'Soruşturma numaraları farklı'

Devrimci Karargâh isimli "sol terör örgütü"ne yardım ve yataklık iddiasıyla tutuklanarak Silivri 4 No'lu Koğuş'a konulan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, hakkındaki iddialara mektupla yanıt verdi. El yazısıyla yazdığı mektupta iddiaları yalanlayan Avcı, Fethullah Gülen cemaatinin komplosuyla karşı karşıya olduğunu söyledi. Avcı, mektubunda hakkındaki iddalara şöyle yanıt verdi:

ARINÇ'A GÖNDERME: (Devlet Bakanı Arınç soruşturmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada 'Ben başkasının yalancısıyım' demişti) Ben ne Gülen cemaatini ne de tarikatları ne de başta fikir düşünce, inanç hareketlerini suç olarak görmüyorum. Hatta kendi mecralarında kalmak kaydıyla faydalı bile olduklarını savunuyorum.
Cemaatin emniyet ve adliye içerisindeki elemanları vasıtasıyla hukukun binlerce kişiyi dinlemesi elde edilen bilgileri şantaj, iftira amaçlı kullanması adli tahkikatları sahte evrak ve belgelerle yanlış yönlendirmesi, kendisine karşı olan kişi ve gruplara komplo yapmasına karşıyım. Kitapta delil yok diyorlar.
Her taraf delil dolu. 9 aydır iddialarım incelenmiyor, araştırılmıyor. Niçin kitap yazdı? Kitap yazdığı için mi tutuklandı, hakkında işlem yapılacağı için kitap yazdı diyorlar. Bunu öğrenmek için başkasının yalancısı olmaya gerek yok. Araştırılırsa doğru bulunur. Ben Necdet Kılıçtan dolayı tutuklanmadım, tersine Necdet Kılıç benden dolayı tutuklandı, bu olayda masumdur.
Aileme anlattım

BİR KADINLA OLAN İLİŞKİSİ: Basına sızdırdıkları, açığı vardı ve özel hayatıyla ilgili konuyu bilmesi gereken yakımlarım zaten 2009 yılı 6. ayından beri biliyorlar. Bundan dolayı kimse beni tehdit edemez. Ancak, bundan dolayı ses bulup kaset vs. ile cemaat denedi onunda elinde bir şey yoktur. Asıl sorun benim hakkımda şantaj bilgileri toplamak için telefonları imei numaram üzerinde uyduruk bir örgüt adına karar aldılar.
Solcularla görüşüyorum

ÖRGÜTE YARDIM İDDİASI: Ben Mersin'de çalışıyorken yakaladığım, sorguladığım sağcı solcu birçok insanla görüşüyorum. İlişkimi devam ettiriyorum. Telefon kayıtlarıma baktıklarına göre onu da görmediler. 'Adli konuda yardım istedi' diyorlar.
Necdet'in evine hırsız girdi. Yardım istedi. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü'ne telefon ettim. Hiç kimsenin kanunsuz işine yardım etmedim, etmem. Necdet takip edildiğini söyledi. Yakın zamanda apartmanındaki inşaat dolayısıyla çelişkide olduğu kişiler vardı. Onlar mı emin değildi. Aradı. Ben de 'şikâyet et' dedim. Sonra 3-4 defa cep telefonuyla aradım.

KILIÇ'A BİLGİ: Bazı gazetelere göre benim soruşturma numarasını söyleyerek Necdet Kılıç'a bilgi verdiğimi yazıyorlar. Dolasıyla örgüte yardım ettiğimi yazıyorlar. Benim ve arkadaşımın Necdet Kılıç'ın eski telefonumuzun IMEI numarası üzerine alınan istihbari önleme dinlemesinin İstanbul Özel Yetkili Mahkemesi'nin 2009/1860 sayılı kararıdır. Müfettişler ifademde yazmışlar ve davacı olmuşumdur. Bu ifade elde mevcuttur. Halbuki Devrimci Karargâh örgütü ile ilgili savcının hazırlık numarası 2009/1868'dir. Hiç birbiriyle alakası yoktur.
Necdet Kılıç taciz, takip edildiğini takipçilere sorduğunda takip etmediklerini vs. söylediğinde savcılığa şikâyet et. Kanunsuz dinlemeyle ilgili karar tarihini öğrendim 2009/1860 onu da 'Yazarak şikâyet et' dedim. Birbiriyle alakasız konular bilerek karıştırılmakta. Böylece savcının örgüt dosyası, numarasını şüpheliye söyledi. Soruşturmanın gizliliğini ihlal etti diyorlar. Bu alakasızdır.
Şifreli dinleme yok

ŞİFRELİ CİHAZ: 'E-posta şifrelerini şifreli dinleme önleyici cihazına verdi' diyorlar. Böyle bir sistem cihazı yoktur. Bu kadar basit konuyu çarpıtıp, sanki kişilere bilgi vermişim gibi göstermek istediklerini biliyorum.  Ben geçmişte de hayatımı riske ederek, hatalı, yanlış, hukuksuz herkese karşı tavır aldım. Susurluk anlayışı iktidardayken 28 Şubat'ta militarist kimseler hakim iken açık aleni olarak tavrımı koydum. Bugün cemaat anlayışı hakimdir.

CHP'lilere ziyaret uyarısı
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun CHP'li üyeleri Ahmet Ersin, Çetin Soysal, Malik Ecder Özdemir ve  Ali Rıza Ertemür, önceki gün Adalet Bakanlığı'na başvurarak Ergenekon davası kapsamında tutuklu bulunan Mehmet Haberal, Fatih Hilmioğlu ve Hanefi Avcı'yı ziyaret etmek için izin istedi. Ancak, bakanlıktan izin çıkmadı. Akşam saatlerinde Adalet Bakanı Sadullah Ergin, CHP'li Ersin'i telefonla arayarak, devam eden yargı süreci nedeniyle ziyaret girişiminin ertelenmesini istedi. Ersin ise, "Ok yaydan çıktı, biz gideceğiz" dedi. Bunun üzerine izin veren Ergin,  "Peki ben arkadaşlarla konuşayım, siz de lütfen yargıyı etkileyecek sözlerden kaçının, duyarlı davranın" uyarısı yaptı. CHP'li dört milletvekili bugün Silivri Cezaevi'ne gidecek.

Avukatı itiraz edecek
Hanefi Avcı'nın avukatı dün tutukluluğun kaldırılması için mahkemeye başvurdu. Avcı'nın İstanbul Barosu tarafından atanan avukatı Bahtiyar Kurt, "'Karara itiraz etmeyeceğim, tahliyemi istemiyorum' şeklindeki görüş kendisinin şahsi görüşüdür. Bana itirazı yapmamam konusunda söylenmiş bir şey yok. İşin o tarafını bana bırakmıştır" dedi. 28 Eylül'de tutuklanan Avcı'nın avukatı Kurt, itiraz süresinin son gününde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçede, müvekkilinin tutukluluğunun kaldırılmasını talep etti.