Siyasette Erbakan şenliği
"Erbakan'a oy vermeyen 3 delegenin de geçersiz oy kullandıkları anlaşıldı. Bu, bütün oylar Erbakan'a verildi demektir."
Necmettin Erbakan iki veya üç yaş büyüktür benden. Dünyamızı yılın hangi ayı ve günü şereflendirmiştir bilmiyorum, ama doğum yıllarımız belli: o 1926’lıdır, ben 1929’lu. Seksenini geçmiş iki «pîrifâni» diyebiliriz. Yaşıt sayılacağımız için çok yıl önce ben ona, kendi kinâyesiyle Gulu Gulu Necmettin adını takmıştım; şakadan anlar.
Erbakan, pazar günü toplanan Saadet Partisi kongresinde 687 delegeden 684’ünün oylarını alarak genel başkan seçildi.
Ne var bunda, diyenler olabilir... mi acaba, diye bir an duraladım:
-Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Bahçeli vd. başkanlara bu renkli sîma da katılsa, siyasî mücadele daha şenlikli olmaz mı?
Olur, olur! Bunca bildiklerimize rağmen, hazretin bu yaştan sonra daha neler yapabileceğini, hoş görün ben de kestiremem. Hayli tatsız geçen partiler arası tartışmaların, atışmaların kısa sürede şenliğe döneceğini söyleyebilirim size... Daha fazlasını sormayın da, ben size bu tarihî malzeme hakkında ufak tefek bilgiler vereyim.
* Akla şu sual gelebilir: 687 delege arasında Erbakan’a oy vermeyen o üç kişi kimlermiş acaba? Benim de aklıma geldi. Aldığım cevap:
-Üç muhalif demek doğru değil; o üç kişi oyları –her ne sebepleyse- geçersiz sayılanlarmış.
Siz böyle bir seçim gördünüz mü daha önce?
Adam oyların tamamını alarak seçilmiş.
* Say deseniz ben çıkaramazdım, sordum. Bu Erbakan’ın BEŞİNCİ GENEL BAŞKANLIĞI imiş. Dikkatinizi çekerim, bu beş partinin dört ayrı adı var: Millî Nizam, Millî Selamet, Refah ve Saadet partileri. Son partinin adına bu seçimle «Milli Görüş» damgası da eklenmiş.
* Kongre salonundaki kürsünün bir râkımı (yükselti’si) var elbette. Necmettin Bey’in arası artık –tıpkı bendeniz gibi- merdiven basamaklarıyla pek iyi olmadığı için, tâze(!) seçilmiş başkan, kürsü hizasına asansörlü (vinçle takviyeli de diyeliliriz) bir koltukla yükseltilmiş.
* Divan Başkanı Erbakan’ın başkan adaylığını (Yasin Hatiboğlu, kim bilir aklından neler geçtiyse) hüngür hüngür ağlayarak açıklayabilmiş. Buna «hikmetihuda» derler, demiş. (Mecazî anlamı «Akıl ermez hal» demektir.) Delegelere hitap ederken, Erbakan da tutamamış gözyaşlarını.
* Erbakan’ın Genel İdare Kurulu şu kimselerden oluşmuş: Şevket Kazan, Oğuzhan Asiltürk, Recai Kutan, Fehim Adak... (Tanımanız için ben yaşta olmanız gerekmeyen, mutat maiyet erkânı). Dahası var: Fatih Erbakan (Müzmin G. Başkanın oğlu), Elif Erbakan Altınöz (kızı), Orhan Altınöz (dünürü), Mehmet Karaman (özel kalem müdürü); damadı Mehmet Altınöz’e şimdilik yedek listede yer verilmiş.
* Gulu Gulu dostum söz arasına vecizeler de sıkıştırır, ki tadına doyum olmaz. Nitekim daha işe başlarken «AKP içi saman dolu kuştur, bu kuşun canlısı (yani aslı) Saadet Partisi’dir» buyurmuş. / «AKP ve CHP ikiz kardeştir. Hepsi AB’cidir. Avrupalı dediğiniz adam yüzünü yıkamayı bilmez, tuvalete girdiği gibi çıkar» demiş./ «Suudi Arabistan Kralı Tayyip’e İslam nişanı takıyor. Yahu neyi idare ediyor, nehirlerin suyu bile satılık» demiş./ «Bizim yaptığımız, ıslah olmayacak ağacı budamaktır. Budanan ağaç daha güçlü gelir» müjdesini vermiş.
*
Hoşça vakit geçirmenizi dilerim. Şenlik başladı.
Dil Yâresi
Pazar günkü Radikal’de bir başlık: «Ratingciler aptalca işler yaptı» diyordu. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz sanayicilerle basına kapalı bir toplantıda buluşmuş. Şebnem Turhan ile Aram Ekin Duran’ın haberine göre, gündemin tartışılan bir konusu da rating kuruluşları olmuş.
Niye herkesin diye geldiği gibi reyting değil de rating, merak ettim?
* Türkçe Sözlük evet rating diyor. Ve hemen ilave ediyor: «bkz. değerlendirme, takdir.» Yani bugünkü anlamı değil.
* Meydan Larousse kelimenin denizcilik terimi olarak anlamını vermiş: «Yatları dört sınıfa ayırmaya yarayan ve metre veya ayak olarak ifade edilen rakam.»
* Büyük Larousse İngilizce kelimenin iktisat terimi olarak anlamını da eklemiş: «ödeme gücünü değerlendirmek için yapılan inceleme.»
*Sevan Nişanyan, kelimenin Latince ratus’tan («hesaplanmış, ölçülü») türetildiğini söylüyor.
Bence doğru bilgi Ayverdi Sözlüğü’nde ve şu: Reyting.i. (İng. Rating). «Derece, takdir, tahmin» anlamında olup dilimizde özellikle «televizyon kanallarının seyredilme oranlarının belirtilmesi» anlamında kullanılmaktadır.