SESAM Müdürü Doç. Dr. Özdemir Açıklaması 'En Önemli Projelerimizden Biri Şehrin Stratejik Planını Yapmak'
Sakarya Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (SESAM) en önemli projelerinden birinin şehrin stratejik planını yapmak olduğunu belirten merkezin Müdürü Doç. Dr. Mustafa Çağlar Özdemir, projenin amacına ulaştığı takdirde Sakarya’nın, Türkiye’de örnek ve dünyada ise sayılı şehirlerarasında yer almasının mümkün olacağını ifade etti.
Sakarya ilini ve çevresini doğrudan veya dolaylı olarak ilgilendiren; ekonomik, ticari, sosyal, tarihi, idari, kültürel, tarımsal ve endüstriyel alanlarda araştırma, inceleme ve uygulamalar yapan SESAM, elde ettiği bulguları da kamuoyu ve ilgili kurumlarla paylaşan ve Sakarya Üniversitesine bağlı araştırma merkezlerinden biri. Sakarya’nın sosyal ve ekonomik analizlerini yapan merkezin müdürü Doç. Dr. Mustafa Çağlar Özdemir, SESAM’ın çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
SESAM’ı tanıtan ve merkezin ne gibi faaliyetler içerisinde olduğunu anlatan Özdemir, merkezin amacı ve hedefi hakkında, “SESAM Sakarya Üniversitesi, Sakarya Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezinin kısa adıdır. İlk olarak 1965’te İstanbul Üniversitesi İktisat ve İçtimaiyat (Sosyoloji) Enstitüsü bünyesinde kurulan araştırma merkezi 2005’ten beri şu anki ismi ile faaliyetlerini yürütmektedir. Sakarya ilini ve çevresini doğrudan veya dolaylı olarak ilgilendiren, ekonomik, ticari, sosyal, tarihi, idari, kültürel, tarımsal ve endüstriyel alanlarda araştırma, inceleme ve uygulamalar yapar. Elde ettiği bulguları da kamuoyu ve ilgili kurumlarla paylaşır. Hali hazırda uygulanan veya gelecekte uygulanması planlanan politikaların etkinliği doğru ve nitelikli verilere bağlıdır. Hiçbir kurum, bölge, şehir veya ülke doğru verilere sahip olmadan etkin olarak yönetilemez. Bu gerçek bizi Sakarya hakkında farklı alanlarda bilgiler üretmeye itmiştir. Amacımız ilimizdeki dinamizmi doğru yönlendirebilecek planlamaların yapılmasına imkan tanıyan veri setlerini veya havuzunu üretmektir. Üstelik bu sayede şehrin gizli dinamiklerini keşfetme şansına da ulaşıyoruz. Kimi zaman birçok kişinin ihmal ettiği veya göz önünde olmayan önemli dinamikleri de bulup çıkardığımız oluyor” dedi.
SESAM’da verilerin nasıl elde edildiği ve hangi alanlarda, hangi yöntemler ile kullanıldığı hakkında bilgiler aktaran Doç. Dr. Mustafa Çağlar Özdemir, “Araştırma verileri birincil ve ikincil kaynaklardan elde ediliyor. Birincil kaynaklar saha araştırmalarımız sayesinde doğrudan edindiğimiz bilgilerdir. İkincil kaynaklar ise yerel ve ulusal istatistiklerdir. Maalesef 2015’ten beri ulusal istatistik kurumumuz TÜİK, il bazlı veri üretmekten vazgeçti. Veriler istatistiki bölge sınıflandırmasına göre üretiliyor. Biz de, malumunuz olduğu üzere, TR42 bölgesinde yer alıyoruz. Daha açık bir ifade ile Kocaeli, Yalova, Bolu ve Düzce ile birlikte bir beşlem oluşturuyoruz. Birçok ulusal veri bu bölge geneli için bulunuyor. Oysa bizim şehrimizin kendine has sorunlarını çözebilmemiz için şehrimize ilişkin verilere ihtiyaç var. Örneğin ne kadar kadın istihdamımız veya ne kadar genç işsizimiz var bilmemiz gerekiyor. Ancak örneklem üzerine yapılan istatistiki verilerden bu veya benzeri ayrıntıları ayrıştırmak bir hayli güçtür. Bu nedenle lokal araştırmaların yapılması gerekir. SESAM araştırmalarında nitel ve nicel yönlü yöntemleri kapsayan farklı teknikler kullanılmaktadır. Üstelik bu araştırmalar üniversitemizde yapılan yüksek lisans ve doktora tezlerini de muhteviyatına alacak kapsamda yapılabildiği için yöntem konusunda çok hassas davranıyoruz. Bu süreç hem şehrin ihtiyaç duyduğu veri çıktılarının elde edilmesi hem de genç araştırmacıların araştırma yöntemlerini pratik yaparak çok iyi öğrenmelerine fayda sağlıyor. Son zamanlarda nitel yönlü araştırmalarımız için NVivo, QDI Miner, Max QDA gibi programları aktif olarak kullanmaya başladık. Nicel araştırmalarda SPSS zaten standardımız” diye konuştu.
Hazırlanan raporlar kimlerle paylaşılıyor?
SESAM Müdürü Özdemir, “Bizim bir internet sitemiz var bildiğiniz gibi; www.sesam.sakarya.edu.tr Buradan yapılan araştırmalara ulaşılabilir. Ayrıca yerel haber merkezlerine yeni araştırmalar servis ediliyor. Spesifik araştırmalar yaptığımızda ise o alanla ilgili kurum ve kuruluşlarla doğrudan paylaşımlar yapılıyor. Bu çerçevede SATSO, Büyükşehir ve ilçe belediyeleri, Meslek kuruluşları, kamu kurum ve kuruluşları ile araştırmalar paylaşılıyor. Bu bilgiler yapısı ve kapsamı gereği aşağıya doğru saçaklanarak yaygınlaştırılıyor. Örneğin ilçe ve köy bazlı (artık mahalle diyorlar) araştırmalarımızı muhtarlarımızla paylaştığımız da oluyor. SESAM araştırma yapısı gereği farklı uzmanların görev aldığı bir yapıya sahiptir. Ancak bir üst kurulumuz bulunuyor. Merkez müdürü ve yardımcısı ile birlikte farklı sorumluluk alanları tanımlanmış 3 yönetim kurulu üyesi ve bir sabit araştırıcımız var. Her ekibin kendi uzmanlık alanlarında araştırma komisyonları oluşturuluyor. Bunlar esnek ve dinamik bir yapıya sahip. Daha farklı bir ifade ile geçişken bir araştırma ekibinden bahsediyorum. Araştırma komisyonları ihtiyaca veya kesişen alanlara göre ortak çalışmalar yapıp farklı raporlamalar yapabilme kapasitesine sahip” şeklinde konuştu.
En önemli projelerimizden biri şehrin stratejik planını yapmak
SESAM’ın paydaşları ve ortakları hakkında bilgiler veren Özdemir, merkezin yakın gelecekte hangi projeler üzerinde çalışacağı ve bunların Sakarya için faydalarının ne olacağı hakkında da, “Değişkenlik göstermekle birlikte kesinlikle paydaşlarımız ve ortaklarımız var. Örneğin en kapsamlı projelerimizden biri olan “Şehir Hafızası” (https://www.sehirhafizasi.sakarya.edu.tr/), Sakarya Valiliği, SATSO, Büyükşehir Belediyesi, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi paydaş ve ortaklığında yürütülüyor. Kimi projelerimizde ortaklarımız meslek örgütleri oluyor. Kimi zaman da sivil toplum kuruluşları. Yaptığımız araştırma ve projeye göre şekil alıyor. Şu an en önemli projelerimizden biri şehrin stratejik planını yapmak. Hali hazırda Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve SATSO ile yaklaşık 6 aydır aktif olarak çalışıyoruz. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı kapsamında Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini esas aldığımız plan, şehri 2030’a kadar uluslararası düzeyde belirgin sınıf atlatacak program ve kapasiteye sahip. Altyapısını bitirdikten sonra umarız bu çabamız şehrin yöneticileri tarafından ciddi olarak dikkate alınır ve uygulanır. Eğer bu projemizle ne yapmak istediğimiz tam olarak anlaşılırsa Sakarya’nın Türkiye’de örnek, dünyada sayılı şehirlerarasında yer alması mümkün olacaktır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.