Çalışmalarını "Anayasayı milletle yapana kadar şimdilik evet!" sloganıyla sürdürdüklerine vurgu yapan Çalışkan "Milleti kısır tartışmaların içine çeken liderlerin olumsuz tutumların rağmen evet demeye çağırıyoruz." dedi.
Referandumda partilerin siyasi çekişmelerinde yer alan "Memur Kemal Efendi" ile "Recep Bey" tartışmasından vatandaşların rahatsızlık duymaya başladığını söyleyen Çalışkan, "Halkımıza gına geldi. Referandumun konusu bunlar olmamalıydı. Liderler belden aşağı düello yapmak yerine, paketin içindekileri millete anlatsalardı çok daha yararlı iş yapmış olurlardı. Bu kısır çekişmelerle yol alınamaz." şeklinde konuştu.
Referandumda anayasa değişiklik paketinin yetersizliğine rağmen evet oyu kullanacaklarını ifade eden Çalışkan "Biz anayasa değişiklik paketinin tüm yetersizliğine rağmen, anayasa yapım çalışmalarını bir adım ileriye götüreceği için evet oyu kullanacağız. Ama 13 Eylül sabahı yeni bir anayasa yapılması için talebimizi sürdüreceğiz. Referandumu asla bir güven oylamasına dönüşmemelidir. Burada partileri oylamıyoruz. Burada oylanan değişiklik paketidir. Bu açıdan bakmamız önemlidir. Siyasiler bu işi siyasi ranta dönüştürmek istemektedirler. Böyle temel bir meseleyi siyasi risk ve rant olarak görmek kimseye bir şey kazandırmaz. Bu milletin meselesidir. Referandum böyle değerlendirilmelidir." dedi.
Çalışkan, referandumu boykot etmeninde baskıcı, statükonun devamını isteyen "hayır" cephesinin ekmeğine yağ sürmekten başka bir işe yaramayacağını belirtti.
Kampanya döneminde iktidar ve ana muhalefet liderleri başarısız bir sınav verdiklerini söyleyen Çalışkan, "Ama inanıyoruz ki halkımız sağduyu ile hareket edecek ve hukuksuzluğu biraz da olsa ortadan kaldıracak bu düzenlemelere evet verecektir. Referandumda alınacak sonuçla milletle yapılacak bir anayasanın ilk adımı atılmış olacaktır. Aksi takdirde bundan böyle kimse yeni bir anayasa yapma cesareti gösteremez. Böyle bir sonuca vesile olunacağına ihtimal vermiyoruz." şeklinde konuştu.
