'Siber Suçluların Korona Tuzağına Düşmeyin' Uyarısı

En çok dikkat edilmesi gereken şeylerden birinin sosyal medya olduğunu söyleyen Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz, genellikle korona virüs ile ilgili merak uyandıran başlıklara sahip kaynağı ve adresleri bilinmeyen kısaltılmış linklere kuşkuyla yaklaşılması gerektiğini vurgulayarak sadece resmi kurumlardan yapılan açıklamaların dikkate alınması gerektiğini söyledi.



Siber suçluların, internet kullanıcılarının dikkatini çekmek, sahte sitelere yönlendirmek veya virüslü dosyaları indirmelerini sağlamak için gündemdeki haberleri kullandıklarına dikkat çeken Doç. Dr. Koltuksuz, tüm dünyayı etkisine alan Covid-19 salgınında da siber dolandırıcılığa karşı vatandaşları uyardı. Doç. Dr. Koltuksuz, “Siber suçluların gündemde olan konularda merak uyandıran başlıklı kısaltılmış adresleri, özellikle sosyal medya ya da e-posta yoluyla paylaştıklarını görüyoruz. Başlığa merakla tıklayan kişiler hem sahte siteyi paylaşmış oluyor hem de kendi bilgisayarlarına zararlı yazılımları indirebiliyor. Siber suçlular, son dönemde Covid-19 ile ilgili merak uyandıran, sözde video ya da haber başlıklarıyla kendilerine kurban seçmeye çalışıyorlar. Saldırganlar, internette bu konuyla ilgili arama yapan kullanıcıları zararlı yazılımlarla hedef alırken kötü amaçlı yazılımları, pdf, mp4, docx gibi güvenilir görünen dosya formatlarının içerisine saklıyor. Ayrıca, cep telefonlarına ‘Ücretsiz korona virüs testi’ gibi başlıklarla gelen sahte SMS’lerdeki linkler, devlet kurumlarının ismini ya da logolarını kullanarak gönderilen sahte mesajlardaki linkler, sözde bankalardan geldiği izlenimi verilen SMS’lerdeki linkler de kullandıkları diğer yöntemler. Bu nedenle, kaynağı ve adresleri bilinmeyen, kısaltılmış linklere kuşkuyla yaklaşılması gerekiyor” diye konuştu.



“En temel nokta şüpheyle yaklaşmak”

Bu gibi siber saldırılardan kurtulmanın pek çok yolu olduğunu belirten ve “En temel nokta kaynağını bilmediğiniz linklere, kişisel bilgilerinizi isteyen çevrimiçi taleplere şüpheyle yaklaşmak” diyen Koltuksuz, “Kişisel bilgi isteyen linklere tıklamayın. Bunun yerine web sitesinin adresini tarayıcıya kendiniz yazın. E-posta ile gelen kişisel bilgi isteyen taleplere bilgilerinizi vermeyin” diye konuştu.



“Alışveriş yaptığınız sitelere dikkat edin”

Okulların tatil edildiğini, kamu dahil birçok yerde kısmi çalışma sistemine geçildiğini, birçok iş yerinin de kapalı olduğunu, 65 yaş üstündeki kişilere sokağa çıkma yasağı geldiğini hatırlatan Ahmet Koltuksuz, “Sağlık Bakanlığının da evde kalın çağrısıyla birlikte insanlar evlerinden çıkmadan birçok alışverişini internet üzerinden gerçekleştiriyor. Siber suçlular da böyle dönemleri fırsat biliyor. İnternetten alışveriş yapanların kimlik ya da kart bilgilerini ele geçirmek için zararlı yazılımları, sahte cep telefonu uygulamaları veya sahte e-ticaret sitesi gibi çeşitli yöntemleri kullanıyorlar. Bu nedenle sadece güvenli web sitelerine kişisel bilgilerinizi girin. Bir web sitesinin güvenli olduğunu anlamak için alışveriş yaptığınız sitenin SSL sertifikasına sahip olmasına dikkat edin. Adresin ‘https://’ ile başladığından ve adres çubuğunda kilit simgesi olduğundan emin olun. Eğer e-posta ile gelen web adresi, kuruluşun gerçek web adresinden farklı ise bunun bir oltalama saldırısı olduğundan emin olabilirsiniz. Eğer bir uygulama üzerinden alışveriş yapacaksanız uygulamayı kurarken izin verdiğiniz şeylerin neler olduğuna ve bu izinlerin amacıyla bağlantılı olmasına mutlaka dikkat edin.

Güncel virüs programları kullanın, alışverişlerinizi sanal kartınız üzerinden yapın ve limitlerini kontrol edin, hiçbir platforma kredi kartı bilgilerinizi saklama izni vermeyin, ödemenizi yaparken 3D güvenlik yani SMS onay kodu ile alışverişinizi gerçekleştirin” diyerek internet alışverişi konusunda da uyarıda bulundu.

Gereksiz internet kullanımına dikkat

Tüm bunların yanı sıra sadece resmi kurumlardan yapılan açıklamaları dikkate almak gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz, “Kaynağını bilmediğiniz ve cep telefonlarınıza sosyal medya üzerinden gelen, kimliği ve adresi belli olmayan ses veya görüntü kayıtlarını asla ciddiye almayın, bunları yine sosyal medya üzerinden diğer kişilerle paylaşma yoluna gitmeyin. Sosyal medya kirliliğine izin vermeyin. İnternet kullanımını aşırıya kaçmadan yapalım. Çocuklarımız ve gençlerimiz internet üzerinden uzaktan eğitim yapıyor, gereksiz kapasite kullanımından kaçınalım” dedi.