'Stres, Hayatta Kalma İsteğini Artırıyor'

ESOGÜ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Köşger: 'Stres, insanoğlu var olduğundan bu yana hatta belki de evrimsel bakış açısıyla insanoğlunun varlığından önce diğer organizmalar için deneyimlenen bir durumdur. Stres ve strese verilen yanıt, insan türünün hayatta kalma ve neslini devam ettirme gayretinin bir parçasıdır. Stres hayatta kalma isteğini artırıyor'

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferdi Köşger, stresin insan üzerindeki etkilerine değinerek, "Stres, insanoğlu var olduğundan bu yana hatta belki de evrimsel bakış açısıyla insanoğlunun varlığından önce diğer organizmalar için deneyimlenen bir durumdur. Stres ve strese verilen yanıt, insan türünün hayatta kalma ve neslini devam ettirme gayretinin bir parçasıdır. Stres hayatta kalma isteğini artırıyor." ifadelerini kullandı.

Köşger, yaptığı yazılı açıklamada, stresin kontrol edilebilir bir tepki olmadığını, stres nedeniyle meydana gelen fizyolojik değişikliklerin kişinin kendi iradesiyle başlatılıp yine kendi iradesiyle durdurulamayacağını belirtti.

Stresin, organizmanın her türlü değişime karşı özel olmayan tepkisi olarak adlandırılabileceğini aktaran Köşger, şöyle devam etti:

"Stres, insanoğlu var olduğundan bu yana hatta belki de evrimsel bakış açısıyla insanoğlunun varlığından önce diğer organizmalar için deneyimlenen bir durumdur. Stres ve strese verilen yanıt, insan türünün hayatta kalma ve neslini devam ettirme gayretinin bir parçasıdır. Stres hayatta kalma isteğini artırıyor. Farklı stresler, bireylerde benzer bedensel belirtilere yol açar. Stres birey ve dış çevrenin etkileşimi sonucunda oluşur. Stres kaynakları bireyin daha çok kendisiyle ilişkili olarak bireysel, içinde yaşadığı ortamla ilişkili olarak çevresel ve çalıştığı ortamdan kaynaklanan örgütsel olarak sınıflandırılabilir. Uzamış ve yoğun stres altında çalışan kişiler kendilerini zayıf, güçsüz, her an bir başarısızlıkla karşılaşacakmış, her an bir terslik olacakmış gibi hissedebilirler."

- "Sık öfkelenme stres sebebi"

Köşger, depresyon, kaygı, uykusuzluk, tükenme sendromu, şüphecilik, küskünlük, sık öfkelenme, diğerlerine güvenmeme halinin stresle bağlantılı ortaya çıktığı bilgisini vererek, şunları kaydetti:

"Stres yönetiminde, stres yaratan olumsuz düşüncelerin yeniden yapılandırılması, davranışsal düzenlemeler, gevşeme egzersizleri, zaman yönetimi, problem çözme becerileri, iletişim becerileri, beslenme ve sağlıklı yaşam uygulamaları bireysel yöntemler olarak kullanılabilir. Örgütsel stres yönetiminde çalışanlara daha fazla sorumluluk, daha anlamlı iş, daha çok özerklik ve daha çok geri bildirim sağlamak için işlerin yeniden tasarlanması, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, sağlık programları oluşturulması, zaman yönetimi yapılması, sosyal destek sağlanması ve katılımlı yönetim uygulaması oldukça önemlidir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile