Sigara Kullanımı Tüp Bebek Tedavisini Olumsuz Etkiliyor

Sigara Kullanımı Tüp Bebek Tedavisini Olumsuz Etkiliyor

Prof. Dr. Faruk Buyru, tüp bebek tedavisiyle çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere sigara ve alkolden uzak durmaları gerektiğini belirterek, “Tedavide anne ve baba adayının sigara kullanımı, tüp bebek tedavisini olumsuz etkiliyor” dedi.


Prof. Dr. Faruk Buyru, sigaranın verdiği zararların bilimsel yollarla kanıtlandığını belirterek tüp bebek tedavisiyle çocuk sahibi olmak isteyen çiftleri uyardı.

"Sigara içen ve gebe kalmaya çalışan anne adayının, 'gebe kalınca bırakacağım' diyerek sigaraya devam etmesi doğru değildir" diyen Buyru, "Sigara, gebe kalmayı zorlaştırır. Gebe çok bağımlı ise günde 5 taneye kadar sigara içmesine izin verilebilir. Ama doğrusu hiç sigara kullanmamasıdır" dedi.

Sigaranın gebelikte olumsuz etkilerinin kanıtlandığını belirten Dr. Faruk Buyru, “Gebelikte vitamin, demir kullanımının yararları tartışılabilir, ama sigaranın zararları kesin olarak ortaya konulmuştur. İçinde 4 binden fazla insan sağlığına zararlı madde ihtiva eden sigaranın bağımlılık yapan etkisi nikotinden kaynaklanmaktadır. Nikotin bebeğe giden kan miktarını azaltmak suretiyle erken doğum ve düşük doğum ağırlığına yol açabilmektedir. Yine plasentanın bebek doğmadan ayrılmasına ve gebelikte tansiyon yükselmesine neden olabilir. Bunlar hem fetus, hem de annenin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Annede ortaya çıkan solunum sıkıntıları, doğum sezaryenle yapılacaksa anesteziye bağlı riskler sigara içenlerde daha sık görülür” şeklinde konuştu.

Sigaranın üreme sağlığını da olumsuz etkilediğini vurgulayan Buyru, “Bugün erken menopoza yol açan pek çok neden bilinmese de bilinen nedenler arasında sigara ilk akla gelendir. Sigara yumurtalık kapasitesini olumsuz etkileyerek gebe kalma şansını azaltır. Yine damarlara olan etkisi nedeniyle gebeliğin yerleşeceği rahim iç tabakası sigaradan zarar görebilir. Gebe kalmaya çalışan bir kadının sigara ve alkolden uzak durması, kahve ve kolalı içecekleri fazla tüketmemesi önerilir. Kahve ve kolalı içeceklerde kafein bulunduğu için günde iki bardak-fincan sınırı aşılmamalıdır” diye konuştu.

Tüp bebek tedavisinde başarıyı artırmak için anne ve babalara tavsiyelerde bulunan Buyru, sözlerine şöyle devam etti:
“Tüp bebek tedavisinde başarıyı artırmak için pek çok vitamin ve destekleyici ilaç kullanılmaktadır. Bu vitaminlerin yararı tartışmalıdır, ancak sigaranın tedavi sürecini olumsuz etkilediği kesindir. Tüp bebek veya infetilite tedavisi gören çiftlerde hem kadının, hem de erkeğin sigaradan uzak durması son derece önemlidir. Erkekte sperm kalitesi, kadında ise yumurta kalitesi ve rahim içi sigaradan olumsuz etkilenir. Bu nedenle tüp bebek tedavisinde de hem erkeğin, hem de kadının sigara kullanımı başarı oranlarını düşürür. Çok zahmetli, masraflı bir süreç olan tüp bebek tedavisi öncesi çiftler sigarayı bırakmalı, tedaviye ondan sonra başlanmalıdır.”
Prof. Dr. Buyru, gebelikte ilk üç ay dahil kozmetiklerin ve saç boyatmanın bugüne kadar gösterilmiş zararlı bir etkisi bulunmadığını belirtti.

"Çayın aşırıya kaçılmadıkça bir zararı yoktur” diyen Buyru, “Bitki çaylarının çoğu da gebelikte tüketilebilir. Ancak adaçayı, fesleğen, ahududu, keten tohumu çayları aşırı tüketildikleri takdirde düşük ve erken doğum riskini arttırabilir. Ama gebe kadının bir tane adaçayı içtim diye korkmasına da gerek yoktur. Bunlar ancak aşırı tüketimde zararlı olabilir. Kırmızı bitki çaylarının bir zararı yoktur. Yeşil çayın da gebelikte fazla tüketilmemesi gerekir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Faruk Buyru, alkol ve her türlü bağımlılık yapıcı maddenin gebe kalma ve gebelik sürecinde kullanılmaması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Alkol ve her türlü bağımlılık yapıcı madde, gebe kalma ve gebelik sürecinde kullanılmamalıdır. Bu tür maddeler anne sağlığını olumsuz etkiledikleri gibi, erken doğum, gelişme geriliği ve bebeğin anne karnında ölümüne neden olabilirler. Gebelikte hipertansiyon, preeklampsi riski artar. Gebelik esnasında alkol kullanımının bebek gelişimi üzerinde ciddi etkileri olabilmektedir. Alkol kullanımı sonucu bebekte ciddi gelişim geriliği, yüz anormallikleri ve zeka geriliği görülebilmektedir. Bu duruma özel olarak ‘fetal alkol sendromu’ adı verilmektedir. Gebelikte hangi seviyedeki alkol alımının bebekte hasara yol açtığı bilinmemektedir. Bu nedenle alkol tüketimi gebelikte önerilmez.”
Gebelik döneminde uyuşturucu maddelerin kullanımının bebeğin gelişiminde gerilemeye neden olduğunu kaydeden Buyru, bağımlılıkların anne karnında bebek ölümü ve yeni doğmuş bebekte yoksunluk krizlerine yol açabildiğini vurguladı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile