Sloganları tek atış, tek ölüm

Türk Silahlı Kuvvetleri, "en çekinilen savaşçılar" olarak nitelendirilen keskin nişancılarını, özel kurulan birlikte yetiştiriyor. "Keskin nişancı okulu" olarak da anılan birlikte, kursiyerlere gizlenme ve sabır eğitimi veriliyor, "tek atış tek ölüm" parolasıyla hedefi vurmaları sağlanıyor. Eğitimlerin herhangi bölümünde başarısız olanlar ise kursun bitimi beklenmeden birliklerine gönderiliyor.

AA ekibi, Türk Silahlı Kuvvetlerine keskin nişancı yetiştiren Atıcılık ve Uzman Nişancı Eğitim Birlik Komutanlığındaki (ATUNEB) eğitimleri görüntüledi.

Birlik komutanlarınca seçilen fiziki kondisyonu yüksek, refleksleri sağlam uzman çavuşlar, ATUNEB'de 5 haftalık eğitimden geçiyor. Teorik ve pratik olarak verilen eğitimin sonunda başarılı olanlar keskin nişancı brövesini takmaya hak kazanıyor. Birlikteki eğitim sürecinde defalarca atış yapılıyor. Eğitimin herhangi bir bölümünde başarısız olanlar ise kursun tamamlanması beklenmeden birliklerine gönderiliyor.

Keskin nişancı adayları eğitimlerinin ilk bölümüne kullanacakları silahları tanımakla başlıyor. Eğitmenler tarafından keskin nişancı tüfeği accuracy'nin özellikleri kursiyerlere detaylıca anlatılıyor. Eğitmenler ilk yerli üretim keskin nişancı tüfeği olan Bora-12 hakkında da kursiyerleri bilgilendiriyor.

Sabır eğitimi

Kursiyerler en az tüfek kadar önemli olan mesafe ölçüm cihazı lazermetre, havadaki nemi, basıncı, sıcaklığı ölçen hava ölçüm cihazı, dürbün ve balistik bilgisayarı da kullanmayı öğreniyor.

Ardından keskin nişancı adaylarına hava şartlarının atışa etkileri konusunda dershanede eğitim veriliyor. Kursiyerlere uzun mesafeli atışta rakımdan, hava sıcaklığına, basınçtan, neme kadar birçok unsurun etkili olduğu anlatılıyor.

Bazı görevler kapsamında keskin nişancıların mevzilerinde 5 saate kadar kalmaları gerekiyor. Bu kapsamda birliğe gelen kursiyerlere sabır eğitimi de veriliyor.

Yaptıkları kamuflajla "görünmez" oluyorlar

Eğitimdeki birinci haftanın sonunda kursiyerler hem yazılı hem uygulamalı sınava alınıyor. Dikkat testine de giren kursiyerlerden başarısız olanlar daha ilk haftadan birliklerine dönmek zorunda kalıyor.

Eğitimlerin ağırlıklı bölümünü ise atış oluşturuyor. Kursiyerler havalı atış poligonunda nişancılık yeteneklerini geliştirirken simülasyon dershanesinde doğru atışın nasıl olması gerektiğini bilgisayar destekli öğreniyor.

Birlikteki son teknolojiyle donatılmış olimpik atış polifonu ise dikkat çekiyor. Keskin nişancı adaylarına en az nişancılık kadar önemli olan hedefin tespiti ve teşhisi konularında da eğitim veriliyor.

Gizlenme ise birlikteki bir diğer önemli eğitim konusu olarak kursiyerlerin karşısına çıkıyor. Keskin nişancı adayları bu eğitimde arazi şartlarına uygun bir şekilde gizlenmeyi ve mevzilenmeyi öğreniyor. Keskin nişancılığın parolası olan "görülmeden görmek" kursiyerlere uygulamalı olarak gösteriliyor.

Aldıkları eğitimin ardından kayalık alana gizlenen bir keskin nişancı adayını görmek ise adeta imkansızlaşıyor.

"Tek atış tek ölüm"

Spora da önem verilen kursun sonunda keskin nişancı adayları gece ve gündüz, farklı mesafe ve büyüklükteki hedeflere kısa zamanda "tek atış tek ölüm" parolasıyla görevi sırasında karşılaşabileceği tüm atışları gerçekleştiriyor.

Atışlarda başarılı olanlar keskin nişancı brövesi takmaya hak kazanıyor.

Atıcılık ve Uzman Nişancı Eğitim Birlik Komutanı Piyade Albay Çağlayan Polat, birliklerinin taktik görevlerde duyulan ihtiyaç nedeniyle dünya ordularındaki gelişmelere paralel olarak ve uluslararası platformlarda Türkiye'yi temsil edecek atıcıların yetiştirilmesi amacıyla kurulduğunu belirtti.

Albay Polat, "Hedefimiz, geleceğin muharebe sahasında her türlü ortamda görev yapacak Kara Kuvvetleri birliklerine asimetrik etki sağlayacak şekilde, keskin ve uzman nişancı silah ve donanımına sahip, tek atımda hedefini etkisiz hale getirebilecek keskin ve uzman nişancılar yetiştirebilmektir" diye konuştu.