Simav Kaymakamı Ünal: Polislerin Vatandaşı Tek Tek Takip Etmesi Şeklinde Bir Emir Ve Direk
Kütahya‘nın Simav Kaymakamı Yüksel Ünal, "Polislere direkt olarak ‘polislerin vatandaşı tek tek takip etmesi‘ şeklinde bir emir ve direktif yayınlanmamıştır." dedi.
Kütahya‘nın Simav Kaymakamı Yüksel Ünal, "Polislere direkt olarak ‘polislerin vatandaşı tek tek takip etmesi‘ şeklinde bir emir ve direktif yayınlanmamıştır." dedi. Kaymakam Ünal, konuyla ilgili basında yer alan bir haber üzerine açıklamalarda bulundu. Kütahya Valisi ile yaptıkları toplantıda il mülki amirinin yeni mahallede uyguladığı ‘beng marking‘ sisteminden bahsettiğini kaydeden Kaymakam Ünal, "Bu sistem çerçevesinde ilçelerde herhangi bir sorun olduğu zaman bu sorunun önce tespiti, sonra teşhisi ve tedavisinde ne gibi yöntemler ele alınacağı anlatıldı. Bu sistemle ilgili toplantılarda bir konu ortaya yatırılıyor ve bu konuda fikrini ifade edenlerin eşit oy hakkı var. Problemin çözümü nasıl olmalı, nasıl halledilmeli. Bir Ting Teng modeli bir sistemdi. Ben de göreve başladıktan sonra gördüm ki 7 tane olaydan 4 tanesi tehdit ve hakaret. Küfür olayının yaygın olduğunu gördüm. İlçe kaymakamı olarak 5442 İl İdaresi Kanunu‘nun vermiş olduğu ‘Esenlik‘ denen bir yetki var. Kamunun esenliğinin sağlanması. İlçemizde de valimizin uyguladığı gibi bir sistem uygulayabilir miyiz dedik. Emniyet, jandarma ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında katıldığı bir toplantı yaptık. Simav‘daki gürültüyü nasıl önleriz diye bir çalışma başlattık. Rehberlik Araştırma Enstitüsü‘nün hazırlamış olduğu ‘İnsan neden küfür eder‘ adlı yazıyı okuduk. Küfür etme sebepleri üzerinde durduk. Peki ilçemizde biz bunu nasıl önleriz diye fikir alışverişinde bulunduk ve kararlar aldık." dedi. Geçtiğimiz Cumartesi günü kendilerine gelen 5 asayiş olayından 3 tanesinde tehdit ve hakaret bulunduğuna dikkatleri çeken Ünal, "Çok tahammülü olmayan, saygısı olmayan bir millet haline dönüştük. Amacımız bununla ilgili tedbir almak, bu insanların hakaretlerinden doğacak onarılmaz olayları önlemek yolu bu konuda uyarı yapmak ve dikkat çekmektir." ifadelerini kullandı. Asayiş toplantılarında alınmış olan kararlar doğrultusunda hareket ettiklerini belirten Ünal, sözlerine şöyle devam etti: "Bu kararlar neticesinde kamuya ait olan yerlerde,vatandaşlarımızdan gelen ihbar ve şikayetler olması durumunda; bu kahvehane olabilir, pazar olabilir, internet cafe olabilir, bunun gibi kamuya ait vatandaşın en çok girip çıktığı yerlerde, küfürlü olayların ihbar edilmesi halinde, sadece emniyet değil zabıta ve jandarma da kanuna göre işlem yapmak durumundadır. Bizim ekstradan eklediğimiz bir şey yok. Bu gibi olan yerlerin tespit edilmesi halinde ‘Bir de bize bir bildirin, tekrar asayiş toplantısında ne gibi tedbirler alabileceğimizi görüşürüz.‘ dedik. Şu anda takipte olan bir vatandaşımız yok. Biz bunları tek tek denetleyemeyiz, denetleme imkanımız da yoktur. Ancak vatandaşımızın ihbarı, şikayeti ve genel umumun rahatsızlığı durumunda, ihbar ve şikayetlerin değerlendirilmesi sonucunda ancak biz emniyete, jandarmaya, zabıtaya ve diğer kamu görevlilerine işlem yapılması için emir ve direktif verebiliriz." Çok küfür edilen yerleri ikaz edeceklerini kaydeden Ünal, "Yazı asacağız belki de. ‘Dikkat bu yerde küfür edilmektedir‘. Buna uymamak emre itaatsizlik olur, 70 lira da para cezası var. Yani dikkat çekmek lazım, vatandaş da bilsin. Vatandaş kendi tedbirini kendi alsın. Bir kişi küfür etmeyi sevmiyorsa edilmeyi de sevmiyordur. Küfür etmeyinde küfür de yemeyin. Güzel anlayışlı bir toplum olalım, amaç o." diye konuştu. Kamuya ait insanların en çok girdiği yerlerde acaba küfredilen yerler var mı diye emniyete, jandarmaya, zabıtaya söylediklerini aktaran Ünal, istihbarat ve şikayet gelmesi durumunda bu gibi yerlerde inceleme yapılmasını istediklerini söyledi. Ünal, "Uyarın vatandaşları küfür edilmesin‘ dedik. Bu gibi kişileri biz de istemiyoruz. Bu gibi yerlerde oturanlara ise ‘bak kardeşim burada küfür ediliyor, küfürlü hava sahasıdır, küfür edilmektedir.‘ Ya da küfür edilmeyen yerlerde ise nasıl ki kahvehaneye girdiğin zaman ‘Sigara içmek yasak, kumar oynamak yasak‘ diyorsa burada da ‘küfür etmek yasaktır‘ gibi bir ibare olsun. Vatandaşlarımız da tercihini ona göre kullansın istedik. Bunların hepsi de Avrupa Birliği‘ne giden Türkiye‘de, küçük bir ilçe olan Simav‘da acaba başarılı olabilir mi, dikkat çekebilir miyiz, Simav‘da bunu başarabilir miyiz, güzel, temiz, ahlaklı insanlar yetiştirebilir miyiz diye düşündük. Böyle bir karar aldık, bu şekilde de uygulamaya devam edeceğiz." diye sözlerini tamamladı.