Stefan Füle Açıklaması

Ancak Türkiye’de kız çocuklarının okula gitmeme oranı Avrupa’ya göre dört kat fazla” dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in katılımıyla gerçekleştirilen “Kadının İnsan Haklarındaki Gelişmeleri” konulu toplantıya katılan Avrupa Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle, Türkiye’nin ilerleyerek geliştiğini söyledi.

Türkiye’nin sürekli ilerleme kaydettiğini dile getiren Füle, “Ülkenizdeki yakın zamandaki gelişmeler siyasi iradenin neler elde edebileceğini göstermiştir. Mesela nisan ayında kabul edilen yargı paketi temel hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi ve kötü müdahaleye karşı ifade özgürlüğünü ifade etmektedir. Güneydoğu’da terörizm ve şiddetle ilgili neler yapıldığını göstermektedir. Nisandan buyana yapılan demokratikleşme paketi de söz konusudur. Bunlar gerçekten önemli konuları kapsamaktadır. Burada iyi bir ilerleme sağlanmıştır” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE TOPLUMSAL EŞİTLİĞİN SAĞLANMASINDA YALNIZ DEĞİLDİR”
“Kadınların hakları ve toplumsal cinsiyet konuları Cumhuriyetin kurulduğundan itibaren Türkiye için çok önemlidir” diyen Stefan Füle, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu toplantıda tek erkek sesi olarak konuşuyorum. Kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddette önemli olan mücadele etmektir. Hiçbir kuş tek kanatlı uçamaz. Bir toplumda verilen kararlara karar mekanizmalarından yarısı katılıyorsa o toplum bir adım ilerleyemez. Avrupa Birliği toplumsal eşitlik ve kadının korunması üzerinde durmaktadır. Son zamanda Türkiye’de bu konuda atılan adımları tebrik ettiğimi söylemek istiyorum. Erkeklerin babalık izini alması, kamu ve sağlık çalışanlarının bu haklarında faydalanması çok önemli bir çalışmalardır. Eş makamlarımızla çok çalışma yapmaktayız. Çalışmaların pekiştirilmesi ve güçlendirilmesi gerekir. Türkiye toplumsal eşitliğin sağlanmasında yalnız değildir.”

“KADINLARA KARŞI ŞİDDET HİÇBİR ŞEKİLDE KABUL EDİLEMEZ”
Kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddetin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu vurgulayan Füle, “20 ile 64 yaş arasındaki kadınların istihdama katılmasını öngörüyorum. Okulu bırakanların sayısı onda birden az olmalıdır. Genç nüfus arasında çalışma ve iş gücünde tam bir eşitliğin olması gerekir. 2020 itibariyle Türkiye’nin de bunları benimsemesini tavsiye ediyoruz. Böylelikle siyasi anlamda daha fazla aktif olmasını buna paralel olarak eğitime daha fazla teşvik etmelerini istiyoruz. Kadınların ve kız çocuklarını eğitimlerine ilişkin çabaları 2010’dan bu yana çok ilerleme kat etmiştir. Kadınların eğitimi bırakması engellenmiştir. Ancak Türkiye’de kız çocuklarının okula gitmeme oranı Avrupa’ya göre dört kat fazla. Ayrımcılığın ortadan kalkması, toplumsal cinsiyet konularının ana politikalara dahil edilmesidir. Zaten Başbakan Erdoğan demokratikleşme paketiyle buna katılmıştır. Buda kapsayıcılık politikanın bir parçası haline getirilmiştir. Böylelikle toplumsal cinsiyet ayrımcılığının kaldırılması konusunda her türlü çabanın gösterildiği adımlar söz konusudur. Şunu söylemek istiyorum belli başlı alanlarda çok önemli gelişmelere ihtiyaç duyulmaktadır” diye konuştu.