Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (EDP) organize ettiği "Kürt Sorunu ve Çözüm Önerileri" konulu konferansa katılmak üzere Türkiye'ye gelen İrlanda Cumhuriyet Ordusu'nun (IRA) siyasi kanadı Sinn Ferin üyesi Joe Reillyy, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Reilly, IRA ile İngiltere devleti arasında geçen görüşmeleri ve barışa giden süreci özetledi, PKK terörü sorunu ve yapılması gerekenler konusunda tavsiyelerde bulundu.
İrlanda'daki görüşmelerde bazı politik liderlerin dahil edildiğini belirten Reilly, Clinton, Blair ve Renolds gibi liderlerin sürece katkıda bulunduklarını söyledi.
PKK konusunu çok fazla bilmediğini sadece dışarıdan gözlemlediğini anlatan Reilly, uzaktan bakınca IRA ile PKK arasında benzerlikler gördüğünü söyledi. Railley, "Uzaktan bakınca bile IRA ile PKK arasında benzerlikler var. On yıllardır süren bir çatışma ortamı var. Çekilmiş büyük acılar söz konusu. Binlerce ölüm ve mahkum söz konusu. Kimse bu durumdan galibiyetle çıkamıyor. Çok benzer konular. Kazanan yok, herkes kaybediyor. Çatışmayı sonlandırmak ve çözüme ulaştırmak için başlangıç zemini oluşturmak gerekiyor." diye konuştu.
BARIŞI VE REFAHI SAĞLAMAK İÇİN HER TÜRLÜ TEMAS YAPILABİLİR
Türkiye gündemini bir süredir meşgul eden terör örgütü elebaşı Abdullan Öcalan ile devletin görüştüğü yönündeki açıklamaların hatırlatılması üzerine Reilly, "Temaslar her zaman iyidir. Amacı tabi ki barış ve refahı sağlamak olduğu sürece. Ne kadar çok temas olursa o kadar iyi olur. Sorunların çözümünü sanal alem üzerinden telefon üzerinden gerçekleştiremeyiz. Yüz yüze görüşmemiz, temas halinde olmamız, diyalog süreçlerini açmamız ve çözüm için müzakere sürecini başlatmalıyız. Temas çok olumlu." diye konuştu.
MAHKUMLARIN SERBEST BIRAKILMASI ÖN KOŞULUMUZ OLMADI
Barış görüşmelerinde "mahkumların serbest bırakılması" gibi bir ön koşulları olmadığını aktaran Reilly, "Ama sürecin başlarında mahkumlar da serbest bırakılmaya başladı. Mahkumlar çatışmalara neden olan sorunun kendisi değiller. Sadece sorun nedeniyle onun da mağduru olan insanlar. Dolayısıyla onlara sorun olarak odaklanmak yerine sorunun kendisine odaklanmak ve mahkumlarında çatışmanın mağduru olduklarını anlamak gerekiyor."
Mahkumlar konusunun müzakerelerde önemli yer tuttuğunu da ifade eden Reilly, "İrlanda toplumunda mahkumların saygınlığı çok yüksektir. Onların desteği olmadan barış sürecini işletmemiz mümkün olmazdı. Mahkumların serbest bırakılması ile birlikte barış süreci çok güçlendi. Dolayısıyla mahkumlar bu tür süreçlerin merkezi konusu oluyor. İrlanda'da serbest bırakılan mahkumlar barış sürecini çok çok güçlendirildi." şeklinde konuştu.
Sürecin başında Sinn Fein IRA'nın silah bırakmasıyla birlikte İngiliz Devleti'nin İrlanda'nın kuzeyinde bulunan askeri tesislerinin kapatılması ve kaldırılmasını istediğini aktaran Reilly, "Karşılıklı adımlar atıldı. Barış adım adım inşa edildi. Bir dönem müzakereler durmuş ve diyalog kopmuştu o dönemde IRA Londra'da bir dizi eylem yaptı. Ondan sonra tekrar görüşmeler başlayınca barış görüşmelerinin sivilleştirilmesi konusunda adımlar atıldı. Görüşmelerinin güçlenmes ve güven ortamının tesis edilmesiyle IRA Britanya'ya güven duyduğunu ve silahsızlanmayı kabul etti. Aynı anda İngiltere İrlanda'daki askeri tesisleri kapattı." dedi.
"PKK'nın eylemsizlik kararı verdiği bazı dönemlerde, örgütün kontrolü dışındaki bazı grupların terör eylemi gerçekleştirdiğinin basın mensupları tarafından belirtilmesi üzerine Reilly, IRA'da böyle bir durum olmadığını bildirdi. IRA'nın daha disiplinli bir tutum içinde olduğunu aktaran Reilly, " Masadan kalkmak yerine asıl mesele sorun nedir nasıl çözebiliriz diye yaklaşmak gerekiyor. Biz müzakereleri başlattığımız zaman aklımızdan bile geçmezdi. Jerry Adams'ın İngiltere'de Başbakanlık konutuna girip çıkacağı. Ama artık bu olağan birşey. Eski düşmanların dost olabileceği birlikte çalışabileceği görüldü." şeklinde konuştu.