Ses Toplu Sözleşmenin Hemen Yapılmasını İstiyor
SES Düzce il temsilcisi Cemil Yılmaz, "toplu iş sözleşmemizi görmezden gelenleri uyarmak, toplu sözleşme hakkımızın uygulanmasını ve taleplerimizi ifade etmek için buradayız" dedi.
Yılmaz, yaptığı basın toplantısında "Yıllardır yasal ve meşru toplu sözleşme hakkımızı tanımayan, kullanılmasını engelleyen siyasi iktidar, bu yıl da farklı bir oyun oynamaktadır. Şimdiye kadar ulusal ve uluslar arası sözleşmeleri kabul etmeyen iktidarlar, şimdi de 12 Eylül 2010 tarihinde referandumla yapılan Anayasa değişikliğini de kabul etmeyerek bizleri, 2011 yılında toplu görüşmeye davet etmektedir. Bugün, toplu iş sözleşmemizi görmezden gelenleri uyarmak, toplu sözleşme hakkımızın uygulanmasını ve taleplerimizi ifade etmek için buradayız. Ülkemizin sağlık sistemi, piyasanın sömürü çarkına terk edilirken, sağlık ve sosyal hizmet alanında çalışma ortamı hiç olmadığı kadar parçalanmış ve karmaşıklaştırılmıştır. Çalışanlara her türlü ayrımcılık kullanılarak, ya birlikte örgütlenmeleri engellenmiş, ya da kendi yandaş güdümlü sendikalarına katılmaya zorlanmışlardır. Sendikamıza her yıl yaklaşık 10 bin yeni üye yapılmasına rağmen akıl almaz oyunlarla, ahlaki olmayan yöntem ve baskılarla üyelerimiz istifa ettirilmektedir. Uygulanan istihdam politikaları ile aynı işi yapan emekçiler memur, sözleşmeli, vekil, taşeron işçi diye parçalanırken, aynı işi yapan emekçilere performans adı altında farklı ücret verilmekte, belirgin bir ücret adaletsizliği yaratılarak bu parçalanmışlık daha da pekiştirilmekte, böylece sendikal örgütlenmenin önündeki engeller arttırılmaktadır. Uygulanan sağlık politikaları ile temel bir insan hakkı olan sağlıklı yaşama hakkı artık bir piyasa malı haline getirilmiş, katkı ve katılım payları ile sağlığa ulaşım engellenmiş, sağlık hizmetine ulaşmak açısından kişiler parasına göre sınıflandırılmıştır. 1 Ocak 2012`den itibaren tüm hükümleri yürürlüğe girecek Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası ile sağlık sigortası primi ödemeyecek aile, hane kalmayacaktır. Sosyal Güvenlik Kurumu ise sürekli yayınladığı Sağlıkta Uygulama Tebliğlerle hizmet paketini daralmakta, katkı ve katılım paylarını arttırmaktadır. Sıra kamu hastanelerini piyasa emrine sunmaya ve tama yakın özelleştirilen sağlık hizmeti dışında mülkiyet devrine gelmiş, Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı ile devlet hastanelerinin mülk satışının adımları atılmak istenmektedir. Bu nedenlerle; sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin ve tüm halkımızın bu talan ve yıkıma dur diyerek mücadele etmesi zorunludur. Bütün bu olumsuzluklar sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin toplu sözleşme talebini her zamankinden daha yaşamsal ve acil kılmaktadır. Toplu sözleşme hemen şimdi yapılmalıdır. Önünde hiçbir yasal engel olmadığı halde bunun uygulamaya konmaması kabul edilemez. Devletin imza attığı uluslararası sözleşmelerle bu hak güvence altına alınmıştır. Bu güne kadar kabul etmediğimiz toplu görüşme tarzını yine kabul etmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.2009 Yılında tüm sendika ve konfederasyonlar toplu görüşmelerde tutulan zabıtların hükümet tarafından uygulanmadığını, artık görüşme yapmanın anlamı kalmadığını ve toplu sözleşme yapılıncaya kadar masaya oturmayacaklarını söylemişlerdi. Biz bugün burada ilgili sendikalara sözlerini hatırlatıyor, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin de bu soruyu sormalarını bekliyoruz. Şimdi "toplu görüşme" değil, "toplu sözleşme" zamanıdır. Bu alanda örgütlü sendikalara; "Toplu Görüşme değil, Toplu Sözleşme ve hemen şimdi" uygulanmasında ısrar etmeyi öneriyoruz" dedi.