziyaret etti. Burada bir konuşma yapan Şerafettin Elçi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül‘le yaptıkları görüşmeye değindi. Ahmet Türk ile birlikte yaptıkları görüşmenin 1,5 saat sürdüğünü hatırlatan Elçi, bu görüşmede taleplerini Cumhurbaşkanı‘na aktardıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı‘nın sorunun çözümü yönündeki iyi niyetini gördüklerini ifade eden Elçi, "Kendisine

yapılması gerekenler hakkında önerilerimiz oldu. Sayın Cumhurbaşkanı‘nın gayret göstereceğini umuyorum. Biliyorsunuz, Sayın Cumhurbaşkanı‘nın da yetkileri sınırlıdır. Asıl siyasi iradeyi, siyasi gücü temsil eden Sayın Başbakan‘dır. Çözümün de anahtarı Başbakanı‘ın elindedir. Eğer Başbakan bu tutumunu değiştirmezse biz de bu haksızlık karşısında Meclis‘e katılmama kararımızı sürdürürüz" dedi.

"İKİ KONFEDERASYON DÜZENLEMELİYİZ"

Kürtlerin birlik ve beraberliği için iki önemli konfederasyon düzenlemeleri gerektiğini ifade eden Elçi, bunlardan birini Türkiye‘deki Kürtler, bir diğerini de Orta Doğu‘da yaşayan Kürtlerle birlikte düzenleyeceklerini kaydetti. Elçi, "Kürtlerin bugün içinde bulunduğu bu kötü durum, boyunduruk altında kalması, diğer halklar gibi sahip olması gereken haklarından mahrum kalmasının en büyük nedeni Kürtler arasındaki ittifaksızlıktır, dağınıklıktır. Biz birlik ve beraberlik ittifakımızı koruduğumuz takdirde

hiçbir güç bizi yenemeyecektir. Bunun için iki büyük konferansa ihtiyacımız var. Birisi Türkiye‘nin sınırları içerisinde yaşayan Kürtlerle sınırlı bir konferans. Şu anda Kürtlük için mücadele eden, bu uğurda emek veren bizim dışımızda birçok kurum var. Kürtlük adına bedel ödemiş, hizmet etmiş, bu konuda değerli fikirlerini yürütebilecek insanlar var. Bunların hepsini kapsayan bir konferans düzenleyelim. Bir ulusal istem ve bir çözüm projemiz olsun. Bu Kürtlerin tamamına mal edilsin ve bundan sonra da hiç

kimse, ‘Kürtler ne istiyor?‘ diye bir iddiada bulunmasın. Bu çok önemlidir. Çünkü anayasa çalışmalarıyla ilgili bizim çalışmalarımızın temel kaynağı bu olmalıdır. Konferansta belirlenen o istemleri anayasada hayata geçirmek için çaba harcayacağız. Kürtlerin coğrafyası bölünmüş ve parçalara ayrılmıştır. Bu Kürdistan‘ın bir parçası özerk bir yönetime kavuştu. Kürtler o bölgede kendi öz yönetimlerini kurdular, kendi kendilerini yönetiyorlar. Daha önce Arapların yönetiminde olan, onların zulmü altında inleyen,

harabeye çevrilen ülkelerini çok kısa sürede hem imar ettiler hem halklarını onurlu, özgür bir yaşama kavuşturdular. O parçanın özgürleşmesi büyük bir mutluluk ve bizim için umut kaynağı. Bundan sonraki çözümlerde de bize yol gösterici bir harita olabilir. Bütün Kürtleri bir araya getirebilecek, ‘Kürdistan Genel Konferansı‘ adı altında bir konferans düzenlemeyi düşündük. Bunun en önemli olan ayağı güneydeki Güney Kürdistan yönetimidir. Gidip Sayın Barzani‘yi ziyaret ettik. Samimiyet çerçevesinde sohbet

ettik. Bizim kurduğumuz ittifaktan memnun olduğunu dile getirdi. Bizi desteklediğini belirtti. Onlar bu konuda öncülük edecekler" ifadelerini kullandı.

"PKK‘YI TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK GÖRMEYİZ"

Bir gazetecinin PKK‘yı terör örgütü olarak görüp görmedikleri yönündeki sorusunu da cevaplandıran Elçi, "Biz hiçbir zaman PKK‘yı bir terörist örgüt olarak görmeyiz. 14 yıl önce biz Demokratik Kitle Partisi‘ni kurarken, İçişleri Bakanlığının önünde sorulan bir soruya; siyasi hedefi olan, siyasi programı olan, geniş kitle desteği olan bir örgüte terörist örgüt denmesi yanlıştır, haksızlıktır şeklinde cevap vermiştim. Ben o görüşümü savunuyorum. Onun için zaten Türkiye‘de aklı başında olan insanlar da bunu

destekliyor. Dünyada bu kadar geniş halk desteği olan bir harekete ‘terörist‘ demek yanlıştır. Herhalde toplum artık bu yanlış, haksız suçlamayı terk edecektir" ifadelerine yer verdi.

Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile